Hazar'ı çoook seviyorum şaka mı???
~~~~
'Ee işler nasıl hayatım' Almila yine tiz sesi ile konuştuğunda gözlerimi devirmemek için kendimi zor tuttum,bu Hazar'a sorduğu bilmem kaçıncı soruydu ve artık cidden gına gelmişti.
Hazar kendi masasının geniş dönen sandalyesinde oturuyordu, Almila ve bende masanın önünde ki tekli koltuklarda oturuyorduk, hepimizin ellerinde kahvesi vardı, kafamda ki ağrı sürekli çoğalmasına rağmen Hazar'ı bu kadınla tek bırakmamak için oturmak zorundaydım.
Hazar'da sabahtan beri sorulan sorulardan sıkılmış olucak ki derin bir nefes alıp cevap verdi 'bildiğin gibi işte,aynen devam ediyoruz' Almila hafifçe gülümseyip kahvesini önünde ki masanın üzerine bıraktı ve arkasına yaslandı.
'Anladım canım,sizin işte pek kolay değil sanırım değil mi?' Hazar'da arkasına yaslandığında onun cevap vermesini beklemedim.
'Aynen Almila abla, işleri baya zor o yüzden çokta boş vakitleri olamıyor' kadına tip tip bakıp konuşmama rağmen yine de gülümsedi ve Hazar'a döndü.
'Demek ondan bana vakit ayıramıyorsun, ee napalım idare ederiz' dedi pişkin pişkin, kadına aşırı sinir olmuştum çünkü gayet bariz bir şekilde Hazar'a yürüyordu, tabi ki yürüye bilirdi ama...
Hayır yürüyemezdi.Hazar'ın beni kıskanma gibi alışkanlıkları varsa benimde olmasında sakınca olucağını düşünmüyordum.
'İdare ederiz derken' dedim bende elimde ki kahveyi masaya bıraktım arkama yaslanmadan hemen önce ve devam ettim 'ne var ki sizin aranızda' ilk önce kadına baktım sonrasında Hazar'a doğru döndüm, sorduğum soru onu huzursuz etmiş gibi gözüküyordu.
'Hiç birşey yok tabi ki yavrum,ne olacak' Hazar konuştuğunda bakışlarımı ondan çekip kadına çevirdim, dudağında sinsi diyebileceğim bir gülüş ortaya çıktı.
'Zahir'di değil mi?' diye sordu önce sadece kafamı salladım 'Zahircim nasip kısmet bu işler ne olacağı belli mi olur?' Tek kaşımı kaldırıp kadına bakmaya devam ettim.
'Saçma sapan konuşma Almila öyle birşey asla olmaz' dedi Hazar hızla lafa girerek,ona bakmamaya devam ettim ama bakışlarının bende olduğunu hissediyordum.
'Duydun mu abla oluru yokmuş' dudağımı büküp üzgünmüş gibi bir tavır aldım ve kollarımı bir birine geçirerek arkama yaslandım.
Almila'nın yüzü baya düşmüştü ama çokta belli etmemeye çalışıyordu.
Sırf burada dura bilmek için bana soru sormaya başladı.
'Kaçıncı sınıfsın canım?' soruyu bana sormuştu ama gözleri sürekli Hazar'a kayıyordu, sorduğu soruya memnuniyetsiz bir şekilde '12. Sınıfım' diyerek cevap verdim.
Anladım der gibi kafasını salladı 'Bende okuduğum bölümü birincilikle bitirdim' sen!,he he demek istedim ama bunu yapmadım.
'Hangi bölüm?'
'Süt ve besi hayvancılık' duyduğum bölümle gülmemek için kendimi zor tuttum,bu bölüm üniversitede en düşük puana sahip bölümdü ve iki yıllıktı.
Ellerimi bir birine vurarak alkış sesi çıkardım ve 'abla o bölümü nasıl tutturdun be' diyerek konuştum, Almila gururlu bir şekilde gülüp eli ile saçlarını geriye attı.
'Fazla azim ve çalışma' dediğinde kahkaha atmamak için kafamı Hazar'a doğru çevirdim.
Elini çenesinin altına koymuş gülümseyerek beni izliyordu,bir müddet yüzüne baktığımda duruşunu bozmadan beni izlemeye devam etti,benimle gelmek yerine bu kadın ile kahve içmek istediği için gözlerimi üzerinden çektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAZAR | GAY
RomanceO kadar masum o kadar güzeldi ki ona nasıl kapıldığımı bile anlamamıştım, aklımdan biran olsun çıkmıyordu o güzel yüzü,huzur veren sesi... Her seferinde uyardım kendimi,ondan uzak durmalısın Hazar dedim,o senin kardeşin yerinde dedim ama kalbim beni...