Kadının yüzüne baktığımda gözümün önüne bir görüntü gelmişti.
Yine karşımdaki kadındı ama gündüz vakitleriydi. Kadın gülümsüyordu. Giyinişi ve saç şeklide farklıydı. Eski zamanlarda gibiydi.
Birkaç saniye sonra kendime geldiğimde kadının yüzünde endişeli bir ifade vardı.
"İyi misiniz?"
Başımı evet anlamında salladım.
Çantamdan telefonumu çıkarıp kadına baktım.
"Telefon numaranızı verebilir misiniz?"
Umarım yanlış anlamazdı.
Gülümsedi.
"Tabii."
-
Kapıdan içeri girdiğimde Roseanne sinirliydi.
Bıkkınlıkla sordum.
"Ne oldu?"
"Acele etmeni söylemiştim."
"Üzgünüm. Hadi göster ne göstereceksen."
Roseanne onaylayıp salona doğru koşarken bende ellerimi yıkadım.
"Bak ne yazmış."
Telefonunu çevirip sanaldan bir arkadaşıyla yazışmalarını gösterdi.
Arkadaşı yurt dışından buraya yanında bir arkadaşıyla gelecekmiş. Roseanne'e de arkadaşıyla çok uyumlu olduğunu söylemiş.
"Şimdi de çöpçatanlığa mı başlamış?"
Roseanne dediğimi duymazdan gelerek konuştu.
"Bence bu mükemmel."
"Nerede kalacaklarmış?"
Yüzündeki ifade birden değişti.
"Siktir git. Ciddi misin?"
Derin bir nefes verdim.
"Sen mi teklif ettin?"
"Hayır, tamamen onların fikriydi."
"Sen neden kabul ettin?"
"Saçmalama Jane. Benim kaç yıllık arkadaşım."
"Ve yanında tanımadığımız biri."
"Sevgilim olabilir, lütfen onunla böyle konuşma."
Ofladım, onunla şuan gerçekten uğraşamazdım.
^
Bundan sonra bolumler boyle
Fazlasi yok
OKUYANLAR
OY VERMEZSENIZ YENI BOLUMU YAYINLAMAM
BUNDAN SONRA ISI TEHDITLE YURUTCEM
OLMUYOR OBUR TURLU
