Sonradan Gelen Hayat

Mardin

Zarfı açmaya başladığımda yeni görev yerimin Mardin olduğunu gördüm. Tabiki benimde ilk aklıma aşiret geldi . Hiç sevmediğim şey sürekli töre diye askerleri uğraştırıyorlar.
İstemediğin ot dibinde biter sözü bu olsa gerek

Mardin'de göreve başlamama 2 gün vardı ev işi falan derken 2 gün hemen biterdi. Bugün yola çıkmaya karar verdim. Buradaki odama gidip kiyafetlerimi bir çantaya topladım ve dışarı çıktım karşımda timim vardı onlarlada vedalaştıktan sonra arabama alıp yola çıktım.

Arabadayken abimi hala atamadığım geldi ve hemen onu aradım. Birkaç çalıştan sonra abimin sesi duyuldu. "Alo abicim iyimizin yaralandınmı bak doğruyu söyle Aşkın konuşsana" "ay abi bi dur ya bi konuşturmadın."

"Ayrıca çok iyiyim ve benim tayinim çıktı ve bil bakalım nereye?" "Nereye?" "Mardine" abim gülmeye başladı "aahahahah töre aşiret sen çok seversin(!)" "öfff abi gülme ya ben yola çıktım şuan mardine doğru gidiyorum."

"Tamam güzelim en yakın tatilimde yengenleride alıp gelicem yanına arabayı düzgün kullan." " tamam abicim hadi görüşürüz"

Abimle konuştuktan sonra bir benzinliler durdum ve kendime yiyecek birleyler almak için markete girdim bir tane adam bu sıcakta mont giymişti ve kafasında şapka vardı.

Bu sıcakta ne alaka diye düşünürken elinde bir düğme görmemle hemen sivilleri uzaklaştırdım adam ne oluyor diye bakıyordu
Adamın yanına yavaş yavaş yaklaşıyordum.

"Bırak o düğmeyi baksende zarar göreceksin."
"Hanımefendi biz niye zarar görelim?"
"Çünkü bomba patlicak ve parça parça olucaz bak zorluk çıkarmadan bırak"

Şimdi fark ediyordumda adam benim yaşlarımda uzun kaslı bir adamdı üstünde bomba olmasa asker derdim.
" al çok istiyorsan senin olsun" diyip kumandayı bana attı baktığımda bunun aslında bir oyuncak olduğunu gördüm .

"Pardon ben yanlış anlamışım" diye mırıldandım. Adam gülmeye başladı neye gülüyorsa uyuz ne var adamı canlı bomba sandıysam .

" peki neden bu sıcakta mont giyiyordunuz?"
Adam hala gülerken zorla cevap verdi
" yazın mont ahahahahahah giymek yasakmı ahhhahaha" artık sinirleniyordum ama "beyefendi bu kadar gülünecek ne var?" Dedim en soğuk ve sert sesimle adam bir an afallasada sonra Gülmeye devam etti.

Dışarı çıktığımda polisleri görmemle kendime bir güzel sövdüm . Polisin yanına gidip " YÜZBAŞI Aşkın memnun oldum amirim."
" bende memnun oldum komutanım"
"Siz dönebilirsiniz küçük bir yanlış anlaşılma oldu." "Tamam komutanım" baş selamı verip yanımdan ayrıldı ve 5 dakika içinde bütün polisler gitti. Bende arabama binip yola devam ettim.

**4saat sora**

Artık Mardin sınırları içindeydim. Otel bulmak için telefonumdan navigasyonu açıp telefonu koyuyordumki albayın aradığını gördüm hemen açtım.

"Yüzbaşı Aşkın Şimşek /Ankara emret komutanım"
"Mardin demisin kızım?"
"Evet komutanım şimdi geldim otel arıyordum"
"Hemen oradaki karargaha git Gül'e ihtiyacımız var."
"Emredersiniz komutanım" telefon taviki yine yüzüme kapandı.

Karargaha geldiğimde kapıdaki er
"Bacım bugün görüş yok" bıkkın bir nefes verip
Kimliğimi askere gösterdim. Tabi o da şaşkınlıktan donmakla meşguldü.
"Tekmil ver asker!" "Er Alper Akçay/Mardin emret komutanım" " rahat kapıyı açta geçeyim" "emredersiniz komutanım"

İçeriye girdiğimde askerlerin buraya baktığını gördüm ama acelem vardı sonra uğraşırdım.
Albayın odasına geldiğimde görev bilgilerini verip 10 dakika içerisinde hazırlanmamı istedi.

Abime kısa bir mesaj attım.

ABİM🐺
~abi acil görev var çıkmam gerekiyor görüşürüz.

Hazırlandıktan sonra helikoptere bindim. Görev kara timini kurtarmaktı.3 saatlik yolum vardı. Yorgun olduğum için uyumak istiyordum ama aklımdaki düşünceler yüzünden uyuyamadım.

