Bugün büyük gündü.Tetchō ve Jōno aileleriyle beraber akşam yemeği yiyeceklerdi."Tabakları masaya koy Tecchou!"
"Tamam anne!"
"Çatalları kuruladın mı?"
"Tabaklardan sonra yapacağım"
"Hadi hızlı ol misafirlere ayıp olacak!"
"Neden bu kadar telaş yapıyorsun ki,cumhurbaşkanı falan gelmeyecek."
"Adamlar zengin oğlum,hoş karşılayalım."
"Ben kapıya bakıyorum,çatalların kalanını da sen hallet!"
Tetchō lafını bitirir bitirmez kapıya koştu ve gelenleri karşıladı.Fukuchi-san'ın siyah uzun paltosunu alıp vestiyere astı-oturdukları yer Tokyo'nun kuzey taraflarında olduğu için mart ayı kış gibi soğuk geçiyordu-
Arkasından gelen Kouyo ise topuz yaptığı kızıl saçlarına kiraz çiçekli hoş bir toka takmış,nar çiçekli uzun yarım kol elbisesi ve kırmızı şalı ile geleneksele yakın bir tarz oluşturmuştu.
Ancak tabiki Tecchou en çok Jouno'yu hoş bulmuştu.Genç adam anne ve babasının geleneksel tarzının aksine lila bir sweatshirt -lila olması ve üstündeki elle dikildiği belli olan Vent'anni yazısı en sevdiği ayrıntıydı-ve altına da siyah bol pantolon giymişti.
"Kendin mi yaptın bunu,oha"
"Fyodor-san'dan da biraz yardım aldım yani,güzel olmuş mu?"
"Çok güzel olmuş!"
İki genç konuşarak salona geçtiklerinde diğerleri çoktan servisleri açmışlardı.6 kişilik masaya 5 kişi oturdular-Tecchou'num babası hapisteydi- ve yemeğe başladılar.
"Baban gelmeyecek mi Tecchou?"
Annesi Tecchou'nun gerçeği söylemesine izin vermeden konuşmaya daldı."Ah,Hirotsu mu? O şu sıralar işi dolayısıyla yurt dışında,uzun bir süre de öyle olacak gibi görünüyor..."
"Anladım...Eşiniz ithalat işinde mi?"
"Evet,Rusya'da Ivan Goncharov ile Huş Ağacı ticareti yapıyor.Biraz daha içecek ister misiniz?"
"Ah,lütfen." deyip elindeki bardağı kadına uzattı Fukuchi.Kırmızı sıvı bardağını doldurduğunda tekrar masaya koydu ve sohbete devam ettiler.
"Huş ağacı mı,hangi alanlarda kullanılıyor ki?" bu sefer konuşan Kouyo-san'dı.
"Bitkisel ilaçlar,mobilyalarda falan kullanılıyormuş,ayrıntılarını bilmiyorum." Kadın uydurduğu yalanı o kadar güzel sürdürüyordu ki Tecchou'nun ağzı açık kalmıştı.Evet,babası hapse girmeden önce bu işle uğraşıyordu ama kadının her şey normalmiş gibi anlatması takdire şayandı.
"Peki siz,devlet memuruna benziyorsunuz?"
"Yani sayılır,bir hastanede sekreter olarak çalışıyorum." diye cevapladı onu Kouyo.
"Eşimse kuyumcudur."
"Kuyumculuğun bu kadar kazandırdığını bilmiyordum,vay be."
"Öyle gerçekten.Tanrı'ya şükür bir şekilde değirmenin taşı dönüyor."
"Elinize sağlık efendim" deyip ayağa kalktı o sırada Jouno.Tetchō da onunla kalkıp banyoya gitmesine yardımcı oldu.
"Tetchō isterseniz siz odana gidin,burda sıkılırsınız."
"Tamam anne"
Böylece ikili Tetchō'nun odasına gidip komodinin üzerindeki bilgisayardan müzik açarak oturdular.Jouno ne zaman bu odaya girse hep müzik açılı oluyordu.Şimdi ise Guns N' Roses'dan "This I Love" çalıyordu ekranda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rashōmon'un Ölüleri
FanfictionAna ship: [shin soukoku] Yan ship:[suegiku] Daha da yan ship: [soukoku] "Ailen gerçekten çok stres verici Atsushi..." "Maalesef öyleler.Ama seninle birlikteyken bu daha az sinir bozucu oluyor." "Öyle mi?Belki de sen de benim yaptığım gibi onları ö...