18. Bölüm

5K 288 67
                                    

Selammmm
Yeni bir bölümle geldiiiiim. Bence bu bölüm çok güzel oldu. İyi okumalarr.
Yıldıza basmayı unutmayıııın🫶🏿🤍🖤
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Onur odadan çıktıktan sonra birkaç dakika olduğum yerde kaldım. Kendime geldiğimde oda çok sıcak gelmeye başladı. Gidip camı açtığımda hiçbir şey fark etmedi. Ellerimle yüzüme hava yapıp odada yürümeye başladım.

Kapı çaldığında "gel" dedim. İçeriye Zehra hanım, Serhat bey, abim, yengem ve ayda girdi. Zehra hanım yanıma gelip sarıldı. Bende ona karşılık verdim. Geri çekildiğinde "İyimisin kızım? Kıpkırmızı olmuşsun." Dedi.

Onur beni öptü diyemedim...

Kafamı sallayıp "iyiyim, oda biraz sıcak o yüzden" dedim. Serhat bey yanıma gelip sarıldı. Bende karşılık verdiğimde birkaç saniye durup ayrıldı.

Abimde gelip sarıldı ve "sen bu kadar kızarmazdın birşey olmuş belli" dedi ve ayrıldı. Bu sefer ayda önüme gelip kollarını kaldırdı. Onu kucağıma aldığımda yaram acımıştı ama dayanamayacak kadar kötü olmadığı için indirmedim.

Ayda yüzüme bakıp "mor ve kırmızı karışımı bir renk olmuşsun hala" dedi. "Yaa öylemi o zaman senide öyle yapalım" dedim ve yatağa yatırıp gıdıklamaya başladım.

Ayda'yı bıraktığımda yengem gelip sarıldı ve kulağıma "Onur'u odadan çıkarken gördüm. Kızarmanda onun payı var herhalde" dedi ve ayrıldı. Sanki asker olan ben değilde oydu.

Zehra hanım elindeki poşeti uzatıp "kiyafet getirdim" dedi. "Teşekkürler" dedim ve poşeti alıp lavaboya girdim.

Poşetin içinden ince bir uzun kollu ve eşofman çıktı. Kiyafetleri giyip saçlarımı saldım ve ellerim ile taradım. Mardin'de hava gittikçe soğuyordu. Hatta bugün hava yağmurluydu.

 Hatta bugün hava yağmurluydu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Çanta yok)

Odaya döndüğümde yengem ve Zehra hanım vardı. "Ben çok sıkıldım. Hem buranın yemekleri kötü aşağıda tost yerim aşağıya insek olur mu?" Diye sordum. Zehra hanım "Tamam kızım hadi inelim hem abinlerde aşağıda" dedi.

Koridora çıktığımızda asansöre bindik ve zemin kata inmesi için düğmeye bastık. Geldiğimizde asansörden indik ve kantine yürümeye başladık.

Geldiğimizde Onur'un, timi Yunus'un timi, benim timim ve albay iki masayı birleştirip oturmuşlardı. Abi takımıda diğer masaya oturuyordu.

Etraftaki insanlar ve özellikle kızlar onlara ve abimlere bakıyordu. Bir tane kız Onur'a bakıp "bu erkekse bizim bu zamana kadar gördüklerimiz ne?" Dedi.

Kızın yanında oturan kız Bartu'ya bakıp "asıl şuna bak" dedi ve derin bir iç çekti. Yok ben bunları yolarım. Bu salakları burda dövüp içeriye atsam kim ne diyebilir ki?

Sonradan Gelen HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin