Çorap Söküğü Gibi Gelişenler

212 16 30
                                    

Evet arkadaşlar ben bu kısımları çok hızlı geçtiğimi fark ettim ve neden tekrar yazmıyayım dedim. Tabi olayları özet geçtiğim son kısımı biraz değiştirebilirim. Heheehehhe

Bu arada okumak istemeyenler gerçek final adlı bölümden devam edebilir ^^

______________________________________________

Mikey'in yanından ayrıldıktan sonra babamın yanına gittim.

Babam: Bu ne güzel sürpriz Ayana.

Ayana: Seni rahatsız ettiğim üzgünüm baba meşgul olduğunu biliyorum ama bu benim için çok önemli bir olay.

Babam: Söyle bakalım neymiş senin için bu kadar önemli olan şey

Ayana: Ben hapise girmek istiyorum.

Babam: Ha? Neden ki?

Ayana: Baba ben annemin yüzüğünü kullandım. Zamanda geriye geldim ve şuan arkadaşlarımdan ayrı olmaya dayanamıyorum. Lütfen yardım et bana.

Gözlerim dolmuştu. Onlarla geçirdiğim Anılar aklıma geldikçe özlemim artıyordu. Babam yanıma geldi ve bana sıkı sıkı sarıldı.

Babam: Sanırım yardımcı olabilirim. Hangi hapishane?

Ayana: Roppongi hapishanesi A koğuşu.

Babam: Yarın sabah polisler seni tutuklamaya gelir. Ne kadar kalmak istiyorsun.

Ayana: 2 sene

Babam: Bunu yapmak istediğine emin misin?

Ayana: Evet baba eminim. He bide şey var erkek koğuşu olacak

Babam: Erkek koğuşu mu?

Ayana: Evet önceden girdiğimde çok küçük oldupum ve hiç akrabam olmadığı için Haitaniler ile kalmıştım.

Babam: Peki öyle olsun. Sen dediğim gibi yarın sabah hazır ol

Babamın yanından ayrılınca bir kuaföre gidip saçımı beyaza boyattım.

💭: Onların yanında en çok bu renkle dolaştım.

Sonrada eve gittim ve film izleyerek sabahladım. Sabah saat 10 sularında camdan gelen polis ışıkları ile toparlandım. Bir kaç saniye sonrada kapı çaldı.

Polis: (elimde rütbesi vardı) Nagatsuma Ayana siz misiniz?

Ayana: Evet benim.

Polis: İnsan kaçakçılığına yardımdan suçlu bulundunuz. Sessiz kalma hakkına sahipsiniz.

Polise zorluk çıkarmadan ellerimi öne uzattım. Poliste elime kelepçeyi taktı ve yanındaki adam ile kollarıma girip beni arabaya götürdüler. Arka koltuğa oturttular biri yanıma oturdu. Diğeri de sürücü koltuğuna oturdu.

Polis: Direk olarak cezaevine götürüleceksin. 2 sene hapis cezan var.

Kafamla onayladım. Onlara üzgün gözükmeye çalışıyordum ama aşırı mutluydum.

💭: Ran ve rindou ben geliyorum.

Hapishaneye vardığımda arabadan indirildim. Karşımda öldürdüğüm güvenlik görevlisini görünce içim bir garip olmuştu. Aynı zamanda onu yine öldürmek istiyordum. Çünkü yine bana gülümseyerek yavşak yavşak bakıyordu.

Polisler beni ona bırakıp gittikten sonra yanıma geldi ve eliyle saçlarıma dokundu. Tabi hemen geri çekildim.

Müdür: Benden o kadar mı korkuyorsun ufaklık.

💭: Senin iyiliğin için senden uzak duruyorum aptal.

Müdüre kötü kötü bakmaya devam edince bir kahkaha attı.

Müdür: Seni sevdim. Saçlarını kestirmene gerek yok direk koğuşa gidebilirsin.

💭: Bunu bekliyordum.

