|5|

53 10 24
                                    

Şu an olmaz minho..Şu an o-

"Lan! iki dakika boş bıraktık napıyorsunuz içeride!" Ses changbin'e aitti "Seungmin daha hızlı vur kapıya koçum" Kapıya art arda tekmelerle vuruyorlardı,minho bu durumdan rahatsız olmuşa benziyor, jisung ise ilk defa changbin ve seungmin'in onun yanından ayrılmamasına sevinmişti.

"Minh-" Minho yine de aldırış etmiyor ve bu jisung ile kapıdakileri gittikçe daha da telaşlandırıyordu işaret parmağını dudağına koyarak jisung'a susmasını söyleyen genç oldukça rahattı "Şşş...boşver çalar çalar giderler" Jisung artık dayanamayacaktı ve bu sefer susmamaya karar verdi "Komşu mu onlar da çalar çalar giderler? seungmin ve changbin'den bahsediyoruz!"

"Ah!"

"Sıç! bide bayıl istiyorsan changbin!"

"Kapı tekmeliyoruz şurada bağırma bana!"

"Ben napıyorum?"

"Hey içerdekiler üçe kadar sayıyorum çıkmazsanız polis çağıracağım!" Seungmin'in bu tavrına changbin, elini beline koymuş yanıtlıyordu

"Hırsız mı yakalıyorsun amına koyayım!"

"Evet..Minho denen şebek bizim enayi jisung'u çaldı beyni de yok zaten salağın Bırakın bari kalbi kalsın!"

"Bak duygulandım şimdi..." Seungmin minik bir yan bakışıyla tekrar changbin'e dönerek "Sen duygulanma mümkünse" diyerek söylendi "Kırıcısın seung!" "I know!"

Kaşlarını çatarak kapıdakileri dinleyen minho olayların Hiçbirine anlam veremiyordu "Ne diyor bunlar ya?"
"Doktor kendi hallerine bırakın dedi" Jisung oldukça bezmiş bir ifadeyle söylemişti bu dalgacı sözleri "Minho ben sana şu kıyafetleri vereyim sonra da nereye gidersek gidelim..Yeter ki hemen çıkalım odadan" Minho sevgilisinin bu şekilde titrek sesle konuşmasını sevmişti,bir an jisung'un üzerine yürümeye başladı "Neden zorluyor muyum seni?" Karşısındaki genç gözlerini ayırarak ve zar zor nefes alarak konuşmasına devam etti "Y-yok o-ondan değilde.." "Neyden o zaman?" İyi hoş güzel de arkadaki sesler kesilmek bilmiyordu "Lan kime diyoruz biz burada!"

"Seungmin.."

"Ne var!?"

"Bunlar şey yapıyor olmasın..."

"Çüş salak abartma..Hem yapsalar ses falan gelirdi bunlardan ses de çıkmıyor,hayır o değil bu şebek minho jisung'a birşey yaptı diye korkuyorum"

Minho derin bir iç çekerek "Yok bu böyle olmayacak.." deyip Yatağın üzerinde jisung'un koymuş olduğu tişört ve bol pantolonu aldı. "Gözümün önünde giyinmeyeceksin değil mi?" Jisung'un bu tedirgin halleri minhoyu daha da çok güldürüyor ve kışkırtıyordu "yoo tam olarak da gözünün önünde giyinicem sevgilin değil miyim?" Jisung'un gözlerinin önünde sırılsıklam olmuş olan tişörtünü çıkarttı artık vücudunun üst kısmı tamamen çıplaktı. Jisung baştan aşağıya minho'nun karın kaslarını ve omuzlarını gözlsrini ayırarak büyük bir şaşkınlıkla süzüyordu Oha sen şaka mısın be adam!

minho ise sevgilisinin gözlerinin içine bakarak gözünün önünde sırıtır bir vaziyette tişörtünü değiştiriyordu jisung'un ona seçmiş olduğu siyah bol tişört ona oldukça yakışmıştı. Zaten minho kendisine siyah rengin yakıştığını düşünerek genelde siyah giyinirdi.

Sakince yatağın üzerinde duran pantolona baktı "Onu giymeyeceksin en azından gözümün önünde değil mi??" Karşısında duran siyah saçlı adam tam olarak da bunu düşünüyordu "Bazen düşünüyorum biliyor musun?" "Neyi?"
"Acaba aklımı okuyabiliyor musun?" Eline yatakta duran pantolonu aldı ve yavaş hareketlerle sevgilisinin gözlerinin içine bakarak kendi üzerindeki ıslanmış pantolonunu yavaşça indirmeye başladı "Yuh! Çüş! Sıç amına koyayım!" Jisung sevgilisinin hareketlerine hemen gözlerini kapatmış bir vaziyette tepki veriyordu

Ocean || minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin