|13|

29 6 0
                                    

"Bu üçüncü derken?" İşte şimdi jeongin gerilmişti. Hyunjin'e bahsedip kavga çıkaracak kadar büyük ve abartılacak bir olay değildi ama hyunjin'in bu konuda yani sır saklamamak konusunda hassas olduğunu da biliyordu üstelik bunu bile bile yapmak zorunda kalmıştı

"Anlatmama izin ver öncelikle"

"Neye izin vereyim jeongin...? Kaç yıldır sevgiliyiz hâlâ sorunlarımızı saklıyoruz sence de bu biraz kırıcı değil mi?"

Hyunjin sonuna kadar haklıydı ve bunu çok iyi biliyordu. Ama ona da hak verilmesi gerekilirdi,jeongin kendisi yüzünden en yakınının zarar görmesinden hoşlanmazdı ve hyunjin bu olayı eğer öğrenseydi asla boş durmayacak,kavga edecekti başka türlü nasıl hallolabilirdi ki? O da saklamakta aradı çareyi ya da çocuğun bunu devam ettirebileceğini düşünmemişti

"Biliyorum haklısın hyunjin..Ama sende beni anla ben sırf benim için başkaları ile kavga etme diye çabalıyorum"

"Çabalama şeklin bu mu senin!?"

"Hadi ama hyunjin..ikimizde sen sinirlenince üstelik konu bana yanaşmaya çalışan birisi ise durulmayacağını çok iyi biliyoruz"

"Orası öyle ama yine de benden saklamamalıydın anlatabiliyorumdur umarım"

"Gayet de iyi anlatıyorsun"

İkilinin birbirlerine olan tripli konuşmaları içeriye minho'nun girmesi ile son bulmuştu "Size anlatmam gereken şeyler var!" Anlatması gereken şeyin ne olduğunu merak eden yoktu ilk defa ve buda minho'nun dikkatini çekmişe benziyordu ki sınıfın ortasında durup camdan dışarıya bakan jeongin ve tavanla bakışan hyunjin'i izlemeye koyuldu. Birbirlerine tripli oldukları apaçık ortadaydı "Noldu size? Böylesiniz??'

"Bişey yok..." Jeongin kollarını birbirine bağlamış ve sessizce mırıldanmıştı "Nasıl birşey yok...?" "Birşey yok diyor minho,zorlama.." hyunjinden gelen cevap ile karışmamayı tercih etmişti zaten son dersti tartışmak istemiyordu. Sessizce sırasına yerleşmiş hocayı beklemeye koyulmuştu derken yanına sırnaşan hyunjin'i fark etti "Ne o? Az önce bağırıyordun şimdi canın yanıma gelmek mi istedi?" "Bir derslik minho..sonra eve gideceğim zaten ya da gitmesem mi? Hiç gidesim yok.. size gelsem?" Minho şu an ne demeliydi bilmiyordu ya annesi arkadaşını eve getirdiği için terslerse? Hayır..hyunjin'e karşı mahçuplanmak istemiyordu o yüzden ilk önce annesine haber vermeliydi "eee gel tabi gel ama annemi arayıp bi sormalıyım...müsaitmi diye biliyorsun biraz ters birisi" "Doğru hiç sormadım say boşver" Elini karşısındaki gencin omuzuna koydu "yok yok hem benim için de iyi olur kafa dağıtırız biraz..bir dakika bekle" Cebinden çıkarttığı telefondan annesini aramaya koyuldu telefon açılır açılmaz cam kenarına doğru yol aldı çünkü eğer annesi telefonda bağırırsa bunu hyunjin'in işitmesini istemiyordu. Telefon açılınca konuşmaya başladı

"Senden sadece bir kereliğine birşey isteyeceğim"

"Sana da merhaba lee"

"Bir arkadaşım bir günlüğüne bizde kalacak"

"Ah minho...Sana kaç kere diyeceğim? Sınavların yaklaşıyor bunu hiç mi düşünmüyorsun?" Minho derin bir nefes almıştı çünkü artık bu kelimeleri duymak can yakıcı bir hale geliyordu

Ocean || minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin