İçindeki Karmaşa / BxB (✔)

30 - drunk

Önceki bölümü atlayanların bayram harçlıklarını çalıyomuşum

.

.

Ayaz eli çenesinde ve dudaklarını büzmüş bir şekilde masada oturmuş, dans edenleri izliyordu. Çağatay çok içmesine izin vermemesine rağmen kafası yerinde değildi. Daha önce çok az alkol aldığı için alışık olduğu söylenemezdi. İki kadehten sonra bile biraz sarhoş olmuştu.

Çiftler gülüşerek dans ederken onun elinden sadece izlemek geliyordu. O da Çağatay'la dans etmek istiyordu. Ama diğer insanlar yüzünden kendini rahat hissedemeyeceği için bu mümkün değildi. O özlemle pisttekilere bakarken Çağatay da ona bakıyordu. Baktığı yerden ne istediğini anlamıştı.

"Ayaz."

"Hı?" Baygın gözlerini ona yöneltti.

"Dans etmek ister misin?" Ayaz bunu duyunca oturduğu yerde dikleşti.

"Ama burada başka insanlar var.." dedi sıkıntıyla.

"Sikerim başka insanları, boş ver onları. Sen istiyor musun?"

"Yani...Evet." Başını hızlıca yukarı aşağı salladı Ayaz. Çağatay ayağa kalktı ve elini Ayaz'a uzattı. Ayaz da onun elini tutup ayağı kalktı. El ele piste yürüdüler.

"Ben dans etmeyi bilmiyorum ki." dedi Ayaz ağlamaklı bir sesle.

"Ben de çok bilmiyorum." Gülümsedi Çağatay.

Pistte geldiklerinde dans edenlerin çoğu ya sarhoş ya da birbirine çok aşık olmalıydı çünkü kimse onları fark etmemişti. Bu Çağatay'ı biraz rahatlatmıştı, en azından olay çıkmayacaktı. 

"Bu elini omzuma koy." Ayaz dediğini yapıp elini omzuna koydu. Çağatay da elini onun beline yerleştirdi. Ellerini birleştirdi ve havaya kaldırdı. Sonra yavaşça bir sağa bir sola sallanmaya başladılar. Sonra Ayaz yanındakilere baktı. Çocuk kızı kendi etrafında döndürmüştü. O da istiyordu.

"Biz de böyle yapalım." dedi yanındakileri çenesiyle göstererek. Çağatay yanındakilere baktı ve yaptıkları şeyi yaptı. Güldü Ayaz, onun gülmesiyle Çağatay da güldü.

Onlar gülüşerek dans ederken bir kaç masa  ötede oturan iki kız büyülenmiş gibi onları izliyordu.

"Favori ship'im. Çok güzel yazmışım maşallah." dedi takım elbiseli.

"Ya her şeyi yaptılar ama bi' öpüşemediler. Öpüştür artık şunları." 

"Daha değil kızım, burada olmaz." 

"Sebep?"

"Burada rahat öpüşemezler. Başka yerde."

 "O zaman nasıl izleyeceğiz akıllım?"

"Ben bulurum bir yolunu, sen merak etme."

"O zaman gönder başka yere."

"Tamam ama önce," dedi ve ayağa kalktı uzun kız.

"Dans." Elini hala oturmakta olan sarışına uzattı. O da gülüp ayağa kalktı. Piste doğru yol aldılar.

.

.

"Dur, yardım edeyim." dedi mavi gözlü çocuk sarışının elinden kaskı alırken. Kaskını takmasına yardım etti ve sonra da kendininkini taktı. Sonra da Ayaz'ı motora bindirdi. Kendi de bindi ve anahtarı takıp çalıştırdı. 

Ayaz her zamanki gibi ona sarılmıştı ve kafasını sırtına yerleştirmişti. Çağatay'ın rahatlatıcı kokusu ve rüzgarın yüzüne yaptığı hafif baskı onu mayıştırmıştı.