Koltuğa oturduğumda Roseanne'e döndüm.
"Lalisalar nerede?"
"Dışarıdalar, birazdan gelirler."
Jisoo'ya döndüm. Roseanne'e bakıyordu, ifadesiz bir şekilde.
"Roseanne de durumumuzu biliyor Jisoo."
"Nasıl yani?"
Roseanne konuştu.
"Geçmiş hayatlarımız bağlantılı. Ben de birşeyler gördüm."
Jisoo hareketlendi.
"Ne gördün?"
-
Roseanne sözünü bitirdiği esnada kapı çaldı.
Ben kapıyı açmaya giderken Jisoo Roseanne'e sorular soruyordu.
"Kimin söylediğini bilmiyor musun? Yüzünü görmedin mi?"
Kapıyı açıp kenara çekildim. Lalisa ve Yuqi gelmişti.
"Hoşgeldiniz."
Lalisa içeri girdiğinde Jisoo'nun yüzünde garip bir ifade gördüm. Lalisa'ya şaşkın bir şekilde bakıyordu. Bir anda kafasını tuttu.
"Ah, başım!"
Hemen yanına koştum.
"Jisoo, iyi misin?"
Kafasını zorla kaldırıp bana baktı. Sonra bir anda bayıldı.
-
Odanın dışında beklerken Lalisa'ya döndüm.
"Jisoo'yla daha önceden tanışmış mıydınız?"
"Hayır, ilk kez gördüm."
Gerçekten şaşkın görünüyordu.
Roseanne'e döndüm. Ayağa kalkıp yanına gittim.
"Geçmişte Lalisa'yla Jisoo'nun arasında birşeyler olmuş olabilir."
Başını salladı.
"Acaba ne oldu?"
Kapı sesiyle arkama döndüm. Çıkan kadının hızla yanına gittim.
"Bayılmadan önce ne oldu?"
"Eve bir arkadaşım gelmişti. Onu görünce bayıldı."
"Şok geçirmiş. Ciddi bir şey değil. Hastanın yanına gidebilirsiniz."
"Çok sağ olun."
Hızlıca odaya girdim. Yatağın üstünde oturuyordu.
"Daha iyi misin?"
Başını tuttu.
"Biraz başım ağrıyor sadece."
Gülümseyip yanına oturdum.
"Ne oldu?"
"Bilmiyorum. Onu gördüğüm anda başıma bir ağrı girdi. Sonrasını bilmiyorum."
"Muhtemelen geçmişle ilgili. Bu sorunu umarım çözebiliriz."
Başını yavaşça omzuma yasladı.
"Biz geçmişte sevgiliydik, değil mi?"
^
Evett sevgiliydinizz
