Selamlarr. Medyada Baran var. Umarım bölümü beğenirsiniz. Yorum yapıp oylamayı unutmayınn ♡
Eliften...
Neredeyse saat akşam 8 olmuştu. Saatime bakıp bıkkınlıkla iç geçirdim. Baran hala gelmemişti. Beni de burada bekletiyordu. Sinirlenip tam Baran'ı arayacakken arkadan bir motor sesi duydum. Arkamı döndüm ve gelen kişiye baktım. Sonunda gelmişti.
"Sonunda geldin."
"Hiç de gelmeyebilirdim."
Ona küçümseyerek baktım. "Öyle mi?" Dişlerinin tamamını göstererek sırıttıktan sonra ekledi: "Aynen öyle." Devirebildiğim kadar göz devirdim. Bu egoyu nereden buluyordu? "Anlayacağız birazdan kimin kaçıp gideceğini Baran Bey." Ne tepki verdiğine bakmadan atış pistine doğru ilerledim. Burası pek tekin bir yere benzemiyordu ama sadece atış yapacaktık, önemli olan buydu. Pistin önünde büyük bir kalabalık vardı. Dövmeli adamlar, içki içip kafayı bulanlar, iyi olmayan insanlar...Buradan rahatsız olmuştum fakat Baran'a bunu belli etmek istemiyordum. Kendi içimde fısıldadım: "Sadece nişan alıp atacaksın, sadece atış, sadece at-"
"Bir şey mi dedin gülüm?"
Bir anda arkamı dönüp bana seslenen kişiye baktım. Elinde içki vardı ve sarhoştu. "Yok bilader. Hadi eyvallah." Tam gidecekken bir el kolumu tuttu. Adam kolumu tutmuş beni kendine çekmeye çalışıyordu. Birkaç kez ona vurdum fakat etki etmedi. "Dayı beni bir sal!" Adam iyice yaklaşıyordu.
"Gel şu dudaklarının tadına bakay-"
Baran bir anda adama kafa atmıştı. Olanların etkisinden çıkamazken üstüne bir de yumruk attı. Baran'ın kolundan tutarak onu sakinleştirmeye çalıştım fakat nafileydi. En sonunda Baran'ın omzuna yumruğu geçirdim ve Baran kaşları çatık dönerek bana baktı. "Sen ne yapıyorsun?" Baran hızlıca kolumdan tutup atış yerine doğru ilerlemeye başladı. "Kızım mal mısın seni koruyordum! Yoksa sen o adamla öpüşmek mi istiyordun?" Kolumu sertçe çekip olduğum yerde kaldım. Beni ne zannediyordu, dövüş bilmeyen bir kız mı? Kollarımı göğsümde bağladım "Ben de kendimi koruyabilirdim. Boşa yere hava yaptın işte." "Ne havası lan?" Atış pistine doğru ilerleyerek ona cevap verdim. "Ben senin havanı alacağım sen merak etme." Bir süre ses gelmedi. "Kim kimin havasını alacak göreceğiz."
Sonunda atış pistine gelmiştik. Atış pistinde neredeyse hiç kız yoktu. Önemsememeye çalışarak isabet edeceğim noktalara baktım. Otuz metreden neredeyse üç yüz metreye kadar gidiyordu. Derin bir nefes aldım. Baran ikimiz için de bir pist ayarlamaya gitmişti. Aklıma Cemre'nin söyledikleri geldi. "Nişan denemesi mi yapacaksınız?" Gülerek etrafa bakınmaya devam ettim.
"Ne o? Kazandığının falan hayalini mi kuruyorsun?" Ben de bütün dişlerimi göstererek ona gülümsedim. "Yok, boş ver. Bilmek istemezsin." Baran'ın gözleri bir anda irileşti. Farklı anlamıştı. Koluna yumruk attım ve kaşlarımı çatarak ona tiksinircesine baktım. "İğrençsin Baran." Bir anda gülmeye başladı. Bu hareketine anlam verememiştim. "Duygular karşılıklıymış, desene." Şu an göz devirmekten başka bir şey yapamazdım fakat ona pistte cevabımı verecektim. "Gel, bizim sıramız küçük avcı." Yapmacık bir gülümsemeyle karşılık verdim ve ikimiz de piste ilerledik. Piste geldiğimde birkaç kişinin "Kadın gelmiş" dediğini duysam da pek fazla önemsemedim. Babamın izinden gelmiştim ben. Ayrıca da askerdim. "Hanımefendi kulaklık ister mis-" "Hayır. Teşekkürler." Adam dediğime şaşırmıştı. "Bir şey mi oldu?" Hayır anlamında başını salladı ve Baran'a da aynı şeyleri sorup aynı cevabı aldıktan sonra pistten indi. Şimdi pistte tektik. "İyi şanslar avcı kız!" Baran'a ters bir şekilde bakıp önüme döndüm. "Sana da avcı kılıklı." O da gülüp önüne bakmaya devam etti.
YOU ARE READING
Adalet Şafağı
Random"Ben ölü toprağım Başak. Sen de o toprağın verimli olmasını sağlayacak tek fidan. Ben solmuş papatya tarlasıyım, sense o papatyanın solmasını engelleyecek bir su huzmesi. Ben evsiz biriyim, sense benim yeni evim." Ona döndüm. Gözlerinin içi gülüyord...