LİSYANTUS

sahne otuz üç. matrak libido

🎶 Lana Del Rey, Say Yes To Heaven

Başımı omzuna yatırıp burnumu boynuna yaklaştırdım ve kokusunun keyfini çıkarmak için gözlerimi kapattım.

"Mhm," diye boğazından mırıldandı. Yüzünü yavaşça yüzüme yasladı ve sağ yanağıma bir buse kondurdu. "acıktın mı?"

Yavaşça gözlerimi biraz aralayıp, "Uyumam gerekiyor." diye fısıldadım.

"Senin kız gelmemiş." diye dudakları saçlarımın üzerindeyken konuştu.

Sağıma yatıp altımdaki ve üstündeki ellerini karnımda birleştirdim.

"Adı Hayley." diye mırıldandım.

"Neden bağ kurmak için koruma iç güdünü devreye sokuyorsun anlamıyorum."

Gözlerimi biraz aralayıp yüzümü arkamdaki Klaus'a çevirdim.

"Ben öyle mi yapıyorum?"

Klaus hafif kaşlarını kaldırıp indirerek bana olumlu bir cevap verdi. Bunun üzerine yüzümü tekrar önüme dönüp Klaus'un ellerini bıraktım.

Elimi yastığın altına atıp gözlerimi kapattım.

"Hayley'yi Nadia'yı koruyamadığın için gözünün önünde tutmak istiyorsun. Üstelik bu kızla sizi birbirine çeken bir kan bağın var." diye düşük sesle saçlarımın arasına öpücükler koyarak söyledi.

"Nadia öldü."

Neden öldüğünü sesli söyleme alışkanlığı edindiğimi bilmiyordum. Kabullenme sürecini çoktan atlatmış olmalıydım.

"Evet, Hayley ise yaşıyor." deyip bir anda üzerime çıktı.

Hafif bir kıkırtı yaptığı hareket yüzünden dudaklarımın arasından serbest kaldı.

"Ne yapıyorsun?" diyerek omzundan düştü düşmek üzere olan saçlarımı aldım.

Dudaklarımı içeri kıvırıp ıslatırken yavaşça serbest bıraktım ve kirpiklerimin altından gözlerine baktım.

Gözlerime, burnuma, şakaklarıma, yanaklarıma, çeneme ve en sonunda dudaklarıma ulaştı bakışları.

Tenime çarpan nefesi istemsizce iç çekmeme neden olurken yavaşça gözlerimi kapatıp kollarımı boynuna doladım.

Klaus nazikçe boynuma dudaklarını değirirken dış kapının açıldığını duydum. O da duymuş olmalı ki boynumdan geri çekilip önce kapıya ardından bana baktı.

"Bir bakayım." deyip ayağa kalktım.

Kapıyı açmak üzereyken, "Haelyn?" diye seslendi Klaus.

Boş bakışlarımı üzerine bıraktığımda beni süzdü.

"Böyle mi ineceksin?" diye sorduğunda üzerime baktım.

"Oh siktir."

Hemen üzerime bir tişört ve şort geçirip aşağıya indim. Merdivenleri inerken Hayley'le karşılaştık.