25

2.9K 142 6
                                    

3 ay sonra

„Hadi bir seyler ye Yare bebegini düsünmelisin", diyerek odamdan iceri giren abimle bulustu gözlerim, 2 aydir balkon disinda hic disari cikmamis kimseyle görüsmemistim.

„O nasil?", diyerek abimin getirdigi tepsiye dogru elimi uzattim. Sürekli sevdigim yemekleri yapmaya calisiyor bana bir seyler yedirmeye cabaliyordu.

„Iyi", diyerek gecistirdi, iyi olmadigini biliyordum ama cocugumu benden almasina izin veremezdim beni bulmasindan korkuyordum bana zarar vermesinden bebegimi benden almasindan korkuyordum, hamile oldugumu ögrendigimden beri cok fazla korku ile cebellesiyordum... annelik ruhuma ilk ögrendigim an islemisti sanki.

16 haftalik olan minik melegim yavas yavas karnimda büyüyordu hatta minik bir göbegim bile olusmustu...

„Abi... gercekten nasil?", derin bir nefes aldi sanki aci cekiyor gibiydi, öz abim Ferman'a mi üzülüyordu?

„Cok kötü bir halde Yare... eve gitmiyormus, konusmuyormus, sirket ve aile ile tüm baglarini koparmis sadece senden gelecek bir haber icin milyonlar, milyarlar vaad ediyor"

Derin bir nefes daha aldi.

„Hamile oldugunu biliyor mu?"
„Hayir ve asla ögrenmeyecek!"
„Ne kadar saklanabilecegini saniyorsun?"
„Saklanabildigim kadar abi, lütfen bana saygi duy ve kararimi sorgulama"

Keske o gün abim beni kurtarmaya geldiginde sancilanmasaydim abimin hamile oldugumu ögrenmesini asla istemezdim.
Ferman'in bir sekilde ögrenmesinden korkuyordum.

Abimin Ferman'in ögrenmesinde hakki oldugunu düsünüp beni ele vermesinden korkuyordum.
Hep korkuyordum.

Hamileligimin bu dönemlerini cok zor geciriyordum migde bulantilarim bir türlü gecmiyordu.

Abim daha rahat yiyebilmem icin kaldigim odadan ciktiginda hisimla arkasindan cikip lavaboya kostum.
Yedigim her seyi yine cikarmistim.

Abim gülerek beni izliyordu.
Ögürmem bittiginde elimi yüzümü yikayip salona döndüm.

„Bence erkek anasina cok cektiriyo aslan yegenim", demisti abim gülerek.

„Bence kiz cok nazli olacak", demistim bende ayni samimiyet ile ve gülerek.

„Ne olursa olsun saglikli olsunda baska bir sey önemli degil", demisti abim ve ellerini arkamdan karnimda birlestirdi. Bu haraketi bana Ferman'i hatirlatti, abim bana böyle sarilinca icim burkuldu.

„Ne oldu kiz kocani mi özledin?", diyen abime baktim, hakliydi kocami özlemistim ama bunu itiraf etmeye hic niyetim yoktu.

„Hayir sürünsün serefsiz", diyerek koltuga kendimi biraktim.

„Kücük civcivim?"
„Efendim abi?"
„Sana bir sey dinletecegim ama eger daha fazlasini kaldiramazsan yeter de olur mu?"

„Ta-tabi abi ne oldu?"
„Basliyoruz", diyerek cebinden cikardigi telefonda ses kaydini acip masaya birakti.

„Sanki yer yarildi yerin icine girdi hic bir yerde yok ben onsuz yapamam onsuz yasayamam Ege, yerini biliyorsaniz köpeginiz olurum söyleyin"

Ses kaydinin arkasi hickiriklar ile doluydu ilk kez Ferman'i böyle aglarken görüyordum, yani duyuyordum. Hickiriklari kalbimi bin parcaya bölerken sessizligi Ege bozdu.

„Abi yemin ederim Gül dahil gidebilecegi tüm arkadaslarini arastirdik, Ahmet denen lavugu bile paketledik yok sanki yer yarildi yerin icine girdi sanki Yare diye biri hic olmamis gibi hic bir yerde YOK!"

„Özgür komutanimdan bir haber var mi?"
„Hayir oda bilmiyor"
„Özgür komutanim Yare'nin yerini biliyor ama söylemiyor", dediginde korku ile abime baktim, söylemis olabilir miydi?

 Ferman (+18) (Tamamlandi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin