5.Bölüm "Sadece Karanlık"

342 179 45
                                    

AMELİYATTAN SONRA

Ameliyattan kaç saat geçmişti bilmiyordum, sargıyı açıcaklardı. Korkuyordum. Evet ilk kez bu kadar net anlıyordum ne hissettiğimi. İlk kez tek bir duygu hissediyordum. Ben hep karışık duygular hissederim ama şimdi bir tek korku vardı. Kapı açıldı ve tanıdık bir ses takıldı kulağıma. Annem "Kuzum iyi misin?" diyerek yanıma geldi. "Galiba korkuyorum" dedim. Sonra doktor "Korkma sadece sargıyı açıcaz. Ağrı olmayacak ama bazı ilaçlar, göz damlası ve birkaç önemli detaylar var, gözlerini iyi koruman gerek o kadar" dedi. Zaten ağrıdan korkmuyordum ki, benim korktuğum ameliyatın başarısız olmasıydı. Evet doktor zaten çok ümitlenmeyin demişti ama işte gel bide bunu kör olan birine anlat. Doktor sargıyı açarak bana "Şimdi yavaşca gözlerini açabilirsin" dedi. Bende yavaşca gözlerimi açtım. Sanki gözlerim olacakları biliyormuş gibi açılmıyordu. Hala her taraf hiçlik renkteydi. Annem bana "Birşey görüyor musun?" diye sordu. Cevap veremedim, o kadar umutlanmıştı ki ben yıkmak istemedim dünyayı başına. Doktor sanki anlamış gibi annemi odadan çıkardı ve yanıma dönerek "Özür dilerim ben elimden geleni yaptım" dedi. Gülümsemeye çalışarak "Sizin suçunuz değil, zaten bize olacakları söylemiştiniz" dedim. Doktor kolumdan tutarak "Benim odama geçelim reçete yazıp annenize detayları anlatayım" dedi. Sessizce kalkıp doktorun götürdüğü yere gittim. Annemde yanımdaydı. Doktor odasının kapısını açtığında durdu. Ben neden durduğumuzu anlamazken içimi ısıtan bir ses duydum "Babacım nasılsın?". Bu Ardanın sesiydi nerede olsa tanırdım. Sonra bir kez daha konuşarak "Banu?" Dedi. Galiba beni görmüştü. Annem bana "Bu kim?" diye sorarken Ardanın babası yani doktor "Siz tanışıyor musunuz?" diye sordu. Ben "Evet" derken Arda birden "Hayır" dedi. Ben beni tanımadığını söylemesine şaşırırken babası "İsmini nereden biliyorsun?" diye sordu Ardaya. Mantıklı bir soruydu ama belli ki Arda beni tanıdığını söylemek  istemiyordu. Hemen lafa atlayıp "Pardon lafınızı bölüyorum ama ilaçları artık yazabilir misiniz? Gitmek istiyorum" dedim. Doktor "Tabi" diyerek masasına geçip ilaçları yazdı ve anneme ne ne zaman kullanmam gerektiğini anlatıp reçeteyi bize verdi. Sonra biz annemle hastaneden çıkıp arabaya bindik. Annem "O çocuk kim kuzum?" diye sorarken birisi camı tıklattı. Ben görmediğim için anneme "Kim?" diye sordum. "O çocuk" dedi annem. "İnip konuşa bilir miyim?" diye sordum anneme. "Kim bu Banu?" "Anne söz anlatıcam bi' gideyim" "Peki, çabuk gel" kafamı sallayıp arabadan indim. Neden bilmiyorum ama Ardaya kırgındım. "İki dakika oturup konuşalım mı?" diye sordu bana. Şuan onun mimiklerini görmek, gözlerine bakmak için neleri vermezdim ki. "Ne söyleyeceksen burada şöyle annem arabada bekliyor" dedim. Derin nefes alarak "Lütfen" dedi. Ne söyleyeceğini merak ettiğim için "Peki" dedim. Birden elimi tuttu. Ben şaşırırken o yürümeye başladı. Sonra bi' banka oturduk. "Sizi dinliyorum" dedim. "Triplimisin?" diye sordu bana. İçimden bir ses 'Ay hemen de anlarmış kırıldığımızı' diye bir cümle kurdu. Boğazımı temizleyerek "Neden?" diye sordum. "Soğuksun" dedi bana, sanki odada