Cassiopeia yemeğini yerken yemek salonuna bir ev cini cisimlendi kısa bir reverans ederek konuşmaya başladı "Efendim, mektup geldi" dedi ve zarfı Cassiopeia'nın önüne koydu. Zarf siyah renge sahipti, zarfın üstündeki mühür gümüş renginde ve üzerinde kıvrımlı bir yılan işlemesi vardı. Cassiopeia zarfı arkasına çevirdi gümüş mürekkeple yazılan yazıyı okudu "Cassiopeia Diana Malfoy"
Cassiopeia üzerinde kıvrımlı yılan işlemesi olan gümüş mührün üzerinde ellini gezdirdi ve nazikçe söktü. Zarfı açıp içindeki yine zarf ile aynı renk olan siyah parşömeni çıkardı. Parşömende gümüş mürekkeple yazılmış bir el yazısı vardı. Cassiopeia parşömeni incelemeyi bırakıp okumaya başladı.
Cassiopeia;
Çok fazla uzatmayacağım Londra'ya geri dönmen gerekiyor .Niye diye sorma burada açıklayamam gelince konuşuruz.
L. Malfoy
Cassiopeia mektubu okuduktan sonra mektubu katlayıp tekrar siyah zarfın içine koydu ve masaya bıraktı. Kadehte kalan son yudum şarabı içip ve düşünmeye başladı 9 yıldır ilk defa mektup yazan babası yine onu şaşırtmamıştı. Cassiopeia alışmıştı, babası onu küçükken sırf Lord istedi diye onu 7 yaşında Norveç'e göndermişti ve yine işi düştü diye Londra'ya geri çağırıyordu ama Lucius Malfoyun hesap etmediği bir şey vardı o da Cassiopeia'nın Lucius Malfoyun bilmediği güçlere sahip olduğu idi.
Cassiopeia bir ev cinine eşyalarını hazırlatmış malikanesinin çalışma odasında ortağına, akıl hocasına Londra'ya geri döneceğinin içeren bir mektup yazıyordu mektubu yazıp, mektuba son bir kez göz gezdirdi
Huysuz ve Yaşlı Adama
Nasılsın Huysuz ve Yaşlı Adam? Şuan yanında olup yüz ifadeni görmek isterdim. Her neyse Lucius Malfoy Hazretleri beni Londra'ya çağırdı. Büyük ihtimalle beni Lord ile tanıştıracaktır, muhtemelen temelli bir şekilde Londra'ya dönüyorum sana bildirmek istedim, planlarımız umarım iyi gidiyordur. Sen sormadan söyleyeyim antremanlarımı eksiltmiyorum ve yemeğime dikkat ediyorum. Neyse umarım yakın bir zamanda yüz yüze görüşmemiz dileği ile.
Sevgilerle Asi Güzel ....
Yazdığı mektubu bir kere daha okuduktan sonra katlayarak koyu yeşil bir zarfa koydu, gümüş mühürleme silikonunu eritip zarfın üzerine damlattı. Yüzük parmağındaki gümüş yüzüğü çıkarttı. Yüzüğün üstünde CDM harflerinin etrafını sarmalayan yılan kabartması vardı. Yüzüğü erimiş silikonun üstüne bastırdı ve kurumasını bekledi, bu süre vasfında gökyüzünde parlayan aya baktı onun yaydığı ışığın yanında yıldızlar pek görünmüyordu. Fakat bu herkesin gözünün kamaştıran ışık, diğer yıldızların görünmemesini sağlayan ışık, ayın kendisinin değildi parlamak için güneşe muhtaçtı, yıldızların aksine. Cassiopeia bu hayatta hep yıldız olmayı seçmişti kendi ışığı ile parlamayı, başkasına muhtaç olup çok parlamayı değil, kendi emeğiyle azda olsa parlamayı neticede kuzey yıldızı da bir yıldızdı ışığı ay ile yarışırdı. Cassiopeia bunları düşünürken silikon kurumuştu, üzerindeki gümüş yüzüğü hafifçe çekerek çıkardı ve geri yüzük parmağına taktı. Yeşil zarfı arkasına çevirdi ve tüy kalemi içinde gümüş mürekkep olan okkaya batırarak yazdı Yaşlı ve Huysuz Adama.
Cassiopeia mektubu aldı ve camın yanına geçti. Mektubu iple baykuşun ayağına bağladı "Nereye götüreceğini biliyorsun" diyerek camı kapattı. Baykuşta eş zamanlı olarak kanatlanıp uçtu. Cassiopeia bir süre camdan uçan baykuşa bakarken baykuş gözden kaybolunca bakmayı bırakıp odanın içindeki koyu kahverengi deri berjere oturdu ve "Tipsy " diye seslendi. Odada anında Tipsy belirirken her zamanki gibi burnu yere değinceye kadar eğildi. "Efendi Cassiopeia bendene ister" diye sordu. Cassiopeia " Sert bir kahve getir" dedi. Tipsy anında cisimlendikten bir kaç saniye sonra elinde bir bardak kahveyle odada belirdi, kahveyi yan sehpaya koydu ardından "Başka bir isteğiniz var mı efendim?" Cassiopeia ise bu soruyu "Hayır, gidebilirsin" diyerek yanıtladı. Ev cini cisimlendikten sonra, Cassiopeia ayağa kalktı ve kilitli kitaplığın önüne geldi. Çalışma odası siyah renginin ağırlıklı olduğu büyük bir odaydı. Odanın üç duvarı boydan boya kitaplıklar ile kaplıydı. Odanın ortasında büyük siyah renginde bir toplantı masası ve masayı çevreleyen yine renginde sandalyeler vardı. Camın yanında büyük bir çalışma masası duruyordu. Toplantı masasının paralelinde de koyu kahverengi deri bir oturma grubu, oturma grubu karşılıklı iki chester koltuk ve iki berjer yer alıyordu. İki berjerinde yanında bir yan sehpa, oturma grubunun ortasında ise bir orta sehpa var idi. Kitaplıkların ikisi karanlık sanatlar, iksir, karanlık sanatlara karşı savunma, lanetler, ileri düzey lanetler, ileri düzey iksir, antik rünler, şifa, ileri düzey büyücü şifacılığı, astronomi, aritmansi gibi kitaplarla doluyken diğer duvar ise, siyah klasörler ile doluydu. Klasörlere herkesin ulaşamaması için önünde bir cam vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Malfoy Hikâyesi
Hayran KurguYıllardır tek başına yaşayan Casiopeia Malfoy, Babasının isteği üzerine Lodraya geri döner. Peki tek yaşadığı süreç boyunca her cadıdan farklı şekilde güçleri ortaya çıktıysa. Bakalım kızımız nasıl maceralar yaşayacak.... Bu kitap benim ilk hikayem...