Hazar;
Canı yandığında benim canımın iki kat daha yandığını bir kez daha farketmiştim,ne kadar uzak durmaya çalışsam da bu yanlıştan kendimi uzak tutmaya çalışsam da olmuyordu,onu kardeşim olarak göremiyor,sevmeden yapamıyordum.
O ise masumca bana abi diyordu,bana abi dediği her seferde içim acıyor,bir öküz oturuyordu mideme,kalbim ağrıyordu ama ondan beni sevmesini isteyemezdim,benim ona baktığım gibi o bana bakmazdı, büyük bir yanlışın içindeydim.
O kadar masum o kadar güzeldi ki ona nasıl kapıldığımı bile anlamamıştım, aklımdan biran olsun çıkmıyordu o güzel yüzü,huzur veren sesi...
Her seferinde uyardım kendimi,ondan uzak durmalısın Hazar dedim,o senin kardeşin yerinde dedim ama kalbim beni asla dinlemeden her seferinde bütün yollarını ona çıkarıyordu.
Sırf onu unutmak için bir kadınla bile denemeye çalışmıştım, yaptığım yanlıştı evet ama ona olan aşkım beni manyak etmişti,zaten o kadının da beni aldatması ile nefesi Zahir'in yanında almıştım.
O gün bile bana sarılıp ağlama abi boşver demişti,onun için ağladığımı bilmeden..
Önümüzde bir sürü engel vardı,abisi can dostum,ailesi ailem olmuştu zamanla,daha çok küçükken bırakılmıştım yetimhaneye, babama beni bırakma lütfen diye ağladığım zamanlar gözümün önüne geliyordu bazen.
Acaba beni suçlayıp bırakmasa nasıl biri olurdum hep düşünürdüm bunu, acaba daha güçlü olur muydum? Benim ailem arkamda bana hiç bir şey olmaz diye bilir miydim?,ben babamın oğluyum diyebilir miydim?.
Bunları düşünerek gelmiştim ta bu yaşıma kadar,beni bir kaç kere görmelerine rağmen hep iyi davranan kan bağım olmayan insanlar, diğer tarafta aynı kandan olmamıza rağmen beni ortada bırakıp giden babam.
Peki annem,sadece elimde olan bir kaç resmi olan annem. Benim yüzümden ölen annem.
Keşke hiç gelmeseydim bu lanet dünyaya bile diyemiyorum artık, Zahir'i tanımadan önce annemi öldürdüğüme inanarak her gün ölmek isteyen ben, artık Zahir'i bir gün görmeyince hemen yarın olsun isteyen birine dönmüştüm.
Onu kollarımın arasına almak,benim yanımda olduğunu hissetmek, kokusunu içime çekmek bu hayatta en sevdiğim şeydi,benim en sevdiğim Zahir'di.
Ben 10 yaşım da görmüştüm onu ilk,daha üç yaşındaydı,abisinin yerine koymuştu beni de, her yanına gittiğimde de abisinden önce bana sarılırdı,annesi sana aşkla bakıyor bu çocuk dediğinde hepimiz gülerdik minik Zahir'ime.
Kucağımdan biran olsun inmez sıkı sıkı sarardı kollarını bana,onu sevmem yanlıştı,hatta çok yanlıştı ama elimde değildi ki.
Şimdi de onun canını yakan, göz yaşının düşmesine sebep olan insanların olması beni deli ediyordu, Zahir'e son kez sıkıca sarılıp yanağından öperek eve gitmesini söyledim,eve gittiğinde de bana mesaj atması için tembihledim.
Mahallenin en başında olan ve caddeye baktığı için her zaman yoğun olan kafenin önüne geldiğimde, içeriye adımladım, gençler gelenlere hizmet ediyordu.
Direkt kafenin içine doğru yürüdüm,kasa bölümüne geldiğimde yirmili yaşlarda bir kız kasanın önüne geçti 'Buyrun efendim' dediğin de 'Patronun nerede' diye sordum.
İhsan'da bizim mahallede yaşıyordu,ben on sekiz olur olmaz yetimhaneden çıkmış, Zafer'in ailesi sayesinde kolaylıkla ev bularak bu mahalleye taşınmıştım,o zamandan beri de burada yaşıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAZAR | GAY
RomansaO kadar masum o kadar güzeldi ki ona nasıl kapıldığımı bile anlamamıştım, aklımdan biran olsun çıkmıyordu o güzel yüzü,huzur veren sesi... Her seferinde uyardım kendimi,ondan uzak durmalısın Hazar dedim,o senin kardeşin yerinde dedim ama kalbim beni...