23.Bölüm "Herkes Çıksın.."

816 70 2
                                    

Sabah annem uyandırmadan kendim kalktım bugün önemli bir gündü. Bugün Demirle yüzleşme günü. Banyoya gidip elimizi yüzümü yıkadım sonra dolabımın önüne geçip ne giysem diye düşünmeye başladım. Sonra bir kot pantolon bir tişört çıkarıp dolabı kapattım. Cebime biraz para ve telefonu koyup aşağıya indim. Annem mutfaktaydı gidip arkasından sarıldım "Günaydın Derya Sultan" dedim.


Annem: "Günaydın tatlım" dedi.

Defne: "Babam uyanmadı mı?" dedim.

Annem: "Ekmek almaya gitti de sen neden erkenden uyandın planın mı var?" dedi.

Defne: "Evet" dedim.

Annem: "Kızlarla mı?" dedi.

Defne: "Yok Borayla" dedim.

Annem: "Tamam kahvaltı edecek misin?" dedi.

Defne: "Yok hemen çıkmam lazım" deyip tekrar yanağından öpüp evden çıktım. Saat daha erken olduğundan Boralara kadar yürümeye karar verdim.


Boraların evinin kapısına gelince çalıp çalmamak arasında kaldım. Genellikle böyle olunca kapıyı çalardım yine öyle yaptım. Kapıyı Boranın açmasını beklerken Can açtı. Yeni uyandığı her halinden belliydi.


Can: "Kızıl" dedi.

Defne: "Günaydın" dedim.

Can: "Günaydın geleceğinden haberim yoktu" dedi.

Defne: "Beni içeri almayacak mısın?" dedim.


Kenarı geçip benim geçmemi bekledi ben içeri geçince arkamdan geldi. Arkamı dönüp ona baktım. Eli ensesindeydi üstünde de siyah bir eşofman altı ve gri bir tişört vardı. Koltukları gösterip "Otursana" dedi. Sonra üstüne baktı ve "Ben en iyisi bir üstümü değiştirip geleyim" dedi.


Defne: "Tamam" dedim. Sonra da arkasından bağırdım "Borayla Emir nerede?" dedim.

Can: "Onlar havaalanına gitmişler galiba" dedi.

Defne: "Geldi mi?" dedim.

Can: "Kim?" dedi.

Defne: "Demir" dedim. Can onun Selim olduğunu bilmiyordur aslında bende emin değilim.

Can: "Gelmiştir çocuklar gittiğine göre" dedi.

Defne: "Tamam" dedim.


Sonra üstünü değiştirmiş bir şekilde gelip karşımda ki koltuğa oturdu ve "Sen neden geldin sabah sabah?" dedi. Bu sırada kapı çalındı "Ben açıp geliyorum" dedi. Kafamı olumlu şekilde salladım. Kapı açtığında "Hoş geldin Demir abi" dedi.


Demir: "Hoş bulduk Can" dedi.

Bora: "Yeni mi kalktın oğlum" dedi.

Can: "Evet" dedi.


Sonra hepsi salona girdiler beni görünce Demirin yüzündeki gülümseme soldu.


Demir: "Defne" dedi.

Bora: "Kuzen hoş geldin" dedi.

Defne: "Hoş bulduk" dedim.

Bora: "Neden geldin?" dedi.

Defne: "Kuzenimin evine gelmek için nedenim mi olması lazım" dedim.

Bora: "Hayır da beklemiyordum haberde vermedin ya ondan şaşırdım" dedi. Sonra Can'a dönüp "Senin haberin var mıydı?" dedi.

Can: "Hayır bende Defnenin kapı sesiyle uyandım o da yeni geldi zaten" dedi.

Demir: "Nasılsın Defne?" dedi.

Onu umursamayıp Boraya "Emir nerede?" dedim.

Bora: "Onun işleri vardı" dedi.

Defne: "Tamam" dedim.

Demir: "Beni görmezden mi geleceksin Defne?" dedi.

Bora ve Cana bakıp "Çıkın" dedim.

Bora: "Anlamadım" dedi.

Defne: "Yalnız bırakın bizi Demirle" dedim.

Bora: "Ama Defne" dedi.

Defne: " Herkes Çıkın" diye bağırdım.


Borayla Can birbirlerine baktılar sonra da evden çıkıp gittiler. Kapının sesini duyunca ayakta olan Demire dönüp "Otur konuşacağız" dedim. Karşıma oturdu ortam o kadar sessizdi sadece nefes alışverişlerimiz duyuluyordu. Gözlerine baktım gözlerinde hayal kırıklığı vardı "Anlatmaya başla" dedim.


Demir: "Neyi" dedi.

Defne: "Herşeyi en başından başla kaçıp gitmeyeceğim sonuna kadar dinleyeceğim sözünü de kesmeyeceğim ama sende herşeyi baştan ve doğru anlatacaksın" dedim.

Demir: "Tamam" dedi.

Defne: "Evet seni dinliyorum Demir bey yoksa Selim bey mi desem?" dedim.

Demir: "Defne bak ben" dedi.

Defne: "Evet sen?" dedim. Cevap vermedi "Sen kimsin anlat bana" dedim.

Kızıl Prenses (Ona Prenses Deme!'nin Devamı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin