4.0

230 12 32
                                    

Selamlar.
Nasılsınız?
Umarım iyisinizdir.
Sizi seviyorum, hadi iyi okumalar ve bol bol yorumlar.

***

Kerem Aktürkoğlu

Deniz ve Ceylan'ın seansı bitmişti ve şimdi Ceylan abisiyle konuşmak için dışarıya, balkona çıkmıştı. Hazır o çıkmışken ben de bu anı fırsat bilerek Deniz'in karşısına geçip oturmuştum.

"Yardımın lazım Deniz."

Güldü ve başını salladı.

"Nedense içimden bir ses bu konunun Ceylan'dan ziyade Mert'le alakalı olduğunu söylüyor?"

Ona hayretle baktıktan sonra güldüm.

"Nasıl bu kadar nokta atışı tahmin yapabildin??"

"Canım o kadar okul okuduk bir zahmet, neyse hadi dökül bakalım Kerem."

Gergince gülüp başımı salladım, bir süre kafamda bir şeyleri toplarlamaya çalıştım fakat olmayınca derin bir nefesin ardından çaresizce Deniz'in gözlerine bakmaya başladım.

"Ya yardım et bana Deniz nolur, Mert abi beni hiç sevmiyor ve ben hani ilişkimizi ondan gizlemek istemiyorum, ondan gizli olsun istemiyorum, çünkü öylesine bir ilişki değil bu. Ciddi düşünüyorum onunla, ciddi düşündüğümü de bilsin istiyorum. Ama nasıl bir tepki vereceğini de bilmiyorum..."

Tüm bunları ardı ardına sıraladıktan sonra derince bir nefes aldım ve sustum. Korkarak yüz ifadesine baktığımda, anlayış dolu bir yüz ifadesi gördüğümde hafif rahatlamıştım.

"Anlıyorum seni, ama gidipte Mert'e de dank diye biz sevgiliyiz diyemezsin biliyorsun değil mi? Yani Mert, Ceylan'a çok düşkün. Sebebi de onu kendisi büyüttü, kimsenin onu üzmesini istemiyor, her şeyden korumak istiyor, kendisinden bile. Onu da anlamaya çalış, öncelikle bunu kafanda oturt, Mert'i anlamaya çalışırsan daha rahat anlaşırsınız."

Başımı salladım, "Peki ama napıcam, onu bilmiyorum ben." bunu söylediğimde hafifçe güldü, "En azından bir süre kendini sevdirmeye çalışabilirsin Mert'e, biraz sevdir kendini, iyi biri olduğunu görsün, sonra açıkla ne açıklıyorsan, ama güven sağlamalısın, sendeki o cesareti görmeli, zaten sende o cesareti görürse, Ceylan'ın da okey olduğunu anlarsa bir şey yapmaz. Yani kısmen yapmaz." dediğinde son söylediği şey beni bir tık gerse de başımı sallamıştım.

"Yardım edicek misin peki?"

"Edicem tabi, her şey Ceylan'ın mutluluğu için. Eğer senin Ceylan'a ne kadar iyi geldiğini görmeseydim belki umurumda olamazdın ama, ona iyi geliyorsun. Birlikte hallederiz, takma kafana sen."

"Ya valla Deniz, cidden çok teşekkür ederim. İyi ki varsın ya."

Tam bu söylediğime karşılık vereceği sırada Ceylan içeriye girmişti. İkimize bakıp güldü, "Ne konuşuyorsunuz fısır fısır." dediğinde Deniz, "Çocuğun psikolojisini bozmuşsun, onu toparlıyorduk." dediğinde ben de gülmüştüm.

"Allah Allah napmışım ben ona?"

"Hastalarımla özelimi kimseyle paylaşmam küçük hanım, bilmiyor musunuz?"

"Meslek etiğinizi sevdiğim oda."

Dalga geçtiğini anlamamızla Deniz de ben de gülmüştük. Ardından Ceylan'ın çantasını aldığını gördüğümde ben de Deniz'le el sıkışıp bir kez daha teşekkür edercesine gülümsedim, ona güveniyordum, güvenilir biriydi. Ceylan da Deniz'le vedalaştıktan sonra Deniz, "Yarın hep birlikte yemeğe mi çıksak, Mert'le dışarı çıkmayı da istiyorduk bir süredir, dörtlü mü çıksak?" dediğinde Ceylan'ın da benim de kaşlarımız havalanmıştı.

Kumralım, Kerem AktürkoğluWhere stories live. Discover now