tanımıyorum diyen bu değilmiş gibi. "Tanışmıyoruz sonuçta neden samimi olalım ki sizinle?" "Al işte triplisin bana" dedi. "Bunu demek için mi çağırdın beni Arda?" dedim sinirli bir sesle. "Az önce ne dedin?" diye sordu bana. "Ne dedim?" "İsmimi söyledin" dedi. Tam konuşacakken bana "Birkere daha söylesene" dedi. "Neyi?" diye sordum. "İsmimi" "Ortamı yumşaltmağa çalışıyorsun ama yemezler". Gülerek "Yemezler mi?" diye sordu. "Evet yemezler, diyecek başka sözün yoksa gidiyorum annem bekliyor" dedim. "Numaranı versene" dedi. Şaşırarak "Efendim?" diye sordum. "Numaranı istiyorum konuşuruz, buluşup kendimi affettiririm olmaz mı?" "Neden bu kadar çabalıyorsun affetmem için tanışmıyoruz sonuçta" dedim. Anlamıyordum neden böyle yapıyordu. "Artık odada söylediklerimi yüzüme vurup durmasan mı?" diye sordu. "Peki" diyerek kalktım. Tam gidecekken arkadan "Numara?" diye sordu. "Numaramı vermeden kurtuluş yok dimi?" dedim sırıtarak. Çekici bir sesle "Nç" dedi ardından "Benden kurtulmak mı istiyorsun?" diye sordu. "Hayır, yani şey-" tam konuşacakken yanıma gelerek "Zaten kurtulamazsın" diye kulağıma fısıldadı. Heyecandan ne yapacağımı şaşırarak konuyu değiştirip numaramı verdim ve beni arabaya götürmesini rica ettim. Arabaya oturdum ve annemle evin yolunu tuttuk. "Eee anlat bakalım" diye konuyu açtı annem. "Neyi anlatayım annem?" diye sordum anneme, sanki neyi sorduğunu bilmiyormuş gibi. "Sen daha iyi bilirsin ne anlatman gerektiğini" dedi annem. Anlaşıldı konuyu anlatmadan beni rahat bırakmayacaktı. "Sana bir keresinde anlatmıştım ya hani bir çocukla tanıştım falan diye hatırladın mı?" diye sordum. "O çocuk mu bu?" diye sordu annem. "Evet o bu" "Ben sen öyle anlatınca daha iyi birşey beklemiştim bumuymuş yakışıklı? ben daha yakışıklıyım". Annemin kurduğu cümleye gülerek "Ya ama anne nesi var işte yakışıklı yani daha ne olsun" dedim. Annemde gülüyordu. "Peki ne konuştunuz şimdi?" diye sordu. "Hiç öyle numaramı istedi" dedim. "Sonunda verdiniz mi birbirinize numaralarınızı?" diye sordu. "Evet verdik yani benimkini aldı kendisi arayacakmış beni, buluşuruz falan dedi" "Bide buluşacaksınız öylemi Banu hanım" dedi annem. "Evet anne" "Peki annenizden izin almak ister misiniz? Hani belki izin vermez anne ya merak eder" dedi gözlerini devirerek. "Ay ay sultanım sizin izniniz olmayacak birşeyin lafı bile geçmez bilmiyor musunuz?" diyerek güldüm. "Bilmiyorum canım önce izin sonra aşk-meşk" dedi annem. Sesinden gülmemek için kendini tuttuğu belli oluyordu. "Şarkı açmamı ister misin?" diye sordu annem. "Evet açsan iyi olur, böyle yol bitmiyor". Radyoda "Jaymes Young - İnfinity" şarkısı çalıyordu. Ve her şarkı gibi bu şarkıda bana Ardayı hatırlatıyordu. Ama ben şuan ona hala kırgınım ve onu hatırlatacak hiçbir şey duymak istemiyordum. Anneme "Vazgeçtim kapata bilir misin radyoyu? Hiç şarkı havamda değilim" dedim. Annem "Peki zaten eve geldik bile" diyerek arabayı park edip indi. Sonra birlikte asansöre binip eve çıktık. Annem beni odama götürüp yatırdı. Kendiside eczaneye ilaçları almaya gitti. Bende gözüm açık yada kapalı farketmez her yeri karanlık gördüğüm için uyuya kalmıştım.

Rüyalarda BuluşuruzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin