Taşların Laneti

5. Bölüm

Annem ve babam öldükten yaklaşık iki ay sonra Eric tüm taşları yerine oturtmayı başarmıştı.

"'Artık eminim Tony.'

'Neyden eminsin?'

'Çavuş Barnes'ın yaşadığından.'

Çavuş Barnes'ın yaşamış olma düşüncesi beni fazlasıyla düşündürmüştü.

'Savaş sırasında bölüğü esir düştü kurtarıldılarında ise ona kimyasal deneyler yapıldığı ortaya çıktı ama kan değerleri ve vücudunda herhangi bir değişiklik saptanmadı ve konu böylece kapanıp gitti daha sonrasında ise zaten biliyorsun trenden düştü ve herkes öldüğünü düşündü. Bana sorarsan bu son olaylardan sonra onun ölmediğine eminim büyük ihtimalle o gün Bucky'i hafızasını silip kendi askerleri yapmak istediler ve bunun için üstünde deney yaptılar sonuç olarak da başarılı oldular ve Bucky Barnes trenden düşünce ölmedi onlarda kendi ölüm makinelerini yapış oldular.'

'Yani ailemi Barnes öldürdü.'

'Emin olmanın tek bir yolu var.'

'Neymiş o?'

'Hyrda'nın dikkatini kendi üzerime çekeceğim Bucky'i öğrenmiş olmam onları tehlikeye atacaktır bu durumda da beni öldürmesi için Bucky'i yollayacaklar ama bunu ulu orta yerde yapamazlar büyük ihtimalle yarın ki operasyon sırasında yapacaklar sen de orada bulunacaksın ve hiç bir şekilde bana müdahale etmeyeceksin ölsem bile sadece fotoğraf çekeceksin. Merak etme başın bir derde girmeyecek ha bir de bu iş bittikten sonra cebinde iki taş bulacaksın.'

'Taş mı?'

'Evet sarı ve turuncu iki taş. İlerde benim görev verdiğim bir kız gelip senden alaca-'

'Hiç bir şey anlamıyorum Eric bu taşlar neyin nesi ayrıca ya sana bir şey olursa.'

'Bu işin sonu zaten ölüm Tony, dediklerimi yapmak zorundasın.'

'Ailemi kaybettim seni de kaybedemem.'

'Dediklerimi yapmazsan hepinizin sonu olur. Victoria da dahil.'

'...'

'Sevdiğin kızın gözünün önünde ölmesini istemezsin demi? Güzel ben de öyle düşünmüştüm.'

Hiç yapmak istemememe rağmen onu dinlemek zorunda kaldım gerçekten de dediği gibi Barnes onu öldürmeye geldi dediğini yaptım her iki taşı da onun istediği kişiye verdim. Şimdi benim hakkımda ufaklık, şunu düşünebilirsin 'Daha 3 aylığım bu adam bana ne anlatıyor be.' haklısın sadece ileride bunu sana anlatacak zamana sahip olurmuyum bilmiyorum ve bu yüzden sana anlatırken aynı zamanda ses kaydı da aldım seni seviyorum ufaklık."

Babam üzerinden büyük bir yük kalktığını hissettmişti gerçekten de öyleydi çünkü gelecekte bunları bana anlatacak vakti olmayacaktı ve ben bu ses kaydını dinlemek zorunda kalacaktım.