25

19 3 1
                                    

Siyah elbisemi giydim ve makyajımı yapıp banyodan çıktım Emir siyah gömlek ile siyah pantolon giymişti bi insana siyah gömlek bu kadar yakışmamalıydı giydiği her kıyafet çok güzel oluyordu ister polo yaka giysin ister gömlek hepsi çok ayrı bir hav...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Siyah elbisemi giydim ve makyajımı yapıp banyodan çıktım Emir siyah gömlek ile siyah pantolon giymişti bi insana siyah gömlek bu kadar yakışmamalıydı giydiği her kıyafet çok güzel oluyordu ister polo yaka giysin ister gömlek hepsi çok ayrı bir hava katıyordu elbisemi görünce gülümsedi "Nasıl olmuşum ?"

"Muazzamsın" dedi ve kalktı bana aldığı bilekliği kutudan çıkardım ve ona doğru uzattım sol bileğime bilekliği taktı "Karnın ağrımıyor değil mi" dedi ve alnımı öptü kafamı iki yana salladım "Çıkalım mı ?" dediğimde kafasını iki yana salladı "Çıkmayalım böyle kalalım yatağa yatalım saatlerce sohbet edelim"

"Boşuna mı hazırlandım ya"

"Tamam hadi çıkalım" dediğinde elimden tuttu ve odadan çıktık yol çok uzun sürmüştü Emir sürekli dikiz aynasını kontrol ediyordu "Bir şey mi var ?" dediğimde bir kez daha dikiz aynasına baktı ve konuştu "Takip ediliyoruz ve Türk plaka yani içinde kim varsa Türk olduğumuzu biliyor"

"Kendi adına konuş ben Türk değilim" dediğimde stresle güldü ve ileriden sert bi u dönüşü yaptı resmen onun üstüne doğru eğilirken güldü ve vites atıp gaza yüklendi önümüzde uçsuz bucaksız kapkara deniz vardı "Denize mi uçacağız" dediğimde gri gözlerinin karardığını fark ettim "Korkuyor musun ?" dediğinde sessiz kaldım ölmekten hiçbir zaman korkmamıştım çünkü yaşamam için geçerli bir sebep yoktu ama şimdi...

Gözlerimi kapattım ve tam aşağıya uçmayı beklediğim an ani bir fren ses el freninin çekilmesi ve Emir'in direksiyonu kırması arkamızdaki araba denize uçarken bizimde uçmamıza milim kalmıştı "Ölmeyi kabullenmiştim" dediğimde kaşlarını çattı ve bana baktı "Sence Emir Alaca Rus kızının ölmesine izin verir mi ?" dediğinde cevap veremeyecek kadar şoktaydım el frenini indirip sürmeye devam etti "Yemek için özür dilerim saat geç oldu ama istersen hala gidebiliriz"

"Sorun yok otele gidelim emin ol iştahım kaçtı"

"Yemek sözüm olsun"

"Çok söz birikti daha kahve sözün var ayrıca evine de götüreceksin"

"Tutmayacağım söz vermem"

Umarım diye geçirdim içimden umarım verdiğin sözleri tutarsın Alaca tam o sırada karşımızdan gelen aracın arka camı açıldı ve ön camımıza ateş açılı Emir panikle kafamı ensemden tutarak eğerken ön camdan kopan keskin bir parça karnıma saplanmıştı araç son hız ilerlerken Emir telaşla kalktı canım çok yanıyordu elbisemin karın kısmı açıkta olduğu için cam direkt etime saplanmıştı Emir bana doğru döndü ve bir şeyim olup olmadığını kontrol ederken karnımı gördü "Siktir" dedi ve ambulansı aradı araba kullanılacak gibi değildi nefes alışım canımı çok yakıyordu "Bana bak Adel yarana bakma" dediğinde acı içinde güldüm ismim dudaklarının arasından çok güzel çıkıyordu "Demek ismimi dudaklarından duyabilmek için kanlar içinde olmam gerekiyormuş" dediğimde arabadan indi ve kapıma koştu kapımı açtı ve kucaklayarak çıkardı ve yere bıraktı başım bacaklarındaydı kanamamın daha şiddetli olmaması için soğuk ortamda olmam gerekiyordu ama çok üşüyordum "Yarana bakma lütfen bana bak Adel bana bak"

"Bir kez daha Adel der misin ?"

"Sen iste hep derim" telaştan direk Türkçe konuşmaya geçmiştik gözleri mi doluyordu

"Ölmeye ilk defa bu kadar yakın hissediyorum"

"Düzgün konuş yok ölüm falan"

"Var ölüm falan..."