**GEÇMİŞ**
Küçük defne yaşıtları gibi oyun oynamak televizyon izlemek istiyordu ama bunu ailesine söylediğinde bile vuruyorlardı ona. Tabi abisi evde olunca birşey olmuyordu ama onun okula gitmesi gerkiyordu.

**AŞKIN 18 YAŞINDAYKEN**
"Bırak asker olucam ben." Babası " olmicaksın dediysem olmicaksın ne işin var senin o kadar erkeğin içinde okumicaksın sen." " olucam dediysem olucam ilk işimde sizi içeriye tıkmak
Olucak" annesi " kız rahat dur alırım seni ayağımın altına" "alsanda dövsende ben asker olucam duydunuzmu" diyip evden çıkıp abisinin yanına gitti"

**ŞİMDİKİ ZAMAN**
" komutanım geldik" " tamam aslanım" diyip indim. Kampa kadar yürüyüp bir kayanın arkasına saklandım. Kafamda bir plan yapıp uygulamaya başladım.

Etrafa boşa sıkıyordum ve bu salaklar 10 dakika geçmesine rağmen hala beni arıyorlar.
En sonunda istediğim oldu ve beni askerlerin yanına götürdüler ve ellerimi zincire bağladılar

Askerler baya hırpalanmışlar ama yürüyemeyecek kadar kötü değiller. Yarım saat sonra içeriye kolsuz iti girdi. Onu burda bulmayı beklenmiyordum.

"Ooo eskerler neyapiyorsanız yav" timden komutan olduğunu düşündüğüm asker
"Seni nasıl öldürsem diye düşünüyoruz
O*ospu çocuğu" kolsuz iti askere gidip yumruklamaya başladı.

"Gücün sadece biz bağlıyken yetiyor dimi lan piç" bu seferde gelip bana vurmaya başladı.
" bu ne lan sen buna yumruklu diyorsun" dedim. Bu sefer ateş yaktı ve elindeki demiri
Isıtmaya başladı bir taraftanda mal mal sırıtıyordu.

*İÇ SES*

—Ay kız yakacak bu bizi
+ yakamicak bak şimdi ne yapıcam.

Demiri ısıtmış yanıma geliyorduki " tamam anlatıcam herşeyi bırak o demiri" dedim .
Askerler yapma diye sesler geliyordu ama amacımı bilmiyorlardı . "Temam söyle üstlerinin ismi ney" ben sana onu söylermiyim
İt. " Adamlarını dışarıya çıkar sadece sen duymalısın" hemen adamlarını dışarıya yolladı avanak.

Askerler amacımı anlamış olmalılarki susmuşlardı. Adamların hepsi çıktığında zincirle kendimi yukarıya çekip bacaklarımı kolsuz itinin boynuna sardım . " zincirlerin anahtarı nerde?" " ce-cebimde" "aç şimdi zinciri" "ta-tamam" ayaklarımı biraz bollaştırdım o da zinciri açtı.

Askerlerden " helal bee" diye konuşmalar dönüyordu.kolsuzu alıp zincire bağladım. Askerlerin yanına gidip onlarında zincirlerini açtım. Hepsi dimdik duruyordu.Kolsuza döndüm hala yalvarıyordu avanak. Kolsuza yaklaşıp " gülü tanıyorsun değilmi" dedim.

Kolsuzun yüzü renkten renge girdi ve "sen gülsün" dedi bende sırıtıp "ya kendisi eğer yalvarmaya devam edersen diğer kolunda gider." Hemen sustu buna ne kadar kahkaha atarak gülmek istesemde ifadesiz durmaya devam ettim.

Dışarıya doğru " heval bir gelesin eskerler zorluk çıkartıyor" dedim . İki tane adam geldi birtanesine yumruk atarken diğerinide komutan hallediyordu. Dışarıya çıktığımızda 
"Dağuya doğru 1 kilometre yürüyün helikopter sizi ordan alıcak." İçlerinden bir tanesi "sen ne yapıcaksın?" Dedi. " benim bir işim daha var" dedim ve  yanlarından ayrıldım.

Önüme geleni indiriyordum şerefsizin birisi koluma isabet ettirdi.kolsuz itinin kaldığı odaya gelip önemli dosyaları aldım. Çıkarkende bombalar yerleştirdim.
Kamptan uzaklaştığımda bombayı patlattım ve keyifle izledim.

Telsizden albayı arayıp helikopter istedim. Helikopterin geliceği yere kadar yürüdüm .
Helikopterin geldiği yerde başım çok dönmeye başladı büyük ihtimalle kan kaybından oluyordu.

Karargaha geldiğimde albayın emri ile revire gelip koluma baktırdım. Odama gelip uyudum.
Beni uyandıran ısrarla çapan telefonum oldu.
"Alo kimsin?" " merhaba ben özel Baysal hastanesinden arıyorum yarın 2:00 da hastanemize bekleniyorsunuz deyip kapattı.