boku no kokoro ga sakebunda ima.﹕&team

'fourteen: scent of you.

Arkadaşının son çantasını da uzatıp arabaya yükleyişini izledikten sonra "Gerçekten havaalanına gelmemi istemiyor musun?" diye sordu. Kyungmin "Gerçekten istemiyorum. Bu bir veda olmamalı, gelirsen öyle hissedeceğim." diyerek bagajı kapattı. Hak veriyordu Euijoo, onu da kötü hissettirecekti. Yıllardır ayrılmadığı arkadaşıyla farklı okullarda, farklı ülkelerde devam edecekti. "Kesinlikle Kore'ye döneceğim. Annene selamlarımı ilet." Kyungmin'e sarıldıktan sonra taksiye binip gidişini izledi. 

Birlikte kaldıkları yurt odasına çıkıp eşyalarını toplamaya başladı. Yarım saat kadar önce "Çıkıyoruz." diye gelen mesaja görüldü atmıştı, böyle bir zamanlama fena şanstı. 

Tüm eşyalarını toplayıp bavulunu kapının önüne koyduktan sonra büyük bir karton kutuya da kitaplarını doldurdu. Boşalan odaya son kez bakıp kapıyı kapattı ve kesik bir nefes aldı. Hayatını tepetaklak yapacaktı. 

Oda anahtarını ve kitaplarını koyduğu kutuyu öğrencilere vermesi içi yurt görevlisine teslim etti. Kıyafetleri dışında eşyası da yoktu pek fazla. Kyungmin'inkileri ortak kullanırlardı. Bilgisayarını yakın zamanda satmıştı, parasını otobüs ve kargo için kullanacaktı. Bavulunun üzerine gerekli bilgiler ve adres yazan bir kağıt yapıştırdı. Hemen yurdun yanındaki kargo şirketine gitti, gidecekleri yerin yakınlarında bir yere yollayıp daha sonra alacaktı bavulunu. Otobüste kendine eziyet etmek ve dikkat çekmek istemiyordu. 

Sonunda sadece sırt çantasıyla sokağa çıktığında taksi çağırdı. Şehirler arası otogara kadar yürüyemezdi. Enerjisini otobüsten indikten sonrasına saklamalıydı. 

Gelen taksiye binmeden önce son kez yurduna baktı. Özler miydi, pişman olur muydu ya da memnun kalır mıydı bilmiyordu. Sadece bir kez olsun köpek yavrusu değil, o kurt olmak istiyordu.

Kokunu takip ediyorum.                                I'm chasing scent of you.