shooting stars

9, from me

kizlar aciklama!
birbirlerine acilmalarini cok istiyorsunuz, sizin kadar ben de istiyorum evet ama zamani geldiginde birbirlerine iyi destek olabilmeleri icin aralarinda iyi bir bag olmasi lazim ve biz daha on bolumde bence bu bagi TAM ANLAMIYla olusturamadik. o yuzden erteledim.

neyse bolum atlamayin 😡💞 ilk bolumlerle son bolumler arasinda kocaman farklar var😡 oy vermeyi, yorum yapmayi ve yb duyurulari icin de takip etmeyi unutmayin😡 Sizi seviyoruZ

.

"Taehyung?"

Arkamdan belime dolanan kollarını ve sırtıma değen sıcacık göğsünü hissettiğimde, uyku denen bir şey kalmamıştı bünyemde. Sakin nefesleri kulağımın arkasına vururken, burnu tıpkı o geceki gibi tenime sürtünüyordu. "hm?" diye sorarcasına mırıldandığında nefesimi ve kalp atışlarımı kontrol altında tutmaya çalışarak vücudumu hareketlendirdim. Kollarının baskısını azalttı ve ona dönmeme izin verdi.

Ona döner dönmez kollarını yine bana sardı ve vücudumu kendininkine bastırdı. Neredeyse burunlarımız birbirine değecekti, o kadar yakındık ki birbirimize. Elimi korkak hareketlerle yanağına yerleştirdiğimde derin bir nefes verdi, burunlarımız birbirine sürtündü ve bu huzulu anda ister istemez gözlerimi kapadım. "Korkma. Korktuğun ne varsa yok ederim."

"Ya korktuğum sensen?" yüzünde kısa bir gülümseme olurken yanağını baş parmağımla hafif hafif okşadım. Bu kadar kısa sürede birbirinin yüzüne bakmayan iki insandan bu hale nasıl geldik bilmiyorum, halimizden mutlu muyum yoksa rahatsız mıyım onu da bilmiyorum. Şu an için tek bildiğim güzel hissettiğim, huzurlu ve sakin. Belki de sadece bir geceliğine korkularımı ve kaygımı geride bırakıp huzuru seçmeliyim.

Gözlerimi hafif aralayıp ellerimi yanağından çektiğimde onun da kapalı gözleri aralandı. Biraz birbirimizin gözlerinde kaybolduk ama utancım yine ağır basınca kafamı iki göğsünün ortasına yasladım. Spor yapmayı seviyordu ve kaslı, güzel bir vücuda sahipti, şuan da kafamı yasladığım yer sertti ama rahattı. Tek elini hafif nemli saçlarıma götürdü, biraz sevdi saçlarımı. Ben de daha da sindim göğsüne tıpkı küçük bir kedi gibi.

Elleri hala saçlarımda dolaşırken o kadar mayışmıştım ki, memnun mırıltılar çıkarıp artık açık tutmaya dayanamadığım gözlerimi kapatıp tek elimi sırtına doğru attım. Uykuya dalarken son kez bir şeyler mırıldandığını duydum ama tam anlayamadım.

Bir gün birbirimize açılacak, korkularımızı bir bir söyleyip kozlarımızı paylaşacaktık. Ama daha aramızda ne olduğunu bile çözemeden bu pek de mümkün görünmüyordu, tek bildiğim Kim Taehyung'un içinin dışından çok farklı olduğuydu.

...

Gözlerimi aralayıp yanımdaki boşluğun etkisiyle yatakta oturur bir pozisyona geldim. Dün gece Taehyung'un yanıma yattığına ve resmen birlikte uyuduğumuza emindim, buna rağmen yatağın o kısmı bozulmamıştı bile. Elimi saçlarımdan geçirip biraz öyle durdum, tanrım, rüya mı görmüştüm yoksa? Nefesine kadar hissetmiştim dün gece, rüya mıydı hepsi?

Odada değişen tek şey yatağın tam yan tarafındaki koca pencerelere koyu renk bir perde çekilmiş olmasıydı. Sanırım Taehyung güneşten uyanmamam için yapmıştı, zaten çekmeseydi çoktan uyanmış olurdum, perdenin kenarından sızan ışık bunu kanıtlıyordu. Yataktan kalkmaya hazırlanırken burnuma gelmeye başlayan yanık kokusu ve zar zor duyduğum küfür sesleriyle olduğum yerde kaldım.

Sesler evin sanırım mutfak tarafından geliyordu. Yataktan kalkıp yanına gitmeden önce kendime son kez söyledim, dün gece rüya olsa da olmasa da o nasıl davranırsa öyle davranacağım.