(Silah sesi)
💥💥💥
I.N'in ağzından ⚠️
Yeri gülüyordu. Ben ağlıyordum. Y/N benim kucağımdaydı. Artık beyazın üzerinde kırmızı vardı...
I.N: Y/N UYAN Y/N YALVARIRIM UYAN
Y/N karnından vurulmuştu. Bizimkiler silah sesini duyup yanımıza gelmişlerdi. Bazıları şaşkındı bazıları da ağlıyordu.
I.N: Y/N AÇ GÖZÜNÜ BEN SENSİZ YAŞAYAMAM Y/N YALVARIRIM KALK YALVARIRIM!!!
Ambulans gelmişti. Y/N'a önce ilk yardım yaptılar. Bir anda gözüm Yeri'ye çarptı.
I.N: SENİ ŞEREFSİZ PİSLİK. VER ŞU SİLAHI!
Deyip elimden silahı aldım. Çok sinirlenmiştim ve gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Y/N'ı götürüyorlardı ve ben donakalmıştım. Sadece silaha bakıyordum.
Dawn kolumu dürttü.
Dawn: Jeongin gelmiyor musun Y/N'ı götürüyorlar. Çabuk hadi!
Silahtan gözümü ayırmadan;
I.N: Siz gidin bana konum atarsınız benim ufak bir işim var.
Dawn: Peki
Dawn gitti.
Bir anda düğün salonunda koşmaya başladım. Arabaya bindim. O kadar hızlı sürüyordum ki bazı şoförler bana küfür ediyordu. Umursamıyordum. Şirketin önüne geldim. Yang Holding
Koşar adımlarla ilerliyordum. İntikam vakti...
Güvenlik beni tuttu.
Güvenlik: Randevunuz var mı?
I.N: Çekil!!
Güvenlik Randevusuz alamam
I.N : NE DEDİYSEM O!
Güvenlik: Peki şöyle yapalım, siz kimle görüşecektiniz?
I.N: Ha-ru!
Güvenlik: O iş çok zor çıkın gidin siz
İki kolumla güvenlikleri ittirdim.
Koşmaya başladım beni kovalıyorlardı. Yinede koşuyordum. Biraz duraksadım ki arkamda birini göremedim.
Güvenlik: Nereye gitti bu?! Çabuk yakalayın!
Karşıma takım elbiseli özgüvenli bir adam çıktı. Silahı aldım ve kafasına doğrulttum.
I.N: Bana bak çabuk bana Ha-ru şerefsizinin yerini söyle!
Adam: A-a napiyosun be manyak adam
Adamı daha çok sıktım.
I.N: SÖYLE!
Adam: Üst katta sa-
Silah adamın kafasına doğru bakıyordu. Bende adamın arkasındaydım. Adamı zorla yürüttüm. Bir kaç kişi bize bakıyordu.
Umrumda değildi.
Adamla birlikte yukarı çıktık.
Adam: Tamam tamam şurası.
Kapıda Ha-ru yazıyordu.
Adamı kenara fırlattım.
Adam: AGAAAAGAGA acıdı!!
Kapıyı çat diye açtım.
Ha-ru arkasını dönüktü.
Ha-ru: KAPIYI ÇALMADAN GİRMEYİN DEMİŞTİM!
Bana doğru döndü.
Silahı ona doğrultmuştum.
Ha-ru: Ooo kimleri görüyorumm
I.N: Sonun geldi Ha-ru
Ha-ru: İkimizde beni vuramayacağını biliyoruz.
I.N: Y/N için herşeyi yapabilirim ve yapacağım da!
Ha-ru: Hadi ama
Gülmeye başladı.
Tetiği çektim.
Ha-ru: Ooo hızlıyız
I.N: Bitecek burada benim Y/N'ım iyileşecek ve senden kurtulacak.
Ha-ru: Sende hapisee
I.N: Yatar çıkarım, asıl önemli olan Y/N...
Ha-ru: Ne kadar seviyorsun ya sen bu Y/N'ı
I.N: Tahmin ettiğinden de fazla!
Ha-ru: Aynen ayn-
I.N: KES !
Gözlerimi kapadım ve...
(Silah sesi)
💥💥💥
.
Ha-ru yere yığılmıştı. Polis sirenleri geliyordu. Fakat ben daha tetiği çekmemiştim ki...
Arkamı döndüm ve Junh'u gördüm. Elinde bir silah vardı.
Hızlı hızlı konuşuyordu.
Junh: Jeongin ben cidden hepinizden özür dilerim. Ben cidden Y/N'ı çok sevmiştim I.N fakat işler beklediğim gibi gitmedi.
Polisler bir yandan Junh'u kelepçeliyorlardı.
Junh: Her neyse çok pişmanım ve size özürümü bu şekilde dilemek istedim. Beni affedin lütfen.
Polisler onu götürüyordu.
Ben çok şaşkındım. Polisler bir yandan da Ha-ru'ya bakıyorlardı. O ölmüştü, herşey bitmişti. Peki Y/N...
~~~