"Dayanamam Adel dayanamam ki"

"Sakın arkamdan ağlama tamam mı ağladığında üzülürüm ?" dediğimde gözünden bir damla yaş boynuma düştü onu ağlatmak beni kahretmişti

"Ağlama lütfen" dediğimde kanlı gözlerini sıkı sıkı yumdu ve açtı "Eğer gidersem..."

"Hayır hayır o cümleye devam etme yapamam senin gitmen gibi bir seçenek yok" ıssız çevreyolu'nda tek bir araba bile yoktu "Eğer gidersem sakın arkamdan yas tutma başka bir kadın ile hayatına devam et Türkler bu konuda çok kıskanç ama sen hayatına devam et arkamdan yas tutmandansa başka bir kadınla mutlu olmanı isterim" dediğimde göz yaşları içinde kafasını iki yana salladı "Yapamam Adelina yapamam sevemem başkasını dokunmamam başkasına senden başka kimseyi seni gördüğüm gibi göremem"

"Ben öleceğim için mutsuz değilim tek üzüldüğüm nokta seninle dolu dolu yaşayamadığım saniyeler her saniye tesiste kaçak göçek buluşmalarımız keşke bi an önce 3. seviye olabilseydim"

"Sence Emir Alaca Rus kızının ölmesine izin verir mi ?"

"Vermek zorunda"

"Beni ağlatabilen ikinci kadınsın..."

"Ağlama lütfen"

"Çok seviyorum seni özür dilerim çok özür dilerim koruyamadım seni"

"Özür dileme senin suçun yok ben tutturdum Rusya'ya gideceğim diye kızma kendine" dediğimde alnımı öptü

"Emir"

"Söyle Adel'im söyle bitanem söyle"

"Bırak beni çok canım acıyor"

"Bırakamam Adel bırakamam yapamam uyuyamazsın"

"Çok canım acıyor tarifsiz bi acı"

"Çok az kaldı gelecek ambulans dayan bitanem lütfen"

"Dileğimi dilemek istiyorum"

"Hayır hayır dileme bırakmamı dileme Adel nasıl bırakayım ?" tam o sırada ağzıma kan geldi ve öksürdüm kan kusarken Emir gözlerini acıyla yumdu

"Ölmeden önce son dileğimi gerçekleştirmeyecek misin ?"

"Ölmeyeceksin Adel yok öyle bir şey"

"Ölmek istiyorum çok canım acıyor"

"Ölmeyeceksin Adel yok öyle bir şey ölmek için çok küçüksün daha 22 yaşındasın"

"Biliyor musun saçlarımın örülmesini çok sevdim küçükken okula giderken bakıcılar hep saçımı örerdi ama ben hep annem örsün isterdim"

"Ben hep örürüm saçlarını"

"Biliyor musun uzun bir süredir düşünüyorum sana polo yakamı daha çok yakışıyor yoksa siyah gömlek mi karar veremiyorum"

"Sana her giydiğin çok yakışıyor" dediğinde acıyla gülümsedim "Çok canım yanıyor"

"Biliyorum bitanem biliyorum geçecek dayan güzelim biraz daha lütfen"

"Çok üşüyorum"

"Sana kışın kısa giyme diyorum" dediğinde moralimi yerine getirmeye çalıştığını ve acımı şakaya vurduğunu anladım buruk bir tebessüm ettim yerdeki kara kanım karışmıştı

"Emir senden son bir şey isteyebilir miyim ?"

"İste ama son isteğin değil tamam mı ?"

"Bize bunları yaşatanları yaşatma bizi ayıranları sağ bırakma kim olursa olsun"

"Sana söz veriyorum aldıkları her nefesi zehir edeceğim"

"Emir"

"Efendim bitanem"

"Diğerleri sana emanet Kıraç'ın yıkılmasına izin verme Güneş çok ağlamasın sonra gözleri şişiyor Batı kapatmasın kendisini odaya Yamaç duygularını içine hapsetmesin"

"Birlikte çıkacağız karşılarına"

"Emir çok seviyorum seni"

"Bende seni seviyorum"

"Son bir kez öpebilir miyim"

"Öpeceğim ama son değil tamam mı ?" dedikten sonra dudaklarıma eğildi ve kısa ama anlamlı bir öpücük bıraktı veda eder gibiydi sonrasında zaten ambulans seslerini duyarken bilincim kapanmıştı...

***

Bu kız niye sürekli ölmek üzere dediğinizi duyuyorum

Yasak AcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin