Yasak Acı

3

Uyandığımda başımda psikolojik sıkıntıları olan adam vardı kaşımdaki patlağa bant yapıştırmıştı önümde bir kahvaltı tepsisi vardı
"Ye" sinirle gözlerimi yumdum "Bana emir verme " dediğimde alayla güldü "Yer misin prenses hazretleri" dediğinde göz devirdim "O gözlerini oyarım" dediğinde aldırış etmedim ve önümdeki tabağı yedim her bir hareketimi izledi tabağı bitirdim ve masaya bıraktım "Kuralları konuşalım" dediğinde dinlemeye başladım "Kahvaltı her sabah saat 6 da kaçırırsan bugünki gibi bir istisna sağlamam saat 7 de -1 deki sahaya ineceksin saat dokuza kadar antrenman var antrenmanın içeriğini ben belirlerim istediğim zaman antrenmana çağırırım yan tarafındaki lamba kırmızıya döndüğü an giyinip sahaya ineceksin"

Sıkıntıyla gözlerimi yumdum ardından devam etti "Uyuşturucu alacaksın bağımlılık testi yapacağım sonra ona karşı koymayı öğreneceksin sigaraya başlayacaksın bağımlı olduktan sonra bırakacaksın ve asla bir daha içmeyeceksin en az 48 en fazla 60 kilo olabilirsin ilerleyen günlerde baş kurul ile konuşacağım ve seviye atlayıp atlamadığına karar vereceğiz odanda kamera var banyoda giyinip soyun şu an sadece 4 kata çıkabiliyorsun parmak izini okuttum ayrıca  beynindeki çip duygularını okuyamaz merak etme sadece kaçma planı kurduğun an devreye girer ve son kural bir ajanın yada eğitmenin duyguları olamaz bir şeye öfke duymamalısın öfkeyi kontrol altına alabilirsin ama bir ajanda asla bulunmaması gereken duygu aşk bir ajan başka bir insana his besleyemez bir eğitmenin ve ajanın tek aşkı işidir diyeceklerim bu kadar her hangi bir soru ?"  Dediğinde ne kadar zor zamanların beni beklediğini anladım

"Hayır sorum yok" dediğimde kafa salladı "Ha ayrıca tesisin her hangi bir yerinde tuzak olabilir bu sadece sizin için geçerli değil biz ajanların reflekslerini kaybetmemesi içinde var yani dikkatli gez her an bacağına bir bıçak saplanabilir" dediğinde iliklerime kadar ürperdiğimi hissettim tam kapıyı açtı ve çıkacakken başının hizasından çok hızlı bir şekilde bıçak geçti ama ani reflekse başını sola kaydırdı ve bıçak tabloya saplandı  " İşte bundan bahsediyorum" dedi ve çok normal bir şey yaşamış gibi çıkıp gitti ben şok yaşarken bıçağı aldım ve inceledim kendi yansımamı gördüm ve gözümden bir damla yaş aktı nereye düşmüştüm ben böyle...

3 saattir odamda boş boş yatıyordum makyaj aynasına yöneldim ve yüzüme baktım kaşım patlaktı el eklemlerinin üstü morarmıştı asla böyle bir hale geleceğimi tahmin edemezdim hep babamın gölgesinde yaşayan bir robot olarak kalacağımı sanıyordum sahi onlar ne yapıyordu acaba beni nerede sanıyorlardı aslında hiç birini merak etmiyorum diye düşünüyordum ki baş ucumdaki lamba kırmızıya döndü lanet olası adam antrenman yapmak için çağırıyordu dolabı açtım ve yine bir çakma kim possible olarak sahaya indim siyah eşofmanı ve uzun kollu bodysi ile beni bekliyordu "Işık yandıktan sonra 5 dakika içinde sahada ol tam 12 dakikadır ne yaptığını merak ediyorum" dediğinde alayla sırıttım "Bence ne yaptığımı biliyorsunuz" dedim çünkü banyo yerine odamda giyinmiştim insanların beni iç çamaşırı ile görmesinde bir sakınca bulmuyordum çünkü babamın anlaştığı bazı şirketlerde defalarca iç çamaşırı mankenliği yapmıştım

"Sana kötü bir haberim var cesur prenses o odanın kameraları sadece bende değil diğer kalan 9 eğitmende de var" dediğinde alayla güldüm "Zaten sizin görmenizi istediğimi söylemedim siz gördüyseniz başkalarıda görebilir " dediğimde rengi attı ve sinirlendi "Çok konuşma sabah sardığım gibi sar ardından tartıya çık" dedi ve bandajları önüme attı öğrettiği şekilde sardım ve tartıya çıktım  kiloma baktı 56 kiloydum "Kilon iyi korumaya devam et" dediğinde kafa salladım kendi bandajlarını da takınca saatler süren işkence başladı

