21. Bölüm

8 0 0
                                    


Jarvis'in mezarını yok edip Bucky ile beraber Jarvis'i de yanımıza alarak mezarlık çıkışına doğru yürümeye başladık Jarvis olan olayları anlamakta güçlük çekiyordu gerçeklik ve zihin taşları ile insanlarda Jarvis sanki Howard ile beraber geri gelmiş etkisi oluşturmuştum bundan sonra ne yapacağımı düşünürken zaman elfi birden karşımıza çıktı.

"Sözünüz vardı efendi Adele."

"Sözlerimi her zaman tutarım yeşil elf merak etme."

"Tabi ondan şüphem yok ama eğer tutmazsanız bedelini misli ile ödersiniz."

"Sen beni tehdit mi ediyorsun?"

"Evet, öyle de diyebiliriz."

Salak elf ne yapabileceğimin farkında değil anlaşılan istersem tek bir el hareketiyle onu parçalarına ayrılıp her bir parçasını yok edip onun evrenden tamamıyla silebilirsin ama bunu neden burada yapayım ki? Bu sadece onu öldürmüşüm olacağım ve diğer elflerin bundan haberi bile olmayacak, hepsinde bana baş kaldıracak cesaret var. Takınabildiğim en tatlı tavrı takınıp dizlerimin üstüne çöktüm ve yeşil yaratık ile aynı boy hizasına geldim elimi elfin kafasına koyup okşamaya başladım.

"Yarın sabah uyandığında kendi gezegeninde uyumamış olacaksın Dobbie."

Yeşil yaratığın bir şey demesine fırsat bırakmadan arabaya bindik ve eve gittik saat 3'e geliyordu ve evin içine girer girmez Eric'den garaja gelmem gerektiği konusunda mesaj aldım ve garaja gittim.

"Taşların koruyucusu Adele Diana Stark. Gerçekten taşların koruyucu musun yoksa taşların lanetini taşıyan kişi mi? Güce sahip olurken ruhunu koruyor musun yoksa taşların ruhunu köreltmesine izin mi veriyorsun? Kimsin sen? Amacın ne? Elflere nasıl güvenmeyi başardın? Güce sahip olup insanlara zarar vermeyeceğini nereden biliyorsun? Güce dengeyi getirebilecek misin? Cevap ver bana Adele, söyle bana ona ve toplumuna yaşanabilecek bir gezegen vaad ettiğim elf hakkında işin bitince ki ilk kararının neden onu öldürmek olduğunu söyle Adele."

Ben Adele Stark taşların lanetine ver gerçek gücüne sahip ilk, son ve tek koruyucuyum. Taşların gücüne sahip olurken ruhumu köreltmiyorum çünkü ruhum da bu gücü istiyor hatta daha fazlasının. Tek amacım daha fazla güce sahip olup evrenin en güçlü yaratığı olmak. Elflere asla güvenmedim sadece onları kullandım. Söz konusu amacım olunca insanlar umrumda değil çünkü hepsi ömürleri bazen 50 yılı bile görmeyen aciz yaratıklar. Güce denge getirmek beni ancak zayıflatır, ben güce güç katıp hepsini kullanmak istiyorum. Elfi öldürmenin tek amacı elfleri korkutup bana baş kaldırmalarımı engellemek ve bana baş eğmelerini sağladığımda hepsi toplu bir yok oluş yaşamaya mahkum.

"Ben Diana Stark taşların koruyucusuyum. Ruhumu köreltmiyorum çünkü biliyorum ki ruhu körelmiş bir insan her türlü kötülüğü yapabilir. Tek amacım evrenin güvenliğini sağlamak. Elflere güvenmedim ama barışçıl bir yol bulmam gerektiği için onlarla anlaşma yaptım. İnsanların güvenliği benim için şeref meselesidir. Güce denge getirmek için gerekirse kendimi öldürürüm. Elfi öldürmeye karar vermemin sebebi ileride diğer elfler için tehdit olmasıdır."

"Bu dediklerinde samimi misin Adele?"

"Samimiyim Eric. Bu zamana kadar hep Avenger olmak istemiştim ve biliyorum ki iyi bir Avenger evrenin güvenliği için gerekirse kendimi feda edecek kadar fedakâr olandır."

"Lütfen sana olan güvenimi boşa çıkarma."

"Merak etme, çıkarmayacağım."

