A President's Out-of-Body Experience (BL)

89

"Çünkü senden çok hoşlanıyorum." Gu Xiaoshan parmaklarını Yunren'inkilerle birbirlerine sıkıca kenetledi. "Geçmişteki şeylerin seni mutsuz etmesinden hep korktum, bu yüzden onları kasıtlı olarak gizledim. Mükemmel olmadığımı öğrenmenden ve ideal bir sevgili olmadığımı keşfetmenden de korktum ve bu yüzden sana gerçeği söylemeye asla cesaret edemedim."

Tüm bunları duyan Yunren'in kalbi biraz daha yumuşadı ama yine de inatçı bir ifade takındı. "Saçmalık! Söylediklerinin hepsi saçmalık! Küçüklüğümüzden beri beni hep kandırdın ve aptal yerine koydun. Kötü fikirlerle dolusun ve herkese yalan söylüyorsun. Hesapçı ve cimrisin, neden senin mükemmel olduğunu düşüneyim ki? Ben aptal mıyım?"

Gu Xiaoshan boğuldu ve ne gülebildi ne de ağlayabildi. Bir an sonra sadece başını salladı, "Aptal olan benim, aslında mükemmel olduğumu düşüneceğini sanmıştım. Görünüşe göre senin gözünde pek çok kusurum var."

"Bunu da söyleyemezsin," dedi Yunren birden sözlerinin aşırıya kaçtığını hissederek. "Senin de pek çok meziyetin var."

Gu Xiaoshan gülümsemesini bastırdı ve başını salladı. "Evet, sonunda anladım ki bir insanı sevdiğimizde onun kusurlarını kabul etmeli ve bunları ortaya çıkarmaktan korkmamalıyız."

Yunren'in kalbi bal gibi tatlıydı ama yine de içinde bir endişe hissediyordu. "Ama... ama seni bu ilişkiye zorlayan bendim. Benden gerçekten hoşlanabilir misin?"

"Hayır, bu ilişki zorlama değil." Gu Xiaoshan pişmanlıkla konuştu, "Sana karşı hislerim samimi. Sana her zaman çok değer verdim ve seninle sonsuza dek arkadaş olmak istedim. Bunca yıldan sonra sana nasıl davrandığımı biliyor olmalısın. Bu sahte olabilir mi?"

Yunren, Gu Xiaoshan'ın kendisi için yaptığı her şeyi hatırladı ve gözle görülür bir şekilde duygulandı ama yine de şüphelenmekten kendini alamadı. "Ama bu aşk değil ki?"

"Hayır, sadece 'aşk' olasılığını hiç düşünmemiştim." Gu Xiaoshan hafifçe gülümsedi, "Bana sordun, neden birdenbire seninle bir ilişki içinde olmayı kabul ettim? Hiç sormayı düşünmediğimi mi sanıyorsun, neden aniden beni takip etmeye karar verdiğini?"

Yunren de şaşırmıştı.

Bu soruya yanıt vermek gerçekten zordu.

Bir rüya yüzünden miydi? Çünkü rüyasında 2028 yılında Gu Xiaoshan ile bir çift olduğunu görmüştü ve bu yüzden o da gerçek hayatta onunla bir çift olmak istiyordu. Bu tür bir sebep kulağa son derece gülünç geliyordu. Ancak, doğruydu. Tıpkı Gu Xiaoshan'a olan hisleri gibi, şaka gibi gelse de gerçekte yüzde yüz kalbinden geliyordu!

Gu Xiaoshan sabit bir şekilde Yunren'e baktı. Gözlerinde bulutları yaran bir ay gibi parıldayan bir ışık vardı.

Yunren gözlerinde ani yaşlarla Gu Xiaoshan'a sıkıca sarıldı. "Ben de nedenini bilmiyorum ama birdenbire seni gerçekten sevmeye başladım!"

Gu Xiaoshan o anda Yunren'in tutkulu itirafıyla karşılaşacağını düşünmemişti. Duygu ve heyecanla doldu, kollarını Yunren'e sardı ve alçak sesle konuştu, "Ben de - Birdenbire seni çok sevdim."

Gu Xiaoshan'ın omzuna yaslanan Yunren, o tanıdık kokuyu aldı. Kirpikleri hafifçe titreyerek gözlerini kapattı.

Aslında hâlâ Mu Chutong'u sormak istiyordu ama artık umurunda değildi. Mu Chutong'un son birkaç gündeki davranışlarını görmezden gelen Yunren, ikisinin birbirlerine karşı hala bir aşk beslemelerinin, geçmişteki aşklarını unutamamalarının imkansız olduğunu anlamıştı. Gu Xiaoshan ve Mu Chutong'un eskiden nişanlı olduklarından bahsetmeye de gerek yoktu. Gu Xiaoshan evli olsa bile - Gu Xiaoshan'ın bir çocuğu olsa bile, umurunda değildi!