3.4

253 16 107
                                    

Nabersiniz, iyi misiniz?
İyi olun.
Sizi seviyorum!
İyi okumalar, bol yorumlar!

***

Ceylan Yandaş

Deniz'le bir süre vakit geçirdikten sonra işimin olduğunu söyleyerek odama çıktım. Hazırlanarak, yanıma alacağım sırt çantamı omuzlarıma takıp aşağıya salona geri indim.
Altay salonda yoktu, abim ve Deniz ise her zaman ki gibi atışıyorlardı. Onların bu haline kocaman sırıtırken, beni fark etmemişlerdi. İkisini kendimi bildim bileli shiplediğim çok doğruydu, çünkü aşırı zıtlardı ve müthiş yakışıyorlardı.

Gayet yeterli bir sebep?

"Mert, neden bu kadar taş devrinden kalmasın mesela? Anlatsana biraz, merak ediyorum doğrusu."

Deniz, bunu kocaman sırıtarak söylemişti. Abimle uğraşma modunu açmıştı çoktan ve bu halleri beni çok eğlendiriyordu, ayrıca abimle bayağı bir uğraşacağı on kilometre öteden bile belli oluyordu. Kaçarın yok Mert Hakan, salon kapısına yaslandım ve keyifle onları seyretmeye başladım.

"Deniz, sen beni deli etmeye mi geldin? Yoksa Altay'la Ceylan için mi? Hm?"

"Senin için geldim."

Bir anda daha da atışmalarını beklerken, Deniz'in cevabıyla gözlerim kocaman açıldı, sadece benim değil, bu cevabı beklemeyen abimin de gözleri şaşkınlıkla aralandı. Şaşkın bakışlarla, Deniz'e bakıyordu şu an.

Ah Mertom, kıyamam sana, böyle şeyler onda ters etki yaratır, mala dönerdi genelde. Cidden öyle de olmuştu, benim şaşkınlığım geçerken sırıtarak seyretmeye başladım tekrardan ikisini. Benim best ship aşkolar?

Abim öyle sus pus olunca, bakışlarımı Deniz'e çevirdim, tadı kaçmış gibiydi. Başını sağa sola sallayıp, elini 'her neyse' dercesine sallayarak ayağa kalkmaya çalıştı hızlıca. Sinirlenmişti, çünkü abim bu söylediğine tek bir kelime dahi etmemişti.

"Kime ne anlatıyorsam?"

Abim hızlıca kolunu tuttu ve koltuğa geri yanına çekti. Kendine gelmeyi başarabilmişti belli ki. "Hemen sinirlenme be kızım?" bakışları oldukça yumuşamıştı şimdi, ben de heyecanla onları izliyordum.

Bu yaptığım yanlış mı?

Hiçte değil.

Best shipim bana moment veriyor ve ben çekip gidecek miyim?

Asla olmaz asla!

Birbirlerine bakmaya başlamışlardı, "Özlemişim seni Deniz." Bu sefer itiraf sırası abimdeydi, çığlık atmak istiyordum shipimin sevincinden ama sadece susup elim ağzımda izliyordum. Ses çıkartırsam tüm ortam bozulurdu ve ben o kadar da salak değildim.

"Senden beklemediğim bir itiraf."

Tripli bir şekilde söylemişti bunu, "Sen onu benim külahıma anlat kızım." dedi abim sırıtarak. Flörteşmeye çok hızlı geçmeleri beni şaşırtsa da sırıtmam daha da genişlemişti. "Allah Allah, niyeymiş?" Abim bu soruyla 'hasbinallah' çekti ve onu hızlıca yanıtladı.

"Sanki her hareketimi, her bakışımı, cümlemi analiz edebilecek kadar iyi bir psikiyatrist değilmişsin gibi, bir de 'beklemediğim bir itiraf' diyorsun?"

Haklıydı abim, heyt abime bak be nasılda yapıştırdı hemen lafı. Abilerin kralı bu kralı! Ay bunların flörtleşmesi de ayrı eğlenceli olur şimdi. Ayrıca doğru söylüyordu, Deniz'den bir şey saklamak, şampiyonluk kazanmaktan daha da zordu, siz düşünün ne kadar iyi olduğunu.

"Ben de seni özledim Mert."

Sessizleşen ortamda birbirlerine bakmaya başladılar. Bir öpüşme patlar mıydı be, lan patlıyor mu amınakoyayım noluyor! Heyecanla gözlerimi kocaman açtım, birbirlerine özlem dolu bakışlar atıyorlardı, abimin gözleri Deniz'in dudaklarına kaydı, nefesimi tuttum, sanki ben öpüşecektim amk, ben niye nefesimi tutuyorduysam.

Kumralım, Kerem AktürkoğluWhere stories live. Discover now