A President's Out-of-Body Experience (BL)

27

Yaşlı Bay Yu sigarasını yeni bitirmişti. Yu Yuntao'nun sorusunu duyunca bir tane daha yaktı. Yüzünde yorgun bir ifade vardı, "Çünkü küçük kardeşin gerçekten de eşcinsel oldu."

Yu Yuntao o kadar şaşırmıştı ki neredeyse sigarasını düşürecekti. "Ciddi misin sen?"

Bu, konu Yunren olunca her şeyin mümkün olduğunu kanıtlıyordu.

Yunren bu meselenin peşini çoktan bırakmıştı. He Jun'un kendisine saldırdığını sanmıştı ama karşılığında o da He Jun'u bayıltmıştı. He Jun ve kendisi şu anda iyi olduklarına göre, her şey yoluna girmiş sayılırdı ve tartışacakları hiçbir şey yoktu. Ayrıca, şu anda tartışma konusu olduğunu bilmiyordu, bu yüzden şirketinin sergisindeki maskot rolünü oynamak için mutlu bir şekilde ayrıldı. Zhi Xuan'ın koyu göz halkalarına bakarak omzunu sıvazlayarak, "Ah Xuan, kendini fazla yorma! İhtiyacın olduğunda dinlenmelisin!" dedi.

Zhi Xuan bunu düşündü, ancak yine de Yunren'e Yu imparatorluğundan İkinci Genç Usta'nın artık yarı kabul edilmiş bir şekilde dolaptan çıktığını söyleme dürtüsüne direndi.

Etkinlik başarıyla tamamlandığında, Yunren eve geri uçtu. İner inmez Gu Xiaoshan'a mesaj attı, "Döndüm, bu akşam birlikte yemek yiyelim!"

Gu Xiaoshan kabul ederek cevap verdi. Birkaç dakika sonra Gu Xiaoshan bir mesaj daha gönderdi, "Neden bana gelmiyorsun, önce eve gitme."

Yunren mesajı anlayamadan, varış salonunun dışında manuel vitesli, üstü açık bir araba gördü ve Yaşlı Bay Yu kasvetli bir yüzle onu bekliyordu. Yunren hemen gerildi ama babasını arabaya kadar takip etti.

Yaşlı Bay Yu vites değiştirerek hızla uzaklaştı. Yunren yolcu koltuğunda otururken, rüzgar ona doğru esiyor, kalbi çarpıyordu. Yaşlı Bay Yu arabayı bir serseri gibi kullanıyordu ve yoldaki hiç kimse sürücünün emekli bir yaşlı adam olduğunu tahmin edemezdi.

İkisi birlikte Yaşlı Bay Yu'nun çalışma odasına girdiler ve Yaşlı Bay Yu personele talimat verdi. "İkinci Genç Efendi ile yalnız konuşacağım! Yangın çıkmadıkça beni aramayın!"

Personel aceleyle geri çekildi. Yaşlı Bay Yu ancak o zaman Yunren'in yakasını çekti, "Aptal mısın sen?"

Yunren şaşkın bir halde başını salladı. Yaşlı Bay Yu, onu bu halde görünce öfkesinin geçmesine engel olamadı. Gülerek, "İyi, pes ediyorum. Seni tedavi edemeyeceğime göre, sana sadece tavsiyede bulunacağım!" dedi.

Yunren'in kafası hâlâ karışıktı. "Baba, ne oldu? Ne hata yaptım?"

Yaşlı Bay Yu koltuğuna oturdu ve burnunu işaret etti. "Ne yaptığını bilmiyor musun?"

Yunren babasına boş boş baktı. Çaresiz kalan Yaşlı Bay Yu, "He Jun olayı neydi?" diye sordu.

"Ah! Ondan mı bahsediyordun? Ne? Bunu nereden biliyorsun?"

"Herkes biliyor! Senden gizlice dolaptan çıkmanı istemiştim ama sen bunu çok gürültülü ve dikkat çekici bir şekilde yaptın!"

Yunren gerçekten ne yapacağını şaşırmıştı, bu yüzden Yaşlı Bay Yu'nun sakinleşmekten ve ona tüm durumu açıklamaktan başka çaresi yoktu. He Jun olayı sessizce çözmeyi kabul etse de, Yunren'in arkasından tamamen farklı bir hikaye anlatmıştı. Haber yayınlanmamış olsa da, Gu Xiaoshan da dahil olmak üzere pek çok kişi bunu çoktan duymuştu.

Yunren sonunda durumun ne kadar ciddi olduğunu anlamıştı. "Xiaoshan Abi'nin de bundan haberi var mı?"

Yaşlı Bay Yu tamamen pes etti. Aptal oğlunun ilk düşündüğü şey adının nasıl çamura bulaştığı değil, Gu Xiaoshan olmuştu.