17. BÖLÜM

8 2 0
                                    

Doktor Ateş'in serumuna şırıngada ki sıvıyı enjekte ediyordu. Ama bunu çok sessiz yapıyordu. Şırınganın içinde ki sıvı bitince şırıngayı cebine koydu. Sonra yatağın üzerine oturup " Sevenleri ayırdığım için çok üzgünüm. Fakat Şimşek Gökalp benden bunu istedi. Üzerimde ödeyemeyeceğim kadar çok emeği var. Bunu yapmak zorundaydım." dedi. Hemen içeri girip doktorun yanına gittim. Beni görünce ayağa kalktı. Onu kapıya doğru itekledim. Koridora çıkınca güvenlik görevlilerine ve hemşireye bağırdım. Güvenlik görevlileri hızla doktoru yakaladı. Hemşire odaya girip Ateş'i kontrol etmeye başladı. Hemşireye baktığımda bana bakıyordu. Hani derler ya gözler konuşur diye işte hemşirenin de gözleri konuşuyordu. Gözlerine baktığımda anladım. Bazen ev insanlardır ya Ateş'te benim için öyleydi. Benim evim yıkılmıştı, gözlerine, gülüşüne, sesine, aşık olduğum adam, benim evim yoktu artık. Yere düşmüştüm bir kez daha. Ama bu sefer beni kaldıracak bir Ateş yoktu. 

Düşman ÇocuklarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin