ig: spearcbns yorumlarda kavga etmeyin severim hepinizi yoksa
Ağrıyan başımı ovalarken sıkıntıyla kalabalık olan acilde gözlerimi gezdirdim. Bugün gerçekten yoğundu.
Felix ordan oraya koşturuyordu benim gibi. Onun cezasıydı benim ise geri dönüşümü kanıtlamamı bekliyorlardı.
"Serumunuz bitince çıkabilirsiniz." Kalan işi hemşireye bırakarak beş dakikalık bir mola vermek için bahçeye çıktım.
Bu birkaç gün içinde bahçeye yalnız çıkmaya başlamıştım. Yani arka bahçeye değil tabii, bir daha oradan geçmeyeceğimin garantisini bile verebilirdim.
Kapının kenarında temiz havayı solurken buradaki çocuklara bakmaya gelen Jeongin'i görünce gözlerimi ona diktim.
Beni fark etmediği için elimi kaldırarak dikkatini çektim. Paylaştığı tweeti görmüştüm ve bizden bahsettiğini biliyordum.
"Jisung," dedi çekinerek. Gülümseyerek ona baktım çünkü Jeongin'in anlık sinirle böyle yaptığını biliyordum ve problem etmiyordum. Sadece Felix ile araları düzelse iyi olurdu.
"Ben, özür dilerim. Tekrar düşününce hatalarımı gördüm ve saçmaladığımı biliyorum. Felix'e bir yıldır böyle davrandığımın farkında bile değildim, uzaklaşmaya çalışmamıştım."
"Bunu Felix'e söylersen seni affedeceğini biliyorum, ben sana kırılmadım."
"Teşekkürler." Ona sarılırken rahat bir nefes aldım.
"Bu akşam bize yemeğe gelmeye ne dersiniz? Belki Felix ile konuşabilirim bu şekilde."
Onu onaylayacaktım ki çalan telefonum bütün planı bozacağını şimdiden belli ediyordu. Cebimden çıkardığım telefonda yazan isim sinirimi bozarken durumun komikliğine güldüm.
"Yok artık, niye arıyor bu şimdi?"
"Bilmiyorum Jeongin," diyerek aramayı cevapladım. "Efendim Bayan Lee?" sesim karşı tarafa nasıl gidiyordu bilmiyorum ama soğuk çıktığına emindim.
"Jisung, görüşmeyeli uzun zaman oldu. Biliyorsun oğlum bazı sebeplerden dolayı benimle konuşmuyor. Onu ikna edip bu akşam bize yemeğe gelin, oğlumu özledim." Bana laf sokmayı hâlâ bırakmıyor oluşu tekrar sinirle gülmeme sebep oldu.
"Felix'in kabul edeceğini sanmıyorum-"
"Bu yüzden seni aradım, onu ikna et. Daha ne kadar oğlumla küs kalacağım? Saçma bir sebepten dolayı hâlâ benimle konuşmuyor." Nefes vererek konuşmasını bitirip cevap vermeme zaman tanımasını bekliyordum.
"Onu ikna et, akşam bekliyorum." Telefon yüzüme kapandığında kaşlarımı çatarak kapanan aramaya baktım.
"Ne diyor?"
"Felix'i ikna edecekmişim ve onlara akşam yemeğe gidecekmişiz. Bazı saçma sebeplerden dolayı oğlu onunla görüşmüyormuş."
"Karıya bak, sana saçma sapan laflar söylediği için Felix onunla konuşmuyor ama anlaşılan hâlâ bunu düzeltmemiş ve sana alttan alttan laf sokuyor."
Nefes vererek ona kafa salladım. "Bilmiyorum Jeongin, Felix kabul ederse annesine gideriz. Bugünü boş ver, anlaşılan bugün bol kaoslu geçecek. Başka bir gün için anlaşırız." Jeongin sorun etmediğini belli eden şekilde gülümsedi ve aniden beni tutup kendine çekti.
"Hemen sıkma canını, bir sorun olursa ararsın konuşuruz."
"Tamam teşekkürler. Hadi çocuklar seni bekler, benim de hastalarım bekler. Görüşürüz Yang Jeongin!" koşa koşa tekrar acile döndüm, gergindim biraz ama rahatlamıştım da Jeongin sayesinde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
one house two broken hearts, jilix.
Fanfiction"Biz neden bu haldeyiz Felix, nerede hata yapıyoruz?" Jilix #1 30062023