"Ayol biz Mardin'in en iyi kara büyücüsü Han Jisung'a bakmıştık ama..?"
"Ayyy sen şey değil misin kız?" Jisung hızla atılıp Yunho'nun etrafımda dönmeye başladı. "Toz pembe damat!"
Yunho da heyecanlanıp zıplamaya başladı. "Evet, evet! O benim."
"Kızım düğünde olaydın! Tüm Mardin seni konuştu!"
"Ay thanks canım. Şey ya ben sana bir şey danışacaktım."
"Heh gel otur şöyle, Minho sen de dışarı çık işim bitince gelirim."
Minho kafasını sallayıp dışarı çıkınca Yunho üzerinde çeşitli kartlar ve bitkiler bulunan masaya ilerlemiş Jisung'un karşısındaki sandalyeyi çekip oturmuştu.
"Şekerim bak şimdi. Biz evleneli daha bir hafta falan oluyor ama benim kocişime takık bi karı geldi, sürekli biz evlenmeliydik diyip duruyo. Ben de korktum yani bu karı bizi büyüler falan çünkü kaynanişimin de başına böyle bi olay gelmiş. Dedim hemen Mardin'in en iyi kara büyücüsüne gitmeliyim!"
"Ayy iyi etmişsin. Sizin düğünde gözü kalan çok kişi vardı valla, bir kötü enerji sezmişim anlatamam! Hemen bir koruma büyüsü yaparız işler rayına oturur."
"Ay valla sağ ol kaç gündür rahat uyuyamıyorum bu aptal karı yüzünden. En sonunda elimde kalacak."
"Relax aşko, relax." Jisung karıştırdığı torbaların içinden birkaç ot çıkardı ve karıştırma kabına attı. Kitabından açtığı sayfaya göz gezdirdi.
"Bir tane saç teli ve alyansını ver."
Yunho hemen dediğini yaptı. Jisung saç telini alyansa bağlayıp mühürlerdi. Birkaç garip söz söylediğinde kasedeki otlar yanmaya başlamıştı. Yunho sadece şaşkınlıkla olanları inceledi. En sonunda Jisung derin bir nefesle gözlerini açtı.
"Herkese karşı temkinli yaklaş, çok fazla kem göz var. Sadece arkadaşlarının enerjisi sizi koruyor. Kendini ailen ve arkadaşların dışında kimseye anlatma, ne olursa olsun. O kadın ise bir büyü yapmaya çalıştığı doğru fakat Mingi'ye bu büyü işlememiş. Şimdi koruma büyüsü ile hiç işlemez."
"Teşekkürler aşko ya, istersen numaranı falan ver takılırız. Böyle çok içe kapanmışsın."
Jisung'un gözleri parladı hemen "olur!" Dedi ve Yunho'ya numarasını verdi. Yunho da ödemesini yapıp Jisung'a onu arayacağına dair söz verip küçük daireden ayrıldı. Kapıda sigara içen Minho'nun yanına ilerledi.
"Onu hep burada mı görmeye geliyorsun?"
"Evet, kimsenin bizi görmesini istemiyorum."
"Neden?"
"Töreye ters."
"Sıçtırtma törene, bu çocuk burada dura dura kendi içinde yaşamaya başlamış her şeyi, ben bundan sonra onunla gezeceğim ve sen de yapacaksın, çünkü o bunu hak ediyor."
Minho'nun kafası karışmış gibiydi ama Yunho'yu onayladı. Çünkü kendisi de öyle düşünüyordu, Jisung çok yalnızdı. Önceden ailesiyle çok vakit geçirirdi fakat ailesi onu yaptığı meslekten dolayı konaktan atınca tamamen içe kapanır olmuştu. Minho içten içe kendine kızdı.
***
"Gülüm eve geldim sen yoksin?"
"He, Mingi ben yoldayım bir beş dakikaya gelirim."
"Tamam gülüm dikkat et."
"Bune ayol, enişte iki saniye ayrı kalamıyor."
"Wooyoung sen sus! San'ların konağının önünde şarkı söyledin. Rezil olduk senin yüzünden!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ne Berdeli Gay Berdeli, Yungi
FanfictionAbisinin Park aşiretinin ağasına kaçmasını fırsat bilen Mingi, sevdiği Çocuk Yunho'yla berdel yapmak için plan yapar. *** "Oğlum Mingi vardır daha 21 yaşındadır var mı ona uygun, terbiyeli biri?" "Benim tek oğlum Seonghwa'dır amma gardaşımın bir oğ...