Forbidden (Hyunchan/Minsung)

Beklenmedik karar

Acheron

Babasının sözleri ve keskin bakışları karşısında soğuk bir ifadeyle duran genç alfa sadece başını sallamış, anlaşmayı onayladığını belli etmişti.

"Yarın abisiyle birlikte buraya gelecek. Bu klanımız için önemli bir fırsat Chan, Elsyion klanıyla birleşmek bizi sadece Kuzey'in değil tüm bölgelerin hakimi olmaya yetecek kadar güçlendirecek. En kısa zamanda düğün hazırlıklarına başlansın."

Chan babasının emirlerini onaylamaya devam etmiş ve baş selamı vererek odadan çıkmıştı. Bu evlilik kararı onun için beklenmedikti fakat değişen bir şey olmayacaktı. Yıllardır lider alfa olmak için eğitilmişti. Bir gün babasının seçtiği bir omeganın luna olacağını zaten biliyordu.

Çalışma odasına geçtiğinde içeride bekleyen kişiyle önce şaşırmış ardından yakasından tutarak hırsla kendine çekmişti.

"Neredesin sen kaç gündür? Babam ve sürü neredeyse hakkında ölüm kararı çıkartacaktı aptal herif!! Bir kere olsun söz dinle ve başını belaya sokmaktan vazgeç."

Minho abisinin öfkeli bakışlarına sırıtarak karşılık vermiş ve yakasındaki elini sertçe itmişti. 

"Beni önemsiyormuş gibi davranmayı kes artık Chan. Sen de baban da umurumda değilsiniz, birkaç eşyamı alıp gideceğim. Sınırı geçmediğim sürece kimse bana bir şey yapamaz."

Chan derin bir nefes alıp masasına geçmiş ve önündeki kağıtları incelemeye koyulmuştu. Onunla laf dalaşına girerse fiziksel bir kavgayla sonuçlanacağını biliyordu.

"Yarın Elysion liderinin oğulları gelecek. Omega olan ile bir ay içinde evleneceğim. Evde olmak zorundasın yoksa babam tüm özgürlüğünü elinden almaya hazır haberin olsun."

Minho duyduğu habere şaşırmıştı. Chan'in artık lider olduğu için evlenmesi gerektiğini biliyordu fakat Elysion klanından biriyle evlenmesini beklemiyordu. Söylentilere göre tüm bölgelerin en güzel omegaları Elysion'da yaşarmış. Anlaşılan yine şans ayağına gelmişti sevgili abisinin.

"Pekala madem biricik abim evleniyor o zaman bana da müstakbel eşini ağırlamak düşer. Yarın burada olacağım."

Minho sahte gülümsemesini sunup aklındaki planlarla odadan ayrılmıştı. Ayağına gelen bu fırsatı değerlendirmek için tüm riskleri göze almaya hazırdı.

Elysion

"Benimle gelmek zorunda değilsin hyung, kendi başımın çaresine bakabilirim."

Jisung odasında sinirli bir şekilde eşyalarını toplayan abisine bakarken tedirgindi. Araları zaten kötüydü şimdi bu yolculuk yüzünden daha da kötü olmasından korkuyordu.

"Elbette bakarsın Jisung çünkü sen Elyison'un güçlü omegasısın değil mi? Kimse seninle boy ölçüşemez ben de yanında hizmetçin olarak gönderiliyorum zaten kardeşim merak etme."

Hyunjin söylediği sözlerin gerçekten kalbinden geçmediğini biliyordu fakat kardeşine duyduğu kıskançlığın duygularını esir almasına engel olamıyordu. Neden aptal bir alfa olmak zorundaydı? Eğer Jisung gibi bir omega olsaydı kimse kıyafetlerine ve seçimlerine karışamazdı.

Feminen olması, alfalara ilgi duyması onun suçu değildi ortada yanlış bir şey de yoktu zaten fakat yaşadığı yer bunu kaldıramayacak kadar geri kafalıydı. Şimdi ise babası tarafından kardeşiyle gitmesi için tehdit edilmişti. Kardeşinin evlenip mutlu olduğunu görmek güya onu kendine getirip, yanlıştan dönmesini sağlayacaktı.

"Sana yaptıkları şeyi desteklediğimi mi düşünüyorsun hyung? hepsinden en az senin kadar nefret ediyorum. Benim başıma gelenlere baksana, acınacak haldeyim. Hiç tanımadığım biriyle evlenmek zorundayım. Omega olduğum için şanslı olduğumu mu düşünüyorsun?"

Hyunjin eşyalarını valize yerleştirmeyi bırakmış ve dolu gözleriyle kendisine bakan kardeşine yaklaşmıştı. İnanmıyordu.. artık kimseye inanmak istemiyordu. İçindeki nefret o kadar büyüktü ki kardeşinin gözyaşları bile artık onu etkilemiyordu.

"Sana gösterilen ilgiden her zaman tatmin olup benim bir köşede acı içinde kıvranmamı kaç kere izledin Jisung? Bir keresinde babam bana tokat atmıştı hatırlıyor musun? peki ya sen ne yapmıştın? gözlerimin içine şimdi olduğu gibi dolu gözlerle bakarak babamın elinden tutup gitmiştin. Bir kere bile gelmedin yanıma. O cesur ve güçlü prens bir korkak gibi yardıma ihtiyacı olan abisini arkasında bıraktı hem de defalarca."

Hyunjin eşyalarını alıp odadan çıkarken Jisung gözyaşları içinde onu izlemişti. Haklı olduğunu bilmek canını her şeyden daha çok yakıyordu. Herkesin gözünde cesur fakat gerçekte korkağın teki olduğunu, asıl kahramanın abisi olduğunu herkesin bilmesini isterdi. Şimdiye kadar onu hayal kırıklığına uğratmıştı fakat artık vedalaşıp sonsuza kadar ayrılmadan önce kendisini affettirmek istiyordu. Bunun için her şeyi göze almaya hazırdı.