BERK'TEN
Gözlerimi araladığımda hava karanlıktı dışarıdan gelen ışıkla aydınlanıyordu etraf. Yan koltukta uyuyakalmış olan Neslihan'a baktım. Cenin pozisyonunda uyuyordu. Ayağa kalktım. Neslihan'ın bana getirmiş olduğu battaniyeyi onun üzerine örttüm. Yere doğru çömeldim. Bir parmağımla yüzüne gelen saçlarını arkaya doğru çektim. Elim hala yüzüne değiyordu. Yüzünü izledim. Gözlerini, kaşlarını, burnunu. Dudaklarına takıldı gözüm. Yavaşça yaklaştırdım dudaklarımı dudaklarına. Neredeyse dudaklarına değmek üzereydim. Nefes alış verişini yüzümde hissedebiliyordum. Birkaç saniye durdum öyle. Başımı geri çekip ayağa kalktım. Masanın üzerinde duran arabamın anahtarlarını alıp kapıya doğru yöneldim. Kapının yanına geldiğimde son kez baktım ona. Dışarı çıkıp yavaşça kapıyı kapatıp asansöre doğru yöneldim.
................................
1 HAFTA SONRA
YAVUZ'DAN
Arabanın camından kolunu uzatan Neslihan'a baktım. Şu an birlikte otele doğru ilerliyorduk. Kolunu içeri katıp teyibi açtı. Çıkan şarkıya eşlik edip yerinde dans ediyordu. Arada bir ona kayıyordu gözüm. İstemsiz gülümsüyordum. Arabanın camını kapattım. Kendi arabam okulda olduğu için Berk'in spor arabasını almıştım
"Bu gidişle oraya varmadan ya hasta olacaksın ya da bağırmaktan sesin kısılacak"
"Ohooo hayatta hiçbir şeyi bu kadar düşünmemen lazım yoksa hiç yüzün gülmez. Her şeyi zamanında yaşaman gerek. Gülmen gerekiyorsa güleceksin. Ağlamak istiyorsan ağlayacaksın. Bağırmak istiyorsan bağıracaksın."
Kemerini çıkarıp, ayakkabılarınıda çıkardıktan sonra . Arabanın üstünün açılması için tuşa basıp, arabanın koltuğunun üzerine çıkıp, arabanın üzerindeki açık kısımda doğrulup, kollarını açıp bağırdı. Kahkaha attım.
Otele geldiğimizde arabayı durdurdum. Aşağı indim. Bagaja doğru gidip ikimizinde çantalarını çıkardım. Neslihan kendi çantasını almak isteyince ona baktım
"Ben götürürüm"
"Teşekkür ederim" demesiyle gülümsedim. Biraz ilerledikten sonra yanımıza görevliler geldi.
"Hoşgeldiniz Yavuz Bey"
"Hoşbuldum"
Hep birlikte odalarımıza doğru çıktık. İlk Neslihan'ın odasına gittik. İçeri girdiğimizde Neslihan'a baktım
"Burası senin odan"
Direkt pencereye yöneldi. Perdeyi açıp ardından da pencereyi açtı. Derin bir nefes çekip bana baktı.
"Güzelmiş"
"Bende yan odada olacağım. Bir duş aldıktan sonra sana sahne alacağın yeri göstereceğim. Şimdi dinlen biraz."
"Olur"
Hafifçe gülümsedikten sonra çıktım odasından. Kendi odama geçip yatağa uzandım. Birkaç dakika sonra ayağa kalkıp üzerimdeki gömleği çıkarıp duşa doğru ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER ÇİZGİSİ
Teen FictionKader ayırırdı bizi bazen, bazı insanlardan. Yaşanacak başka bir hikayemiz olduğundan. "Reddedildin" "Nasıl yani beni daha dinlemediniz bile" "Gerek yok" "Ne demek gerek yok?" Yavuz masanına doğru ilerleyip sandalyesine oturur. Eliyle kapıyı göste...