ASKER FETİŞİ || B×B Texting

36

" Timur ?"

" Timur !"

" TİMUR !!"

Komutan uzaktan uzaktan duyduğu seslerle gözlerini araladı ve bir süre etrafa baktı . Sonra gözü kolundaki saatine kaydı.

Saat öğlen 3 e geliyordu.

Uzandığı koltukta biraz doğrulduğunda banyodan kendisine seslenen Çocuğun sesi tekrar duyuldu.

"ASKER BEY NEREDESİN YA . "

Sabahın erken saatlerinde birlikte doktor randevusu için hastaneye gitmişlerdi . Geri dönüşte de kahvaltıdan sonra Çocuk banyoya girmişti ve tam tamına 3 saattir oradaydı .

Komutan da en son sıkılıp koltukta uzanıyor kitap okuyordu ki uyuyakalmıştı öylece.

Boşluk bulduğu an uyumaya alışmıştı Komutan . Onun için saat fark etmezdi.
Çoğu zaman uykuya dalamazdı ya aslında. Oldukça hafifti uykusu . Her an tetikte olması uykuda da devam ediyordu.

Yalnız Çocuğun evinde biraz daha rahat uyumuştu orası ayrı .

Gözlerini ovuşturup üstündeki kitabı kapatıp yana koyarak savsak adımlarla banyoya yöneldi kendine geldiği vakit .

O kapının önüne geldiğinde Çocuk da o an kafası ile birlikte çıplak vücudunun bir kısmını uzatmış yeniden seslenmeye hazırlanıyordu ki Komutanı görünce kaşları çatıldı ve o an saçından yüzüne damlayan bir damlayı eliyle sildi.

" Asker Bey neredesin sen ya ?"

"Uyuyakalmışım . "

Çocuğun yüzü yumuşadı Komutan ın uykudan yeni kalkmış olduğu belli olan boğuk sesiyle. Islak dalgalı saçlarını eliyle geriye tarayıp kapının pervazına verdi ağırlığını .

Boynundan köprücük kemiklerine oradan da sıkı karnına su damlaları beyaz teninde kayarken rahatlamış yüzünde yanakları hafif pembeleşmişti .

" Kili almayı unutmuşum . Onu isteyecektim . "

Komutan bakışlarını bir an indirdiği yerlerden Çocuğun nazik sesiyle tekrar yüzüne odakladı .

" O ne oğlum ?"

Çocuğun yüzü gülümser gibi oldu ve derin bir nefes aldı . Banyodaki yoğun buhar yavaş yavaş kapıdaki küçük aralıktan dışarı çıkarken hafif bir üşür gibi olup omuzlarını istemsizce birbirine yaklaştırdı biraz.

" Odamdaki aynanın yanında Asker Bey. Yuvarlak bir kutu siyah . "

Komutan kafasını ağır ağır sallamış ve Çocuğun odasına yönelmişti .

Bembeyaz pürüzsüz tenindeki tek tük benlere bile dikkat etmişti Çocuğun .

Değişikti .

Kafasını sağa sola salladı ve koridordan çıkıp Çocuğun odasına girdi.

Pencereyi açık unutmuştu giderken. Beyaz perdeler boydan boya olan cam pencereden gelen rüzgardan arada dalgalanırken Çocuğun odaya sinmiş hafif kokusu burnuna doldu.

Öyle çiçek falan değildi. Belli belirsiz bir şeydi . Ama yakından belli ediyordu kendini işte . Tatlı bir şeydi .

Aynanın yanındaki siyah kutuyu aldı ve odadan çıktı oyalanmayarak. Çok da incelemek istemiyordu şahsen. Sonuçta özeliydi.

Koridordan geçip yeniden banyonun önüne geldiğinde kapı aralıktı hâlâ .
Ancak Çocuk yoktu. İçeri girmişti geri .
Boğazını temizleyip kapıyı tıklattı bir kere .