Jiang Suizhou, sözlerini duyduğunda şaşkına döndü, "Pardon?".
Sonra Huo Wujiu, "Avlanmaya gitmiyor musun? Ben de seninle geleceğim" dedi.
Bunu duyar duymaz, Huo Wujiu'nun önerdiği şeyin hiç de uygulanabilir olmadığını anladı. O ikisi, Pang Shao av sırasında ona gizlice saldırmaya kalkışmasın diye, sırf onu yakından korumasına izin vermek için Xu Du'yu getirmesini önerdi. Huo Wujiu her şeye rağmen ayağa kalkamadı. Onu yanına alacak olsaydı, kazalar olursa onu korumak için çok geç olacaktı.
Ama garip bir şekilde, ağzını açtı ama hayır diyemedi.
Hatta bir an için duygusal hissetti.
Sanki bu kişi uzun zamandır onunla birlikteymiş gibiydi. Hiçbir şey yapamasa bile Jiang Suizhou, Huo Wujiu etrafta olduğu sürece açıklanamaz bir güvenlik duygusuna sahipti.
Jiang Suizhou, bu mantıksız düşünceleri bastırmadan önce bir an sessiz kaldı.
Ağzını açtı ve "Ama hareket etmen senin için sakıncalı. Lin'an, Tianping Dağı'ndan yüzlerce mil uzakta, bu yüzden yorucu..."
Ancak Huo Wujiu, "Endişelenme" diye karşılık verdi.
Jiang Suizhou ona baktığında, Huo Wujiu gözlerini kaldırdı ve sakince, "Aileni götüreceksin. Ben de sayılıyorum değil mi?"
Jiang Suizhou ağzını açtı.
Çürütmek istedi.
Ancak az önce söylediği sözler, kalbindeki örtülü beklentiye aykırıydı. O anda, Huo Wujiu araya girer girmez, artık karşılık veremezdi.
Birkaç dakika sonra, "O halde yolda güvenliğine dikkat etmelisin."
_____
O günden sonra Jiang Suizhou meşgul oldu.
Yaz yavaş yavaş girerken, Hou Zhu'nun günlük kıyafetlerinin değiştirilmesi gerekiyordu. Giysileri dikmek İmparatorluk Hanehalkı Departmanının göreviydi ve daha sonra ilkbahar ve kış aylarında giydiği eski giysiler Ayinler Bakanlığı tarafından düzgün bir şekilde kaydedilmeli ve saklanmalıydı.
Ayinler Bakanlığı bu günlerde meşguldü ve bu görev Jiang Suizhou'nun başına düştü.
Jiang Suizhou, İmparatorun saray cübbesi meselesinin hafife alınamayacağını biliyordu. Elinden bir kez aktığında, büyük bir suç olacaktı. Pang Shao yüzünden çok dikkatliydi ve her şeyi kendisi yaptı. Pang Shao'ya kurcalama fırsatı vermeye cesaret edemedi.
Bu nedenle, birkaç gün üst üste Huo Wujiu'yu ziyaret etmedi.
Ziyaret etmediğinde Wei Kai, Kuzey Liang'ın başkentinden gelen haberleri Huo Wujiu'ya bildirerek orada daha uzun süre kalma şansını yakaladı.
O gün, Huo Wujiu'nun Jiang Suizhou ile ava çıkacağını öğrendi.
Wei Kai çok sevindi ve "Meğer bu yüzden gitmek için acele etmediğinizi söyledinizOnları saraydan dışarı kadar takip edersek, muhafızlardan saklanmak zorunda kalmayız. Törenleri kesinlikle gereksiz olacak ve şehirden çıktığımızda, kaçmak için bir şans bulmak en iyisi!"
Ama Huo Wujiu kayıtsızca, "Kaçmıyoruz. Hazırlanmalısın. Uşak kılığına gir ve tekerlekli sandalyemi it."
Wei Kai şaşkına dönmüştü: "General?"
Huo Wujiu ona bakmak için gözlerini kaldırdı ve onun "Kaçmazsan ne yapacaksın?" diye sorduğunu duydu.
Huo Wujiu kayıtsızca, "Avlanmayacak mıyız? Avlanmak tabii ki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
After the Disabled God of War Became My Concubine
RomancePopüler bir efsaneye göre, Büyük Liang'ın ünlü Savaş Tanrısı Huo Wujiu, bir zamanlar bir düşman ülke tarafından ele geçirildi. Hapishaneye atılmadan önce meridyenleri kopmuş ve iki bacağı da kırılmıştı. Memleketin bu aciz hükümdarı onu aşağılamak iç...
