39.

433 28 74
                                    

Umarım bana çok kızmazsınız, iyi okumalar!

...


Sevdiğiniz adam size kendi ağzıyla 'Öl.' dese ne hissedersiniz? Sadece bir sinirin bir kişinin hayatına mâl olabileceğini bilseniz, ne hissederdiniz?

Yürüyordum sadece, hiçbir şey düşünmeden. Ağlamıyordum, konuşmuyordum. Ne konuşabilirdim ki zaten?

Gerçekler bunlardı, evet. Ama aynı zamanda gerçekler bir yaraydı.

Gözlerimdeki yaşlar kurumuştu, artık ağlamıyordum bile. Sadece düşünüyordum. Yaşamıma nasıl böyle devam edecektim?

Nereye yürüdüğümü bilmiyordum, düşünmeye başladım. Nasıl böyle bir hâle geldim, geldik?

Telefonu aldım terlemiş elime, hava soğuktu, elimi sıkmaktan olmuştu muhtemelen.

Jisung'u aradım, ne diyeceğimi bilmiyordum.

"Alo?"

Konuşamıyordum, anlatsam daha kötü olacaktı.

"Alo? Lix?"

Sözcükler boğazımda düğümlendi. Tekrar kapattım telefonu.

Düşünmeye devam ettim.

Sonra bir şey geldi aklıma, en mantıklı son. En canımı yakmayacak son.

Minho'yu aradım. Birkaç çalışta açtı.

"Alo?"

Yutkundum, boğazımdaki yumru hâlâ geçmemişti.

"Minho, sen misin?"

"Evet, sesin neden böyle?"

"İyiyim."

"Ne oldu Felix, söyle bana."

"Jisung'u yanına çağırır mısın?"

"Neden?"

"Evde bir sürpriz hazırlamak istiyorum."

"Ne sürprizi Felix, ne saçma-"

"Minho, bana güvenmiyor musun?"

Sessizlik.

"Güveniyorum."

"Lütfen, sürprizimin bozulmasını istemem."

"Pekâlâ."

"Benim aradığımı söyleme, lütfen."

"Peki, peki."

"Minho..."

"Hm?"

"Teşekkür ederim."

"Ne için?"

"Hayatımı kurtardın."

Aşkımı özgür bırakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin