damn duty

09. açığa çıkmış bacaklar

Ben Bakugou'nun da ramenini yedikten sonra şişmiş karnımı ovalayarak geriye yaslanmıştım, "Ayı gibi yemişim." diye mırıldanırken Bakugou da görüş alanıma girmişti. Üzerine yapışan ince beyaz bir tişört ve altına da gri bir eşofman giymişti. Vücudu benimkine kıyasla çok daha yapılı ve çekici olduğu için güzel durmuştu.

Ben gözlerimi önüme düşürürken Bakugou da bana seslenmişti, "Kirishima'ları çağırdım, haberin olsun, birazdan gelecekler, ben şimdi birkaç içecek ve abur cubur almaya çıkıyorum birazdan gelirim." Bakugou eğilerek ayakkabılarını giymiş ve ardından evden çıkarken bende kâseleri bulaşık makinesine yerleştirmek istemiştim. Tam ikinci kâseyi yerleştirirken yere düşmüştü, "Umarım Bakugou farketmez yoksa valla evden kovar bu sefer." diye söylenerek yerde camları toplamaya çalışırken bu sefer de elim kesilmişti.

"Tamamen şanssızlık ya!" diyerek topladığım camları çöpe atıp lavaboda elimi yıkamıştım. Tişörtüme birkaç damla kan gelmişti bu yüzden üzerimi değiştirmeye karar vermiştim.

Yatak odasına girip büyük gardırobu açmıştım "Bakalım bu beyefendinin hangi marka tişörtleri varmış?" diye dalga geçercesine beyaz bir tişört alarak giymiştim, Bakugou benden daha büyük giyiniyor olduğu için tişört bana şort işlevi de görmüştü.

"Benimde kaslarım olsa bana tam olurdu bu tişört." diye mırıldanırken üzerimde bulunan uzun beyaz tişörte bakıyordum.

"Bacaklarım da pek güzelmiş he." diye kendimi överken kapı çalmıştı, "Bakugou kapıya baksa-" doğru ya o evde değildi bu yüzden gidip kapının arkasına saklanarak kapıyı açmıştım, Bakugou içeri girdiği anda beni görünce gözlerini kapatmıştı, "Izuku üzerine bir şeyler giy!" "Giydim ya işte!" "Üzerinde sadece bir tişört var!" "İç çamaşırım da var sapık!" ben ona çemkirirken o da gözlerini devirerek mutfağa ilerlemişti, "Dur orası cam-" benim uyarmama kalmamış ve cam ayağına girmişti, "Hay sikeyim, bu ne!"

"Kâse kırılmıştı, temizlemiştim aslında ama küçükleri henüz almamıştım." Bakugou kıvranarak sandalyeye oturmuştu, "Ayağıma cam girdi ya." "Hastaneye gidelim of!" "Ne hastanesi, iğne getir, ucuyla çıkarırım." "B-Bakugou ayağına iğne mi sokacaksın!" "Getir sen bi!" biz birbirimizi kedi-köpek gibi ısırırken  çekmeceleri karıştırdıktan sonra bulduğum bir iğneyi ona uzatmıştım, "Iy al da yap!" o elimden iğneyi alınca bende gözlerimi kapatmıştım.

"Bak, çıktı bile." gözlerimi aralayıp bakmıştım, ne bir kan vardı ne de bir delik. "Nasıl ya?" "Normal işte, çıkardım." ben ürkerek uzattığı iğneyi geri aldığım yere koyup onun isteğiyle süpürge getirmiştim. "Ben buraları süpürürken git de altına bir şey giy, Kirishima'lar gelecek diyorum."

Bakugou mutfağı süpürmeye başlamışken ben de yatak odasına ilerlediğim sırada kapı çalmıştı, üzerimin müsait olmadığını unutarak normal bir şekilde kapıyı açmıştım. O sırada süpürge sesi durmuştu ama ben farketmemiştim.

"Izuku? Sen burada ne  yapıyorsun?" "A- Şey, müzik projesi?" "Üzerin-" ben utançla bir şeyler gevelerken Bakugou gelmiş ve benim önüme geçerek bana kalkan olmuştu, "Git üzerini giyin bu ayılar av bekler." diye mırıldanınca koşarak yatak odasına üstümü giymeye girmiştim.

Altımda diz üstü bir şortla çıkarak gençlerin oturduğu oturma odasına geldiğimde Bakugou bana tehditkâr bakışlar göndermişti, Kirishima ve Denki play station ile uğraştığı için beni henüz farketmemişlerdi. Bakugou hızlıca kalkmış ve kolumdan çekiştirerek beni odadan çıkarmış ve duvara doğru yaslamıştı.

Sinirle kollarını birbirine bağlayıp bana bakmıştı, "Bunu mu giy dedim sana? Bacakların yine apaçık." "Hiçte bile, sana mı soracağım ne giyeceğimi?" "

"Bacaklarını böyle sergilemeni sevmiyorum." diye hırlayınca ani küçük bir korkuyla başımı duvara çarpmıştım, "Of Bakugou, abarttın!" ben çarpmış olduğum başımı tutarken Denki de tedirgince yanımıza gelmişti, "Siz miydiniz? Bende bir şey oldu sanım." ardından hayretle bana ve Bakugou'ya bakmıştı, "Siz meşgulseniz eğer biz gide-" "Kes sesini." Bakugou Denki'ye kükreyerek onu geri oturma odasına çekiştirirken ben de utanarak kıpkırmızı olmuştum.