bu tırnakları sırtımı çizerken bozacaksın

221 15 122
                                    

"Mingi hayde da iki saattir seni bekliyok deliğe düştün?" 

"Dün Wooyoung kahveme ne kattıysa yaniyim abi!" 

Hongjoong kahkaha atarak tuvaletin önünden ayrıldı. Dün trajikomik bir isteme yapmışlardı. 

"Mingi! Kuzulkurt! De hayde damadım bekliydir." Mingi zorlukla tuvaletten çıkıp bahçeye indi. "Geldim ana geldim." Arabasına binip herzamanki gibi Jeongların konağına sürmeye başladı. Bugün damatlık alacaklardı, yarın abisinin üç gün sonra da kendisinin düğünü vardı. Konağa varınca aşağı indi, bahçede Yunho'yu bekledi. Yunho ihtişamlı görüntüsüyle konaktan çıktı. Sahi bu çocuk ne yapıyordu da bu kadar güzeldi?

"Hoşgeldin müstakbel kocacığım." 

"Yunho bak zorlama beni baban demem öpüveririm vallah." Yunho kahkaha atarak arabaya oturdu. 

"Anamlar abimlerle geziylerdir, biz başbaşa seçek damatlıkları."

"Olur!" Yunho telefonunu radyoya bağladı. "Şimdi seni gerçek müzikle tanıştırcam." 

"Masaya her şeyi koymaya hazır mısın? Hazırsan lets go beybi!" 

"Gülüm bu nedir tövbestağfurullah." 

"Beğenmedin mi Mingi?" 

"Yani gülüm beğenmemek değil..." 

"Ne o zaman?"

"Sen beğenmişsin ya önemli olan odur." Yunho tekrar gülüp oynamaya başladı. 

***

"Ya Mingi bakma diyorum! Düğünden önce görmek uğursuzluk getirirmiş." 

"Yav batıl inançtır onlar, merak ediyim. Hem ne demek pembe damatlık giycem, söz ederler düğünde katil etme beni Yunho."

"Banane be onların sözünden ben böyle karar verdim, sen de kararımın ardında duracaksın Song Mingi!"

Yunho, Mingi'nin suratına kabinin perdesini çekti. Mingi de pes edip bir kenara oturmuştu zaten. Yunho üzerindeki toz pembe takıma baktı, saten kumaştandı ceketinde dantel detayları vardı ve çok zarifti. Yunho hemen üzerinden çıkarıp paketine koydu. 

"Bunu alıyoruz." 

Mingi bakmak için ısrar etse de Yunho müsade etmedi. Damatlıkları ödeyip çıktılar. 

"Seni konağa bırakmadan önce gitmek istediğin bir yer vardır?" 

"Mingi! Neyi unuttuk!" 

"Neyi unuttik gülüm?"

"Düğüne özel nail art yaptırcaktım of of!" 

"E götirim iki dakka gülüm ne üzüliyin?"

"Salak mısın Mingi? Randevuyla çalışıyolar!" 

"Yav dert etme gülüm tanıdık vardır bir sürü." 

Yunho heyecanla Mingi'nin 'tanıdığıyla' konuşmasını bekledi. 

"He Jongho senin beyin burda güzellik salon vardıydı ya, benim müstakbel eşimin acil düğün tırnagi yaptırması lazımmış, bi güzellik yapabiliysin?" 

"Eyvallah gardaşım, çoh makbule geçti vallah."

Mingi hızla telefonu kapatıp arabayı çalıştırdı.

"Nereye gidiyoruz şimdi?" 

"Choi güzellik salonine gidiyik gülüm." 

"Yuh! Ben hep oraya gitmek istiyordum ama randevu bulamıyordum, sahibi arkadaşın mıydı yani!?" 

"He Mardin'de çevrem geniştir gülüm." 

"Süpersin canım kocam!" 

Yunho, Mingi'nin kafasını tutup yanağını öpünce Mingi'nin ağzı açık kalmıştı. 

"Gülüm beni öpmen için böle şeyler yapmam lazımdıysa söleseydin hep yapardım."

"Şapşalsın ayol! De hayde gidek aşkoo." 

Mingi yol boyu kıkırdayarak arabayı sürdü. Garibimi mutlu etmek bu kadar kolay işte.

"Mingi burası rüya evi gibi!"

Mingi bir şey söylemeden sadece Yunho'nun saçlarını öpüp içeri yöneltmişti. 

"Hoşgeldiniz, Mingi bey ve eşi?" 

"Evet biziz." 

"Şöyle geçin hemen uzmanlarımızdan birini ayarlıyorum." 

Yunho kadının gösterdiği yere oturup bacaklarını sallamaya başladı. Mingi ise duvara yaslanmış Yunho'nun bu tatlı görüntüsünü seyrediyordu. 

"Üst katta sağdan ilk odaya gideceksiniz." dedi sekreter kadın. Yunho hevesle ayaklanıp hızlı adımlarla merdiven çıkmaya başladı, Mingi arkasından ona gülmekten bayağı geride kalmıştı. 

Yunho kapının önünde derin bir nefes alıp kapıyı açtı. İçerideki kadın gülümseyerek onları bekliyordu, hızla içeri girip kapıyı kapattılar.

 "Hoşgeldiniz, nasıl bir şey istersiniz." 

"Hoşbulduk ablam, şimdi ben sadece nail art için geldim, bizim üç gün sonra düğünümüz var da ona uygun bir şeyler istiyorum. alt tonlar pembe olacak üstüne sim geçilsin yine toz pembe böyle, ayrıca damatlığım da pembe, ona uyması lazım. üzerindeki nail artlarda da işaret tırnağına berdel yazdırmanızı istiyorum, yüzük tırnağa da m kalp y yazılsın. Gerisini de size bıraktım ama böyle asil olsun tamam mı ablam?" 

"Tabii sizi böyle alalım."  

Zemine toz pembe oje sürdü kadın. İşaret parmağına italik yazıyla berdel yazdı, yüzük tırnağına ise büyükçe Y♡M yazdırmıştı. Mingi'nin isteği üzerine diğer işaret tırnağına da mardinim yazılmıştı. Ufak tefek süsler sonrasında da bitmişti. 

"Ayy Mingi baksana tırnaklarım çok güzel oldu." 

Mingi, Yunho'nun kulağına eğildi. "Üç gün sonra bu tırnakları sırtımı çizerken bozacaksın." 

Yunho bir titredi. "Sen şivesiz de konuşabiliyorsun! 

"Yav olay bu mu gülüm?!" 

***

Yunhoşun tırnaklar ;)))

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yunhoşun tırnaklar ;)))

Ne Berdeli Gay Berdeli, YungiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin