sahne yirmi sekiz. doğum izi

268 30 4
                                    

🎶 Pim Stone, We Have It All

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎶 Pim Stone, We Have It All

Kapı kilidini çevirip içeriye girdim arkamdanda Hayley girmişti. O salonu gezerken anahtarı kilitten çıkarıp şifonyere bıraktım.

"Hiç böyle düşünmemiştim." diye pırıl pırıl yeşil gözlerini üzerime çevirdi Hayley. "Evin senin dış görünüşünün aksine cıvıl cıvıl, sıcak, kendine has bir estetiği var."

Hayley'yi başımla onayladıktan sonra, "Ne içersin? Ya da aç mısın?" diye sordum.

"Kasabaya geldiğimden beri aç mısın diye soran ilk kişi olduğunu biliyor muydun? Herkes ayyaş." diye gülerek arkamdan mutfağa girdi.

Ona gülerken bu dediğini aç olduğuna yorup pratik bir şeyler düşündüm.

"Diyet falan yapıyor musun?" diye sordum patatesleri yıkarken.

"Hayır," diye kalçasını yasladığı yerden çekip yanıma geldi ve ellerini tezgaha koyarak patatesleri ilgiyle izledi. "uzun zamandır yemiyordum çok iyi oldu bu."

"Ne demek uzun zamandır? Ayda kaç kez yaptığımı sayamıyorum bile. Patates mutfağın atar damarıdır Hayley." dedim patatesi ona doğru sallayarak.

Hayley gözlerimin içine bakarak patatesi tuttu ve alttaki çekmeceden bir bıçak aldı.

"Apalaş dağlarında günün menüsü ettir patatese sıra gelene dek bir sonraki dolunay çıkar." dedi, patatesin kabuklarını soyarken.

"İsa Aşkına, şu patatesi bana verir misin?" dedim yavaşça patatese acır gibi bakarak.

"Neden? Yardım etmeye çalışıyorum." diye hayıflandı hevesini kırmak istemez gibi gülümsedim.

"O patatesi bana verirsen ben de sana yardım edeceğim." dedim bıçağı yavaşça elinden alırken. "Lütfen dikkatle izle."

Patatesi mümkün olduğunca ince soymaya çalıştım ve ardından Hayley'ye denemesi için bir patates verdim.

"Denesene." diye uzattım patatesi.

"Ukala Cadı." diye ağzının içinden gülerek patatesi soymaya başladı. "Nasıl gidiyor?" diye omzunun üzerinden bir bakış attı.

"Hızlı öğreniyorsun." dedim tavayı çıkarırken.

"İnce ve uzun mu doğrayayım?"

Hayley'yi başımla onaylayıp ocağı açtım ve yağ kızana dek patateslerin kesim işlemini bitirmek için ona yardım ettim.

"Nöbetleşe kızartalım." diyerek kendini koltuğa attı.

Omzumun üzerinden onu kontrol ederken gülümsedim.

"Ne oldu? Ayakta kalmak bu kadar mı yorucu?"

"Ayakta durmak değilde yemeğin olmasını beklemek yorucu. Sanki bacaklarım yemek yaptığımı anlıyormuş gibi enerjimi çekiyor." diye kollarını koltuğun iki yanına bıraktı.

LİSYANTUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin