💐💐
Yapabilecekmişsin gibi görünme.
Dayanabilecekmişsin gibi görünme.
Evet, yoksa daha fazlasını beklerler.
Evet. Hiçbir zaman ona karşı yapabilir gibi görünme. Düşüncesiz insanlara karşı yapabildiğini gösterme. Daha çok kendini anla ve kendine öncelik ver.
"Maya şu ipin ucunu tutar mısın?"
Geçen hafta başıma gelenlerden sonra hevesim kursağımda kalmıştı ve kendimi çok kötü hissediyordum. Üstelik kontenjanın açılacağı yoktu ve ben en içime sinen resim kursundan muaf kalmıştım.
İstemeye istemeye ipin ucunu tutarak kaldırdığımda sınıftaki arkadaşlarımla beraber ormana gelmiştik. Bugün içlerinden birinin doğum günüydü ve onu kutlayacaktık. Aslında hiç gidesim yoktu ancak her zamanki gibi negatif duygularımı bastırdığım için kendimi gölgeleyerek arkamda bırakmıştım.
"Ay çok güzel olacak! Elif bunlara bayılacak." Diyerek süsleri düzelttiklerinde sıkılarak masaya oturdum.
***
Doğum günü sona erdiğinde hep beraber masada oturuyorken içim öylesine yoğun bir sıkıntıyla doluydu ki kafamı yukarıda tutmakta zorlanıyordum.
"Maya bugün resmen aramızda yok." Kimin dediğini bile fark edemedim ilk başta ve sıkıntıyla soluyarak önümdeki tabağı eşelemeye devam ettim.
"Ben biraz erken kalkacağım kızlar kusura bakmayın"
"Aa! Niye?" Diyerek hiddetle sordu Gül.
Kafamı kaldırdığımda sofradaki herkesin dikkatle bana baktığını gördüm. "Kırtasiye kapanmadan yetişemem lazım." İnternetten ileri seviye bir Ressam takip ediyordum ve onun tavsiyesine uyarak yeni malzemeler alacaktım kendime. İşin içine girdikçe kullandığımız materyaller artıyordu.
Bugün oraya yetişmem lazımdı. Aslında gelirken alacaktım ancak Suzan onun da çarşıda işinin olduğunu söylemişti dönüşte beraber gidelim diye de ısrar etmişti. Dert etmedim. Ha önceydi ha sonra benim için ancak bugün almam lazımdı çünkü malzemelerin hepsini yalnızca o kırtasiyede bulabilirdim ve kırtasiye devir değiştiği için karşıya taşınacaktı. Oraya kadar gidebilmem beni zorlardı, yakın tarifte gidemezdim.
"Aman be ne güzel oturuyoruz şurada Maya ne huzur kaçırıyorsun?" Hayrete düştüm çünkü bunları Suzan söylemişti.
"Nasıl yani?" Dedim ve kaşlarım çatıldı. "Sana kırtasiye kapanmadan oradan malzemelerimi almam gerektiğini söylemiştim." Neden şimdi bu konuşma aramızda sanki hiç geçmemiş gibi davranıyordu? Üstelik kendi ısrar etmişti.
"E tamam da ne olacak canım sonra alırsın işte." Onun dediğine güvenerek bu ormana kadar gelmiştim, dönüşte nasıl olsa erken de olsa beraber döneceğiz diye.
"Sonrası mı var Suzan sana kırtasiyenin devrolacağını anlatmıştım, o zaman neden sabah beni engelledin?" Sinirim daha çok karşımdaki rahat tavrınaydı.
"Aman ya çok abartıyorsun sen." Dedi gülerek ve oturmaya devam etti.
Kafamı onaylamaz anlamda sallayarak kalktım ve doğum günü olan arkadaşımızı tekrardan kutlayarak kızlara döndüm. "Size iyi sohbetler ben gidiyorum." Derken Suzan'ın suratına bile bakmamıştım.
"Ay tamam tamam geliyorum!" Diyerek ayaklandığında duraksadım. "Ama önce meydana gidelim oradan almam gereken şeyler var."
Suratımı buruşturdum. "Şimdi çıkarsam çarşıya son dakika yetişeceğiz diyorum iyi misin sen?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Peçete ve Bekçi Köpeği
ChickLitKendisi hariç yakın çevresinin acılarını yüreğinde tutan Maya'nın yaralı kalbini ve hayal kırıklıklarını iyileştirme yolculuğu...