"Kalk yerden Rus kızı gücümün yüzde onunu bile kullanmıyorum" gerçekten yüzde onluk kısım buysa geriye kalan yüzde doksanı kimin üzerinde denedi çok merak ediyorum sırt üstü yere yattığımda yüzüm tavana doğru bakıyordu yaklaşık 5 metrelik tavandan üzerime doğru gelen bıçakları gördüm ve yuvarlanarak sağa kaydım son anda kaydığım içim bir tanesi kulağımın dibine saplanmıştı aramıza nohut tanesi girmezdi derin derin nefes alırken psikopat adam beni izliyordu

"Beni neden seçtiniz?" diye sordum sinirle "Sence normal bir insan bu bıçaklardan kaçabilir miydi ?" diye sordu ve yan taraftaki küçük pet şişesini attı "Bence ben kaçtıysam herkes kaçabilir" dediğimde açtım ve sudan birkaç yudum aldım "Sorunun bu kendini asla atletik beceriler için yeterli görmüyorsun özel bir insan olduğunu anlamıyorsun bana kediler dışında karanlıkta görebilen bir şey söyle bak şey diyorum insanı bile geçtim bana karanlıkta görebilen bir şey söyle" dediğinde sessiz kaldım   Kalktı ve birkaç tabak ile duba koydu

"Parkur kuracağım anlattığım gibi tamamlayacaksın saniye tutuyorum yapabileceğinin en iyisini yap" dediğinde dubaları , çubukları ve halatları yerleştirdi başlangıç çizgisini gösterdi ve süreyi başlattı nefes nefese kalana kadar parkuru bitirdim

12. kez parkura başladım koskoca parkuru tamı tamına 27 saniyede bitirmiştim sevinçle gülümserken nefes nefesiydim Emir'in de yüzünde küçük bir tebessüm vardı elindeki tabletle ilgileniyordu  "Oha gülüyorsun" dediğimde kaşlarını çattı "Gülemez miyim ?" dediğinde ne diyeceğimi bilemedim "Yani gülebilirsin tabi ki ama hiç gülmemiştin bi garip oldu" dediğimde kafasını gülerek iki yana salladı "Bir şey sorabilir miyim ?" dediğimde kafasını olumlu anlamda salladı "Neden bu kıyafetleri giyiyoruz?"  "Dolabının alt tarafında gizli bölme var orada rahat edebileceğin kıyafetler koydurdum çünkü hayatın eşofman ile geçmiş antrenmana rahat edeceğin kıyafetlerle gel" dediğinde gülümsedim

"Bu günlük bu kadar akşam saat 6 da yemek var ardından odanda olacağım bir kaç şey konuşacağım çıkabilirsin" dediğinde mutlulukta çıktım ve asansöre bindim parmak izimi okuttum ve odamın olduğu 2. kata bastım  sıcak bir duş aldım ve kıyafetleri alıp banyoda giyindim ardından kendimi birkaç saatliğine yatağa bıraktım

Uyandığımda saat 5.30 du akşam yemeği için yemekhaneye indim birkaç tanesinden tabağıma koyduğumda beni ayırdığı gruba geçtim ardından Güneş lafa girdi "Oh be biraz daha tek kız olarak kalsaydım erkek olacaktım"
Dediğinde kıkırdadım ardından siyah saçlı çocuk konuştu "Batı ben" dediğinde hepsine aynı anda adımı söyledim ve tanışmış olduk ardından Kıraç lafa girdi "Nerelisin Adelina ?"
"Babam Rus annem Türk" dediğimde anlamış gibi kafa salladı ve yemeğimi bitirdim ardından Emir kaşını kalk anlamında kaldırdı odama geçmemi söylüyordu bir kaç şey konuşacaktı sabah eğitimde söylemişti herkese yarın görüşürüz deyip çıktım ve odama geçtim 10 dakika sonra kapıyı tıkladı ve girdi berjere oturdu "Ne konuşacaktınız?" dediğimde söze girdi

"Yarın sana bir test yapacağım bu test daha çok bilinçaltını baz alacak en büyük korkuların travmalarını ortaya çıkaracak ama bunun için iznin gerekiyor" dedi ve önüme bir dosya attı

"İmzalamamak gibi bir seçeneğim var mı?"
Dediğimde alayla güldü "Sence ?" dediğinde okudum ve istemeyerek imzaladım

"Yarın sahaya inme iyi geceler" dediğimde cesaretimi topladım ve sordum "Sizce bir gün bir eğitmen veya ajan olabilir miyim ?" dediğimde arkasını döndü

"Açık konuşayım kimse seni seçmeni istemedi herkes karşı çıktı milyonlarca kız içinden neden seni seçtiğime anlam veremediler ve en çok istediğim şey bir gün onları utandırman ve ben gelecek görüyorsam yanılmam" dediğinde şoka uğradım bu robot beni mi seçmişti
"Size söz veriyorum bir gün onları utandıracağım"

"Bana söz verme kendine söz ver ve dinlen artık kahvaltıdan sonra odama gel 1. katta 18 numaralı olan"

Dedi ve çıktı en büyük korkumu öğrenmemesini umarak uykuya daldım

***

Selam canitolar sizce Emir ve Adel den devam mı edelim yoksa başka karakterlere de öncelik vereyim mi ?