Garajdan çıktığımda üzerime bir rajatlama gelmişti çünkü Eric'i yani en zor kaleyi halletmiştim sıra babamdaydı ama eve girdiğimde benim varlığımı fark etmeyecek kadar meşguldü odama çekildim ve elflere verdiğim sözü tuttum. Sabah dehşet bir yorgunluk ile kahvaltıya indim normalde aile ile beraber kahvaltı yapmak gibi bir huyum yok ama Howard Beyler tüm ailenin beraber kahvaltı yapmasını istediği için Steve ve Peggy'i de çağırdığı için mecburen kahvaltıya inmek zorunda kaldım neyse ki daha gelmemişlerdi.

"Geceden kalma gibisin Adele."

"Oğluna de sen onu."

"O benim oğlum değil, benim çocuğum bu kadar sıkıcı olamaz sen olmasan başka bir adamdan olduğunu düşünücem, attığım hiç bir lafa karşılık vermiyor hep mi sıkıcıydı bu böyle?"

"Hayır 8 yaşıma kadar senden daha beterdi."

"Sanırım 8 yaşından sonra şu İron Man saçmalığı başladı."

"Hiç bir saçmalık senin kadar saçma olamaz Howard."

"Sevgiline de sen onu."

"Sen sevgilimin y-"

Cümlemin ortasında babam mutfağa girdi ve sözümü kesmek zorunda kaldım.
.
"Rahat uyudun mu Tony?"

"Uykumdan daha önemli konular var. Beş dakika içinde arabada ol Adele şirkette seni görmek isteyen bir kadın varmış."

Mutfaktan çıkıp arabaya gittim ve babamla beraber şirkete gittik. Babamla ofise girdiğimizde oda da 1.60 boylarında yeşil gözlü, beyaz tenli ve kızıl saçlı bir kadın vardı. Bizim bir şey dememizi beklemeden söze başladı.

"Buraya gelip keyfinizi kaçırmak istemezdim Bay Stark ama kızınız kocam ile beraber yatıyor."

Evet, her zaman ki normal olaylar babamın geçmişteki zamparalıklarını bilen insanların çoğu babası böyleyse kızı da böyledir mantığı ile biraz para kopartmak için bunun gibi yollar deniyorlar ama bu seferki tamamen farklıydı çünkü bu sefer karşımızdaki yaratık insan değil bir elfti.

"Kocanız kim tam olarak hanfendi kızım bu zamana kadar bir çok adamla yattı."

Babam bu durumlara çok alıştığı için artık hiçbir şekilde ciddiye almıyordu bu yüzden konuşurken gülmemek için kendini zor tutuyordu.

"Yaz Rake, ayrıca neden gülüyorsun komik bir durum mu? Kızınız bile yüzsüz yüzsüz gülüyor."

Aptal elf aklı sıra kendini başkan tayin etmem için bana şantaj uygulayacak son dediği yüzünden gülme krizine girdim gülmem en son bittiğinde ise yüzümde korkunç bir ciddiyet yayıldı ve elimi havaya kaldırdım. Elimi havaya kaldırmamla beraber Dobbie de havaya kalktı ve elfler için oluşturduğum gezegene gittik istenmeden babamı da getirmiştim ama yapacak bir şey yok ok yaydan bir kere çıktı gerçek yüzümü elbet bir gün öğrenecekti.

"Hepiniz beni dinleyin bu size yaptığım ilk ve son uyarı bu uyarının tekrarı gelmeyecek. Bu ve bunun gibi elfler bana baş kaldırdıları zaman yaşına ve ailesine bakılmadan şiddetli bir azap içinde ölecektir, bu yapacağımda size ibreti alem olsun."

Cümlem bitince yeşil elfin yüzü morarmaya ve vücudundan kanlar akmaya başladı organları yavaş ve ağrılı bir şekilde iflas ediyordu ve git gide acı dolu çığlıkları etrafı sarmaya başlıyordu her geçen saniye daha da artan çığlıklar en sonunda şiddetli bir vücut patlaması ile son buldu elfin vücudu parçalandığında ise üstüme bulaşan kanlar ile babamı ve kendimi kulübeye gönderdim arkamı döndüğümde ise babamın bana bakan dehşetli bakışlarının arkasından "Sen bir canavarsın" dediğini hissediyordum.

Taşların LanetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin