İYİ OKUMALAR 🤍"Eğer gerçekse kırılsa dahi aydınlatmaya devam eder."
"Işığımı çaldılar!" Hıçkırarak sessizce yakardıktan sonra burnumu çekip yatağımın kenarına tünediğimde gözlerimden akan yaşlar elmacık kemiklerimin üzerinden sıyrılarak çenemin altını nemlendirdi. Burnumun ucunu elimin tersiyle temizleyerek acı içerisinde yakardım. "Siktiğimin insanları ışığımı çaldı!" Son söylediklerim ilki kadar duygusal dökülmemişti dudaklarımdan. Daha çok koyu bir nefretle çarpışmıştı harfler kulaklarımda yankılanırken.Kafamı hafifçe geriye doğru yasladığımda bedbaht benliğimin ağırlığını taşıyamadım ve soluğumu sanki ağır bir yük atıyormuş gibi geri bıraktım. "Işığım..." Sürekli boğazım düğümleniyordu ve daha fazlasını konuşamadan omuzlarımı titrete titreye, hıçkırarak ağlıyor, bir yandan da ses çıkartmamak için kendimle üstün körü savaşlar veriyordum.
Annem... Annem ağladığımı duymamalıydı.
Her ne kadar ağır ve fazla geldiğini bilsem de yüreğimdekileri geri yutarak gözlerimi sıkı sıkı kapatmaya devam ettiğimde parmaklarımı yumruk yapmaktan boğumlarının karıncalandığını hissediyordum.
Çok değil, yalnızca birkaç dakika daha öylece yerde oturuyorken, başım yatağıma yaslıyken bekledim ve içimde kopan tüm fırtınaları yutarak yavaşça yerden kalktım.
Burnumu çekerek banyoya girdiğimde kolum kapının kulpuna çarpmıştı.
"Ah!" Dirseğimi kendime doğru çekmeye çalıştığımda oradaki çizik beni şaşırttı. Son zamanlarda anlamlandıramadığım sıklıklarla kollarım sürekli kapı kulplarına çarparak çiziliyordu.
Soğuk suyu yüzüme birkaç kez çarptıktan sonra aynaya hususi olarak bakmadan odamdan çıkarken tişörtümle suratımı kuruluyordum.
İçeriye girdiğimde annemin ortada olmadığını görünce odasına girdim. Uyansa da yatağında yatmaya devam ediyordu.
"Sırtın nasıl oldu anne?" Yanına giderek omzuna dokunduğumda irkilerek gözlerini kırpıştırdı. Ani tepkisini beklemediğim için sıçrasam da elimi omzunun üzerinden çekmedim. Gözlerini birkaç kez daha kırpıştırdıktan sonra bana baktığında kulaklığını çıkartmadan hırıltılı sesiyle sayıklamıştı.
"Maya... Omzum. Omzuma biraz masaj yapar mısın?" Uzun süre konuşmadığı için ağzına hapsolmuş sigara kokusu burnumun direğini sızlattı görmeyeceğini bilsem de suratımı ekşitmeden kafamı sallayarak yüz üzeri dönmesine yardım ettim ve sırtına masaj yapmaya başladım.
Gözüm kırışık çarşafın üzerinde açık duran Müge Anlı'ya kaydı ve geri sırtına odaklandım. Ben parmaklarımı hareket ettirdikçe gevşiyor, rahatlayarak kendini bırakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Peçete ve Bekçi Köpeği
ChickLitKendisi hariç yakın çevresinin acılarını yüreğinde tutan Maya'nın yaralı kalbini ve hayal kırıklıklarını iyileştirme yolculuğu...