Futbol Aşkım -Texting-

23.

"Sahra maç bitti yavrum otur istersen" dedi yanını işaret etti. Yanına oturup kafamı omzuna yaslamıştım. 

"İcardi'de girmedi ya"

"Sahra İcardi mi ben mi?" Sıçtık cafer bez getir.

"Barış Muslera mı ben mi?" İkimizde susmuş birbirimize bakıyorduk.

"İkinizde"

"İkinizde" Evet ikimizde aynı anda söylemiştik. Bunun üzerine ikimizde gülmeye başladık.

"Sahra beni ne zaman sevdin yani nasıl oldu işte?" Ciddileşip boğazımı temizledim.

"Şimdi şöyle oldu ben seni biliyordum ama sadece iyi çocukmuş deyip geçmiştim. Sonra Esra'yla maçını izlemeye geldik. Yani ne bileyim seni futbol oynarken izlemek birde Galatasaylıydın ki hassas noktam" diyerek güldüm. Barış'ın gülmediğini görünce "Ne oldu?" dedim

"Ne yani Galatasaraylı olmasaydım sevmeyecek miydin beni?"

Gülerek "Hayır" dedim. Ama Barış ciddi anlamış olacak ki somurtmaya başlamıştı. Yanaklarını sıkarken "Yok be iki gözümün çiçeği gene severdim" dedim. Biraz kavga ederdik sadece sonrada ilişki başlamadan biterdi ama bunu Barış'a söylememe gerek yoktu. Bu dediklerimle neşesi yerine gelmiş olacak ki gülmeye başlamıştı.

"Tamam artık Sahra" diyerek kurtulmaya çalıştı ama ben bırakır mıyım? Hayır.

"İcardi oyuna mı giriyor?" Duyduklarımla hemen Barış' bırakıp televizyona baktım.

"Şerefsizsin Barış daha maçın başlamasına iki dakika var" diyerek bacağına vurmuştum.

"Vurmasana kızım senin elin ağır" diyerek bacağını tuttu. Bana ne oda beni kandırmasaymış.

"Barış bey susar mısın maç başlıyor" diyerek aldığım cipsleri ağzına soktum. Biraz konuşmadan dursa iyi olurdu çünkü beni gıcık ediyordu. Maç başladıktan üç dakika sonra Mertens gol atmıştı ama benim sevincimi görücektiniz. Barış zorla susturmuştu bizi evden atmasınlar diye.

"Adamım gelmiş otuz altı yaşına ama golleri bitmiyor be" Barış ise gülerek bana bakıyordu.

"Ah be keşke Sneijderim'de olsaydı."

"Yanına da Drogba" dedi Barış. 

Maçta bir biz atağa geçiyorduk bir onlar. Hatta Mertens'in ortasıyla Abdulkerim kafa golü atmıştı ama ofsayt olduğu için sayılmamıştı. Barış'la ikimiz bu gole o kadar çok sevinmiştik ama ofsaytı duyunca ikimizde maça side eye bakışı atmıştık. Hatta bu da yetmemiş Nelsson'da gol atmış ama oda ofsayt olmuştu.

"Lan bizim stoperlere ne oluyor" diyerek zıplarken ofsaytı duyunca kendimi yere bırakmış ve maça küsmüştüm. Ne kadar küsmesi için Barış'ı da zorlamış olsam da o maçı izlemeye devam etmişti.

Yetmişinci dakikada İcardi'nin geldiğini duyunca maçla tekrar barışmış hatta gidip İcardi'nin maça girmesi şerefine Barış'a sarılmıştım. İcardi girdikten on dakika sonra pozisyon bulmuş ama değerlendirememişti neyse aşk adamımın canı sağ olsun. Yapılan değişiklikte Halil girmiş ve kafa golü atmıştı.

"Kazandık be hem de üç sıfır diyerek zıplıyordum. Barış'ta bana katılmıştı. İkimiz omuz omuza vermiş zıplıyorduk .

"Şereftir seni sevmek"

"Senle ağlayıp gülmek"

"Galatasaray sevgisi"

"Sürecek sonsuza dek"

Maç bittikten sonra ikimizde kendimizi yere bırakmış oturuyorduk.

"Yalnız nasıl oluyor bilmiyorum ama ben çok yoruldum" diyerek kafamı Barış'ın omzuna yaslayıp gözlerimi kapattım. 

"Kızım ben bile yoruldum sen hiç oturmadın ki"

"Ama Barış aşkım oturabileceğim bir maç değildi." O kadar eğlenceliydi ki iki takımda çok iyiydi. Sürekli gol mu atacağız ya da gol mu atacaklar diye oturamamıştım.

"Aşkım diyen ağzını yerim senin" 

"Tamam aslanım." Bunlar son sözlerimdi çünkü konuşmak için bile enerjim kalmamıştı. Son duyduğum ise Barış'ın iç çekişiydi.

^^^^^^^^
~Evet tüm maçı Ayşe'ye anlattıktan sonra birde burada anlatmasam olmazdı...

~Maçı izleyeen var mı??

~En uzun yazdığım bölümdür kendileri 491 kelime🎗️

~⭐'a basar mısınız...