Yanındaki görevliye emir verince adam yanıma geldi ve beni A koğuşuna götürdü. Önceki seferkinin aksine bu sefer gündüz saatleriydi ve herkes uyanıktı. Görevli kapıyı açarken çıkardığı sevi duyunca hepsi kapıya döndü. Görevliye bakan meraklı gözleri beni görünce şaşkınlığa dönmüştü.

Görevli: Bu Ayana. Kadın koğuşu dolu olduğu için burada. Ceza süresi boyunca burada kalacak.

Adam benim geçmem için geri çekilince bende kapıdan geçtim ve geçerken adamın söylediği şeyle gülmemek için baya sarf etmek zorunda kaldım.

Görevli: (mırıldandı) Başka koğuş mu yok ya? Zavallı kız

Güldükten sonra üzerine düşününce eğer bana inanmazlarsa yaşayacağım ufak çaplı sıçış geldi ve gülmem soldu. Tamamen içeri girince başımı yavaş yavaş kaldırdım ve çekine çekine bizimkilere baktım.

Hepsinin gözleri bendeydi. Benim gözlerim Ran ve Rindou'daydı. İkisi 10 yaşındayken karşılaştığımız zamanki gibi donup kalmıştı. Sadece onlar değil hepsi bana bakıyordu. Sonunda Ran bir adım öne çıktı.

Ran: S-sen kimsin!? Sürekli rüyalarımda dolaşan. İçten içe hayranlık ve saygı duyduğum aynı zamanda aşık olduğum kişi nasıl olabilirsin.

Ran ağlayarak yanıma geldi.

Ran: Kimsin sen? Seni tanımıyorum bile ama kendimden çok seviyorum seni. Bu mümkün bir şey mi?

Ayana: Üzgünüm Ran... Bunları sana, yani hepinize çektirdiğim için. Size her şeyi anlatacağım. Lütfen daha fazla ağlama.

Ran'a sarıldım. O da bana sarılıyordu.

İzana: Ran artık ayrılında anlatacaklarını dinleyelim. Çünkü sadece sen değil ben de bu kızı tanıyorum.

Madarame: Bende tanıyorum hatta dün onunla birlikte Rindou'yu sinir ettiğimiz bir rüya gördüm.

Ayana: şimdi tahminimce hepiniz benim içinde olduğum anılara sahipsiniz. Bu çok doğal. Bizim hayatlarımız birlikte geçti çünkü. Kısaca size bahsedicem ama o gördüğünüz rüyalar. Onların hepsi gerçek. Onların hepsi yaşandı. Birlikte yaşadık ve ben yenilerini yaşamaya hazırım.

Kakucho: Ya, yalan söylüyorsan? Sana nasıl inanalım?

Ayana: Kaku neden güvenmediğini çok iyi anlıyorum ama hepinizin geçmişini ayrıntılı olarak biliyorum. Bana inanıp inanmamanıza karışmayacağım. İnanmazsanız bu da benim cezam olur..

Bakışlarım yine yere indi. Beni kabul etmezlerse de onlardan uzak durabileceğimi sanmıyordum. Ben yere bakarken. Yanımda iki ayak durdu. Hızla kafamı kaldırıp baktım.

Rindou: Ayana-chan ben sana inanıyorum ve sana yeniden aşık olmak için sabırsızlanıyorum.

Hemen Rindou'ya sarıldım ve göz yaşlarımın akmasına izin verdim.

Ayana: B-Ben teşekkür ederim Rindou-san

Rindou benden ayrıldı ve eli ile çenemi kavrayıp ona bakmamı sağladı.

Rindou: Rüyalarımda da hep bana resmi sesleniyorsun. Lütfen yanımda rahat ol.

Ayana: Normalde samimi konuşamam ama senin için konuşabilirim Rin~

Rindou: Böyle daha iyi.

Ran: Siz ikiniz çok samimi gibisiniz.

Rindou: Ben onu sevdim çok tatlı.

Ran: Kötü bir Haberim var. Onu sana bırakmayacağım.

______________________________________________

800 Kelime

Abi özlemişim yaaağğğ

İyi okumalarr 💞🐥💞


Tokyo Revengers × Yn (2. sezon)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin