kpop one shot (İstek Alınıyor)

19~°Nayeon Kyungsoo

D.O'nun bakış açısı

Gösterimize hâlâ iki saatimiz olduğu için bekleme odasına doluştuk. Televizyonu açtık ve şirketimizin yeni kız grubu Twice'ın canlı röportajı göründü. Yeni grubun 9 üyesi soruları kendinden emin bir şekilde yanıtlarken parıldadılar.

"Omo~ Artık ekranda çok olgun ve güzel görünüyorlar!" Jongin konuştuğunda herkes ona sorgulayıcı gözlerle baktı. "Ne?" "Doğru değil mi?" diye sordu.

Çıkış yapmadan önce 9 kızla birlikte antrenman yapar ve sık sık onlarla takılırdık. O zamandan beri birbirimize oldukça yakındık ve onlar daha yeni çıkış yapmışlardı. Çıkışlarından dolayı çok mutluyduk ve ekranda gerçekten çok güzel ve yetenekli görünüyorlardı.

Gözlerimi tekrar ekrana çevirdim. Nayeon dışarı çıktı. Konuştukça gözlerim parlıyordu. O beyaz kısa elbisenin içinde çok tatlı görünüyordu ama benim düşünceme göre çok kısaydı. Saçları uzun bir at kuyruğu şeklindeydi ve sevimli görünümünü, onu olgun gösteren bir şeye dönüştürüyordu. Gülümsedim. Çok mükemmeldi.

"Nayeon, yakın olduğun bir idolün var mı?" sunucu sordu.

"Uh... Eh, sanırım belirli bir idol grubuna yakınız" diye tereddütle yanıtladı."Ah, anladım, hangi grup?" sunucu bilgi almaya çalıştı.

"Bunu söylemeye iznim var mı?" Gözleri tamamen açık bir şekilde sordu ve bir cevap için grup liderine baktı. Başını salladığını gördüm ve Nayeon devam etti, "EXO'ya oldukça yakınız."

"Bu çok ilginç! Aynı şirketten başka bir grup!" sunucu aniden heyecanlandı. "Peki, özellikle hangi üye?" Tekrar balık tutmayı denedi.

"Uh..." Nayeon aşağıya baktı, yanakları kızardı. "Sevdiğin biri var mı?" kadın tekrar sordu.

"Kyung... Kyungsoo oppa..." dedi, yüzü koyu kırmızıya döndü ve kendi bacaklarına baktı. Dokuz çift göz bana döndüğünde yüzümün kızardığını hissedebiliyordum.

"Hyung! Tebrikler!" Sehun bağırdı, yüzünde bir sırıtış oluştu. Onu takip ettim ve sırtına sert bir tokat attım. Bakalım bunu bir daha yapmaya cesaret edebilecek mi?

"O benim için tıpkı bir oppa gibi ve bana karşı gerçekten çok iyi." Sesinin televizyondan tekrar geldiğini duydum. Onun için ne ifade ettiğimi bildiğim için daha da kızardım. Benim onu ​​sevdiğim gibi o da beni seviyor muydu?

"Hyung, bu karşılıklı bir şey! Yeter ki şimdiden bir çift olalım!" Jongin dalga geçti. Ona kocaman gözlerimle baktım ve normalde korkar ve hemen özür dilerdi ama bu sefer sadece bana arsızca sırıttı. "Hyung, yüzün o kadar kızarmış ki!" EXO kahkahalara boğuldu ve ulaşabildiğim her şeye vurdum, bana kimin güldüğünden bile emin değildim.

"EXO! Lütfen sahne arkasına hazırlanın! Röportaj için sıradaki siz olacaksınız!" Aniden menajerimizin sesi duyuldu ve intikam zamanımı durdurdu.

"Röportaj mı yapacağız?" Sehun sordu.

"Evet, az önce bilgilendirildim" dedi.

"Ama hazır değiliz, hazırlanmadık ya da prova yapmadık!" Sehun panik moduna geçerek bağırdı.

Yöneticimiz bizi bekleme odasından kovmadan önce, "Sorun değil, tüm deneyiminizle soruları halledebileceğinize inanıyorum" dedi ve bizi görüşme odasına götürdü.

Mikrofonlarımızı taktık ve kameraların karşısına çıkarıldık. Biraz önce öğrendiğim şoku hâlâ üzerimden atamadım. Nayeon'un yüzü aklımda belirmeye devam etti ve söylediklerini unutamadım.

Sunucunun sesi "D.O., lütfen kendini tanıt" dedi. Düşüncelerime o kadar dalmıştım ki EXO'nun bireysel tanıtımlar yaptığını bilmiyordum ve sıra çoktan bana gelmişti. Diğer üyelere baktım ve Kai konuşmam için işaret yaptı.

"Oh... Ben EXO'nun solisti D.O." Selam verdim ve eğildim, sonra kameraya baktım ve normalde yaptığım gibi hafifçe gülümsedim.

"D.O., dikkatin dağılmış görünüyor, ne düşündüğünü bizimle paylaşmak ister misin?" sunucu konuştu.

"Uh..." Nayeon'un sesi tekrar aklımda belirdiğinde tereddüt ettim. 'Kyungsoo oppa, o benim için tıpkı bir oppa gibi.'

"Kuyungsoo?"

"Bir şeyi itiraf etmek istiyorum" dedim sonunda, kalbim son hızla atarken.

"Ne? Kulağa ilginç geliyor!" Sunucu heyecanla söyledi, sesi daha tizleşti.

"Ben...Ben de Tiwice'dan Nayeon'u seviyorum." Tüm cesaretimi topladım ve yüksek sesle söyledim.