23' Değişen dünyanın habercisi

1K 168 43
                                    

lp, love song

İçinde aniden peydah olan acının kaynağını biliyor fakat elinden hiçbir şey gelmiyordu. Kardeşinin yanından dönüş yolu ev olmuştu. Enstitüye geri dönmek istemesine rağmen babası bir anlamı olmadığını, Alfa'nın uyutulmaya devam ettiğini söylemişti. Jungkook onun yanında olmak, sarıp sarmalamak, feromonlarını en derinine hapsolacak şekilde hissetmek istiyordu. Kim Taehyung arada uyanıyor, onun acısı tüm bedenine yayılıyordu sanki. Ara ara hissettiği huzursuzlukların, acıların, üzüntünün ve kendi bilmez hallerinin anlamını şimdi biliyordu. Kim Taehyung'un hisleri kanatlıyor, yüreğine uçuyordu. Uyanmış olmalıydı fakat uzun sürmeyecekti. Sonbirkaç gündür olduğu gibi birkaç dakika sonra fark edilecek ve yeniden uyutulacaktı. O anların hiçbirinde yanında olamadığı için kötü hissediyordu.

Ruh eşi meselesinin ciddiye alınması gerektiğinin bilincindeydi. Sonuçlarının ne olacağını merak ediyor, görmek için can atıyordu. Jeon Jungkook bir hayali yaşadığının farkındaydı ve son bulmasından endişe ediyordu. "Jungkook, yemek hazır!" diye seslendi annesi, rüzgâr ahşap pencereleri yerinden sökmek istercesine bir güçle esiyordu. "Tamam, iniyorum." diye mırıldandı, uzanıyor olduğu yatağından kalkarak terliklerini giydi. Güzel bir yemek masası hazırlanmıştı. Babası okumakta olduğu gazeteyi bıraktı ve yemek masasına geçti. "Yorgun görünüyorsun." dedi oğlunu incelediğinde, Jungkook yorgun hissediyordu.

Omuzlarına binen yüklerin bıraktığı ağırlığı kaldıracak güce sahip olduğuna inanmıyordu. "Biraz yorgunum, iyi uyuyamadım." dedi, ne zaman uyusa aniden yüreğine binen acı ile gözlerini açıyordu. "Senin için lezzetli yemekler yaptım, Kook. Biraz toparlamana yardım eder." dedi annesi, kendisini basit bir Omega olarak gördüğünü ve ona yardımcı olamadığı için üzgün hissettiğini söylemişti o gün eve döndüklerinde. Annesinin düşüncelerinin böylesine aciz olmasından hoşlanmamıştı. "Ben sadece baban ile evlenmek için yetiştirilmiş bir Omega'ydım Jungkook. Kendimi bildiğim andan beri kiminle evleneceğimi biliyordum." diye sözlerine devam ettiğinde onu dinlemek ızdırap içinde bırakmıştı.

Jungkook aklında dolanan düşüncelerle lezzetli görünen yemeklere odaklanamıyordu. "Bir sorun mu var?" Babası gözlerini dikmiş ona bakıyor, ne sorun olduğunu anlamaya çabalıyordu. "Birkaç sorun var ama çözebilecek kadar iyi değilim." dedi Jungkook, acı bedeninden uzaklaşmıştı, Kim Taehyung'u yeniden uyutmuş olmalılardı. "Bize anlatabilirsin Jungkook, eminim baban çözmenin bir yolunu bulur." dedi annesi, yüzünde her zaman omu mest eden gülümsemesi vardı. "Kimsenin çözebileceğini sanmıyorum." dedi Jungkook, sinirlenmeden duramıyordu. Babasının bakışlarındaki huzursuzluktan hoşlanmamıştı. "Jungkook, bana güvenebileceğini biliyorsun." Babasının ses tonu biraz buruk, biraz kırgındı.

"Onu istiyorum. Tüm bu saçmalıklar son bulsun, onunla özgür olayım istiyorum. O özgür olsun istiyorum, baba. Taehyung'u uyutmasınlar, tüm sevinçlerini ve üzüntülerini benimle paylaşsın istiyorum. Kimsenin bunu gerçekleştiremeyeceğini biliyorum ve kapana kısılmış hissetmek canımı yakıyor."

yıldızları yakalamak' taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin