Günlük

250 28 19
                                    

3 Aralık

Ben yine dayanamadım.

Emindim de hani. Yazmayacaktım ona. Sınav bitene kadar yazmayacak, önüme bakacaktım.

Okulda ona baktığım zamanlar gözü gözüme çok değer oldu. Ne zaman ona baksam beni yakaladı ve gözünü kaçırmadı. Gözünü kaçırmadıkça benim gözlerim ondan uzaklaştı. Ama onun gözlerinin üzerimde olduğunu hissedebiliyordum. Bana bakmaya devam etti.

Hem istemiyorum diyor, hem daha çok bakıyor.

Sonra aklımı tamamen ondan uzaklaştırmaya çalışınca üzerimde gezinen gözlerinin etkisinden çıkıyorum sanki. Çaprazıma bakıyorum, önüne dönmüş kızlarla sohbet ediyor ya da defterine bir şeyler karalıyor oluyor. Keşke defterini bir kez daha okuyabilsem.

Onun defterinden rastgele bir sayfa açıp rastgele bir şiirini okumam bile benim zihnine ve hayatına giriş yapmama neden oldu. İnsan, bazen dile getirmediğini ve çekindiği şeyi kağıda döker. Bir insanın günlüğünü okumak, yazdığı şiiri okumak veya herhangi bir duygu durumunu yazılı bir biçimde onun kaleminden okumak onun zihnine giriş yapmaktır. Şiirler, şairlerin zihinlerinin anahtarıdır. Romanlar, yazarların zihinlerinin anahtarıdır. Günlükler, onu yazan kişinin zihninin anahtarıdır. Üzerinde düşünülürse çok şey anlatır satırlar ve mısralar. Ya da hiçbir şey anlamazsın...

Ben o gün, Hazal'ın zihnini okudum. Yaşamak istediğini, özgür olmak istediğini, bazı şeyleri hissetmek istediğini okudum. Ne kadar belli etmese bile günlük hayatta; hâlâ umut ettiğini okudum. Hazal yaşamak için umut ediyor, özgür olmak için umut ediyor, hissetmek için umut ediyor hâlâ. Çünkü onun da bir kalbi var. Çünkü onun da kalbi atmak istiyor.

Benim ona umut vermek istediğimden bi' haber belki. Nereden bilebilir ki? Hangi şiiri okuduğumu bile bilmiyor. Beni reddettiği için kızmıyorum ona bu yüzden. Kızamam zaten.

O geri yazdığında sinirli olduğunu düşündüm. Durgun cevaplar veriyordu. Sonra ne yazacağımı bilemedim. Kaldım öyle.

Bana 'isteseydim bana ulaşmanı engelleyebilirdim' dedi kısaca. Haklı da. Engel yedikten sonra kaldırmıştı ve tekrar engel atmamıştı mesela. Atabilirdi ve benden kaçabilirdi. Yüz yüze konuşmaya cesaretimin olmadığını biliyor çünkü. Ama yapmadı bunu bana ve kaçmadı dili beni istemediğini söylesede.

Beni istemediğini dile getirmek çok yakıyor canımı. Her şeyden çok belki, çok üzülüyorum. Ama bunu asla söylemem çünkü kendime bile yeni yeni itiraf etmişken ona söyleyip kalbimi kırdığını düşündürüp bir de üzemem tekrar. Ama beni istemediğini söylediğin de çok canım yandı. İtiraf ediyorum buraya çok kötü bir his. Çok canım yandı ama geçti sonuçta.
(Burayı yazdıktan sonra sildi.)

Umut ediyorum çünkü Hazal'ın içinde de umut var, biliyorum bunu. Vazgeçmiyorsa vazgeçmek yakışmaz bana.

Benimle ne hakkında konuşacak hiçbir fikrim yok. Tam olarak öyle söyleyemem aslında. İçimden bir ses bu sefer son kez konuşacak seninle diyor. Ödüm kopuyor ödüm!

Diğer bir tarafımda mesajda söylediklerinde. Beni engellememesinde. Benimle yine konuşmasında. Araya koyduğu bu sürenin onun için kötü olmasında. Bu içimde bir umut tohumu ekiyor. Hazır ekili olanı büyütüyor. Heyecanlandırıyor. Çok güzel bir his.

Ama ikilemde olmak yoruyor. Kafamda kurmak yoruyor. Dinlediğim şarkılarda onu bulmak yoruyor. Okuduğum şiirlerde onu hissetmek yoruyor. Çünkü onun önünde iki seçenek var. Red veya kabul. Biri korkutuyor, biri heyecanlandırıyor ama bu iki hissi aynı anda yaşamak yoruyor. Çünkü bir bilinmezlikteyim.

Şimdi gideceğim ona, konuşacağım. İlk o konuşacak belki ben dinleyeceğim. Ama bu sefer susmayacağım. Onun ellerimden kayıp gitmesini ikinci defa hissetmemek için konuşacağım. Gökyüzünün benim için ağlamaması için konuşacağım. Konuşacağım. Kalbim konuşacak onunla. Kalplerimiz konuşacak. Çünkü bizim de bir kalbimiz var.

Sessizce bir köşede izlemek onu, yoruyor. Ağzımı açmadan sohbet etmek, özletiyor. Onun gitmesini izlemek acıtır. Gitmeler acıtır. Vedalar acıtır. Ulaşamamak acıtır. Ben ona koşmak istiyorum. Denedim defalarca.

Ve onu çok seviyorum.

Söyle nefesim, söyle anlat ona.

Özgür

Dostlar aşırı sondayız. Oylarınızı eksik etmeyin lütfen. Önceki bölümleri oylarsanız çok çok sevinirim.

Son kez tekrar konuşuruz uzun uzun. Konuşabildiğimiz kadar.

Görüşürüz <3

14 Temmuz 2024 Güncelleme

Dostlar. 20K OKUMA OLDUK!!!!

Buraya kadar gelen, okuyan, destek olan herkese sonsuz teşekkürler. Varlığınız yeter, iyi ki varsınız. Profilimdeki diğer bir kitabım olan Lifeblood'a da destek olduğunuz için teşekkürler.

Daha nicelerine. ♡♡

Benim De Bir Kalbim Var | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin