3

47 4 2
                                    

Selam arkadaşlar. Yeni bölüm geldi. İlk izlenimlerinizi merak ediyorum paylaşırsanız sevinirim yorumlarınız bana ışık olacaktır iyi okumalar 🥀
~~~~~
Ufaktan kalp krizi geçirerek salona ilk adımımı attım ve selam verdim.
"Selamünaleyküm hoş geldiniz" 
Hep bir ağızdan selamımı aldılar.

"Hoşbulduk Asaf'ım sen de hoşgeldin" diyen Ahmet amcaya doğru yöneldim ve elini öptüm çok severdim kendisini o da evladı gibi severdi beni sağ olsun.

"Hoş buldum Ahmet amca ne iyi ettiniz geldiniz kaç yıl oldu özlemişiz" derken İkra'ya salona girdiğimden beri ilk defa baktım göz ucuyla, hiç değişmemiş en son gördüğüm haliyle karşımda sanki. O da yüzünde kendine has tebessümüyle bana bakıyordu. Kalbim atışını daha da hızlandırınca yüzünde fazla oyalandığımı anlayıp başımı Ahmet amcaya çevirdim.

"Biz de özledik oğlum işte iş güç ancak fırsatımız oldu."
Başımla onaylayıp Ayten teyzeye yöneldim onunda elini öpüp halini hatrını sordum ve yemeğe kadar güzel bir sohbete daldık.
~~~~~~~~
Yemekten sonra çay faslına geçmiş ikinci semaveri yakmıştık, sohbet öyle koyuydu. Babamlar kendi aralarında konuşunca gözüm İkra'ya kaydı. Atakanla sohbet ediyorlardı. İkimizle de iyi anlaşırdı. Tabi Atakan daha rahattı sınırını bilirdi ama benim gibi ince düşünmezdi o yüzden şaşırmadım. Yanlarına gidesim geldi hem de halini hatrını sormak istedim ayıp olmasın. Kalkıp yanlarına gittim.

"Selamlar. Ne konuşuyorsunuz böyle hararetli?"

Atakan "okulda olanları anlatıyorum abi biliyorsun bende laf bitmez" deyip sırıttı.

"Senin olduğun yerde olayda bitmez oğlum biliyoruz" deyip güldüm ve İkra'ya döndüm:
"Sen nasılsın İkra?" Kalbim maratona kalkmış durumda ama sesimde en ufak titreme yok bu iyi işte.

Tebessüm edip "iyiyim Asaf sen nasılsın? Uzun zaman oldu"

Allah'ım öyle nahif bir sesi var ki nasıl da hasret kalmışım.
"Evet uzun zaman oldu. Neler yapıyorsun?"

"Çalışıyorum öğretmen oldum. Biliyorsun hayalimdi. Tayinim de buraya çıkınca evrak işleri için hep birlikte geldik buraya yerleşiyoruz tekrar" dedi gülerek. Duyduklarıma inanamıyorum sevinçten otuz iki diş sırıtmamak için kendimi zor tuttum ve,

"Öyle mi sevindim senin adına gerçekten çok istiyordun ve başarmışsın tebrik ederim" dedim.

"Teşekkür ederim sen de hayaline kavuşmuşsun mimar olduğunu söyledi Atakan çok sevindim" dedi gülerek.

"Öyle oldu çok şükür sağol" deyip tebessüm ettim.

Biraz daha konuştuktan sonra müsade isteyip kalktılar. Ev işleri için yarın İzmir'e döneceklermiş. Ben hâlâ inanamıyorum eskisi gibi aynı şehirde olacağız, aynı havayı soluduğumuzu bileceğim. Kim bilir belki benim vuslatım da yakındır artık..

DİLDÂR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin