Bölüme başlamadan önce oylamayı unutmamanız sevinirimm
Gördüğüm görüntü karşısında şoka girmiştim. Eren Taş karşımda kanlar içinde yatıyordu. Emir ise başında ağlıyordu.
Hemen etrafindaki insanları geçip Eren'in yanına gittim. Emir'e "Emir geri çekil. Sakın Eren'i haraket ettirme. " dedim.
"Lara nolur birşey yap. Oğlum ölmez ona birşey olmasın."
"Emir ilk önce sakın ol. Sakinleşmezsen birşey yapamam."
Eren'in nabzına baktığımda nabzının atmadığını fark ettim.
"Lara yaşıyor demi. Oğlum yaşıyor demi."
"Emir.."
"Hayır hayır hayır. Ölmedi benim oğlum, ölmedi ölemez . Lara lütfen ölmesin birşeyler yap."
Emir'i ilk defa böyle görüyordum. Oğluna sarılmış ağlıyordu. Selim elini Emir'in omzuna koydu.
"Emir. Güçlü olman lazım. Eğer Eren seni bu halde görseydi çok üzülürdü. Hem merak etme bunu yapan eminimki bulunacaktir."
Selim'in dünkü olaydan sonra böyle davranması gerçekten büyük olgunluktu. Emir kafasını Selim'e doğru çevirdiğinde hiç beklenmedik bir şekilde Selim'e sarıldı ve omzunda ağlamaya başladı.
Selim çok şaşırmıştı ama yinede geri çekilmedi.
**
Eren'in ölümünden sonra o gün daha fazla ders işlenmedi. Herkes evlerine gönderildi.
Merkeze daha yeni gelebilmiştim. Emir ile birlikte hastaneye bende gitmiştim. Merkeze geldiğimde direkt kendi ofisime geçtim.
Ofisimin bulunduğu katta ekip arkadaşlarımın ofisleri ve ortak bir alanımız vardı. Arda ve benim ofislerimiz karşılıklıydı. Ofislerde koridora bakan duvarlar camdan yapılmıştı. O yüzden de ben Arda'yı, Arda beni görebiliyordu.
Ben ofisime geçtiğimde Arda henüz ofisinde değildi. Bende ilk iş olarak ağrı kesici içtim. Sabahki olay beni etkilemişti. Bu olay üzerine düşünmekten de başım feci derecede ağrıyordu.
İlacı içip bugünün raporunu yazmaya başladım. Rapor bittiğinde raporu bu görevin dosyasına ekledim.
Dosyayı cekmeceme koyduktan sonra Arda'nın ofisine baktım. Arda sonunda gelebilmişti. O da bana baktığında benim ona baktığımı gördü.
Yüzünde gülümseme oluştu ve hemen oturduğu yerden kalkıp benim ofisime geldi.
"Vay vay, benim güzelim gelmiş. Hoşgeldin abicim."
"Hoşbuldum hoşbuldum. Ya ayrıca aramızda sadece 3 ay var ne abisi ya. " Bunu dememe ragmen Arda'yı abim olarak görüyorum. Evet öz abim yok ama Arda benim öz abim gibi.
"Gayette abinim küçük hanım. Aramızda 1 gün bile olsa yinede abin olurdum ki aramızda 3 ay var. O yüzden ben senin abinim."
"Peki peki. Sen benim abimsin, bende senin kardeşinim kabul ediyorum."
"Ha şöyle. Kabullen şunu be kızım" Arda zafer gülümsemesini yüzüne yerleştirmiş bi şekilde masanın önündeki koltuğa oturdu.
"Bugün nasıl geçti? Gerçi Ceren'den birşeyler duydum ama pek anlamadım."
"Berbat geçti. Noldu biliyor musun? Sabah sana hani şüphelendiğim biri var demiştim ya bugün onun oğlu oldu. Şüphelerim boşa çıktı. O Emir katil olamaz. Oğlunu öldürecek kadar cani olamaz "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Yalancılar
General FictionLara Kaya büyük bir ikilemde kalmıştı. Uzun zamandır inandığı gerçekleri yalan çıkmıştı. "Sana iki seçenek sunuyorum Lara Kaya. Ya burdan gideceksin ve hayatına güzel bir meslekle devam edeceksin. Yada burada kalacaksın ve tüm düzenin değişecek." "...