Sonradan Gelen Hayat

Karakol

(Medya Bartu)
Polisler geldiğinde Bartu "kardeşim bırak askerim ben" oha lan Bartu askermi? Vay bee beklemiyordum. Polis " kimliğinizi gösterin o zaman beyefendi" "evde olmasa göstericem zaten." Söze ben girdim. " beyefendi bakın bende askerim kimliğim aşağıdaki mahallede arabanın içinde kaldı bırakın alıp geleyim"Bartu bana dönüp şaşkın şaşkın bakmaya başladı. "Sen askermisin?" "Evet de konumuz bumu şimdi?" Polis "hanımefendi kaçmayacağınızı nereden bileyim?" En sonunda pes edip karakola geldik.

Şuan ne mi yapıyoruz? Hapishanede oturuyoruz. Yanda 7 tane tahminimce asker olan iriyarı adamlar vardı. "Ya madem askersin ne diye kimliğini yanına almıyorsun?"
"Ne bileyim böyle olucağını ben normal markete gidip geliriz diye almadım."

Arkama yaslanıp gözlerimi kapattım ve karşıma o marketteki çocuk geldi.
**İÇ SES**
+kız hatırlıyomusun gamzeleri vardı.

— olabilir

+çok da güzel gülüyordu

—öff iç ses o ne alaka şimdi zaten karnım ağrıyo birde seninle uğraşamam sg

+sus ln gidiyorum ben

Bir küfür mırıldanıp kafamı iki yana salladım
Bartu bana dönüp "neden bize doktorum dedin?" İç çekip "hem üstlerimin haberi olmadan söyleyemezdim hemde beni mesleğim için sevmenizi istemedim. Sende diğerlerine söyleme zamanı gelince ben söyleyeceğim." Sırıtarak önüne dönüp "birgün seninle dövüşelim bakalım kim daha iyi."
"Bana uyar"dedim.

Yan taraftaki yediliden "düştüm mapus damlarına öğüt veren çok olur" diye bir ses geldi. "Lan salak sus zaten ilk günden hapise girdik" "ne olucak abi daha karargaha giriş yapmadık" "inşallah öyle olur." Diye sesler geldi.

İçlerinden birisi buraya seslenip "selamın aleyküm siz niye buradasınız?" Dedi. "Aleyküm selam 5 tane şerefsizi dövdük diye" dedim. "Anladım" diyip önüne döndü.

"Diğerlerinin mesleği ne?" "Toprak terörle mücadele savcısı, Eren aşçı ama babamla şirket yönetiyor,Arda ve Arın'da polis."
"İyiymiş."

Yaklaşık 10 dakika sonra üniforması ile Albayın girmesi ile hemen ayağa kalkıp esas duruşa geçip "YÜZBAŞI DEFNE AŞKIN ŞİMŞEK/ANKARA EMRET KOMUTANIM. Albayın "rahat asker" demesi ile daha yeni farkeden Bartu ve şoktan çıkan yedili hemen ayağa kalkıp "YÜZBAŞI BARTU BAYSAL/MARDİN EMREDİN KOMUTANIM.
"ÜSTEĞMEN BURAK KESKİN /ANKARA EMRET KOMUTANIM "
"ÜSTEĞMEN KAAN SAVAŞ/İZMİR EMRET KOMUTANIM."
"TEĞMEN MERT SARAÇOĞLU/ORDU EMRET KOMUTANIM"
"TEĞMEN ALAZ ÖZTÜRK /MERSİN EMRET KOMUTANIM"
"ASTEĞMEN EREN KARAN/MARDİN EMRET KOMUTANIM"
ASTEĞMEN BERK AKÇAY/BURSA EMRET KOMUTANIM"
ASTEĞMEN SİNAN TEKİN / MARDİN EMRET KOMUTANIM"
" rahat asker" hepsi rahat geçtiler.

Albay yeşiliyle bakarak "siz daha ilk günden burada ne yapıyorsunuz?" Yediliden ismi yanlış hatırlamıyorsam Kaan olan öne çıkıp "komutanım ev tutup yemek yemeye gelmiştik kimliklerde evdeydi adamların birtanesi garsona hakaret etmeye başlayınca olaylar buraya geldi.

Albay bu sefer bana döndü. "Peki sen ne yapıyorsun burada yüzbaşı sende daha yeni geldin ne arıyorsun burada" "komutanım 5 tane oros- yani 5 tane adam demeye bin şahit Kişiler gelip kızı sıkıştırıyorlardı bizde araya girince polis geldi benim kimliğimde arabadaydı arabada uzakta olunca" 

Albay bu sefer Bartu'ya dönüp "senin kimliğin neredeydi?" " markete çıkmıştık komutanım birşey olmaz diye bende yanıma almamıştım."
"Birdaha tekrarlanırsa ceza yersiniz" diyip çıktı. Biraz sonra bir polis gelip "serbestsiniz"
Dedi ve kilidi açtı. "Eyvallah" diyip çıktık.

Telefona baktığımda Zehra hanımdan 20 cevapsız arama gördüğümde şaşırmıştım. Bartu'ya baktığımda onunda cevapsız aramalara baktığını gördüm

Zehra hanımı aramaya başladım, sankı telefonun başında bekliyormuş gibi ilk çalışta açıldı. "Alo kızım neredesiniz, iyimisiniz? Kaç defa senide abinide kaç defa aradım niye bakmadınız?" "Zehra hanım merak etmeyin biz iyiyiz geldiğimizde anlatırız geleceğiz şimdi" dedim. " tamam kızım dikkatli gelin." Dedi ve kapattı. Bartu o sırada taksi bulmaya çalışıyordu.

Gündüzleri hava sıcak olsa da akşamları esiyordu ve ben üşüyordum.ısınmak için kollarımı kendime sardım. Omuzlarımda bir ağırlık hissettiğimde Bartu'nun ceketini bana verdiğini gördüm. " teşekkür ederim" diyip gülümsedim. O da önemli değil anlamında kafasını salladı.

Sonunda taksi bulduğumuzda bindik. Ve benim çok fazla uykum vardı. Sonuçta yanımda Bartu vardı geldiğimizde beni uyandırır diye düşünüp kafamı arkaya yaslayıp kendimi uykuya bıraktım.

Kapı sesi duymamla uyandım ama gözlerimi açamıyacak kadar uykum vardı. Bartu taksiciye ücretini ödeyip beni kucağına aldı.
Ona biraz daha sokuldum ve ve rahat pozisyonu bulup tekrar uykuya daldım.

————————BARTU'DAN———————

Defne'nin asker olduğunu öğrendiğimde gerçekten çok şaşırmıştım. Rütbesini öğrendiğimde şaşkınlığım dahada artmıştı yüzbaşı olmasını beklemiyordum.Defne diğer kızdan çok farklıydı herşeyinden belliydi bu.

Taksiye bindiğimizde omzuma kafasını koyup uyuyordu ve bir melek gibi görünüyordu. Yıllardır hissedememediğim o kız kardeş duygusunu bana birkaç saatte hissettirmişti.

Eve geldiğimizde taksicinin parasını verip Defne'yi kucağıma aldım ve yürümeye başladım. Bana biraz daha sokulması yüzümde bir tebessüm oluşturdu. Kapının önüne gelip zile bastım. Annem hemen gelip kapıyı açtı.
Defne'yi kucağımda gördüğünde onunda yüzünde bir gülümseme oluştu. Babamlarda geldiğinde çatık kaşlarla bize bakıyorlardı.
Anneme "odasına çıkarıp geliyorum sonra anlatırım" diyip yukarıya çıkmaya başladım.
Defne'yi yatağına yatırıp üstünü örttüm ve aşağıya indim.

Annem "ne yaptınız oğlum bu saate kadar aradığımda niye açmadınız?" "Birşey olmadı anne 5 tane şerefsiz dövüp hapse girip çıktık."
"Ne oğlum düzgün anlat şunu" "marketten gelirken Defne 'dur bir ses duydum' dedi bende arabayı durdurdum sonra bir kadın sesi duyduk. o tarafa doğru koşmaya başladık.
Baktığımızda 5 tane şerefsiz bir kızı sıkıştırıyorlardı. İşte sonra kavga başladı.
Biz beşinide dövdük tam beşli yerde yatarkende polis geldi. Benim kimlik de evde kalınca bizide aldılar. İşte orada biraz durduktan sonra albay askerleri çıkarmaya gelmiş bizi görünce bizide çıkarttı bizde taksiye binip eve geldik Defne yolda uyuyunca bende onu kucağıma aldım." Babam " tamam oğlum sende yorulmuşsundur hadi yatalım" dedi ve kalktı. Onun kalkmasıyla bende kaldım ve odama gidip uyudum.

Uyandığımda susamıştım ve su bitmişti. Su içmek için aşağıya giderken Defne'nin odasından sesler geldiği için onun odasına doğru gittim. "Seni geberticem" diyip sayıklıyordu ve terlemişti. Yanına oturup saçlarını okşamaya başladım. "Geçti abicim kabus görüyorsun"

                    ————————————

            Arkadaşlar bölümleri artık iki günde bir atıcam bölümleri yetiştiremiyorum o yüzden geceleri yazmak zorunda kalıyorum ve bu beni çok zorluyor.

Bölüm nasıldı?

Bartu?

Onur?

Tim?