Lara Kaya büyük bir ikilemde kalmıştı.
Uzun zamandır inandığı gerçekleri yalan çıkmıştı.
"Sana iki seçenek sunuyorum Lara Kaya. Ya burdan gideceksin ve hayatına güzel bir meslekle devam edeceksin. Yada burada kalacaksın ve tüm düzenin değişecek."
"...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Medya: Selim Özkaya
Bölüme başlamadan önce oylamayı unutmayınnn
Ben Selim'den hoşlanıyor muydum acaba?
"Hayır Arda saçmalama. Sadece ona bir arkadaş gözüyle bakıyorum. Eğer sende katil gibi davransan sana da aynı tepkiyi gösterirdim."
"İnanasım gelmedi. Bak abicim ona karşı bir şeyler hissetmen aslında çok normal. Nasıl olsa neredeyse her gün birbirinizi görüyorsunuz."
"Abicim benim, anlaman var mı senin? Ben Selim'den hoş-lan-mı-yo-rum."
"Peki peki. Öyle olsun. Ama eğer bir şeyler hissetmeye başlarsan bu durumu gizleme kimseden. Bazen aşk insana iyi gelebilir. Ve bu durumu kendi içinde kabul etmemek sana kötü hissettirebilir. Karşındaki kişi kötü işler bile yapsa hislerini bastırmaya çalışma. Ama en azından öyle şeyler varsa benden gizleme."
Arda'yla ilk defa böyle bir konu için dertleşiyorduk. Tanıştığımızdan beri ne Arda nede ben birine karşı bir şeyler hissetmiştik.
"Tamam söz. Birine en ufak bir ilgi duyarsam ilk sana söyleceğim."
"O zaman anlaştık diye umuyorum güzelim."
"Anlaştık abi."
Bu konuşmadan sonra uzun bir süre daha konuşmaya devam ettik. Konu konuyu açmıştı.
"Ben Berat'a güvendim ya. Üzmez gibi."
"Çok çabuk karar veriyorsun abicim."
"Sen niye sevemedin ki bu çocuğu?"
"Sevememe değil güvenimi kazanması gerek."
"Anladık anladık. İnsanlara güvenmiyorsun. Ama yinede Ceren'in yanında böyle konuşma."
"Merak etme. Bu konuyu açmıyorum zaten Ceren'in yanında."
Saat çok geç olmuştu. Arda erken kalkmak zorunda değildi ama ben yarın okula gidecektim.
Aslında gitmeyi hiçbir şekilde istemiyordum. Selim'i bir süre görmesem daha iyiydi ama mecburen o okula gitmek zorundaydım.
"Odayı göstermeme gerek olduğunu düşünmüyorum?"
"Ne?"
"Yarın erken kalkacaksın. Ve bugün çok yoruldun. Bence yatmalısın."
"İyi dedin. O zaman sana iyi geceler abişş."
"Sanada iyi geceler güzelim."
Misafir odasına gittiğimde Arda'nın odayı hazırladığını gördüm. Çarşaflar değişmişti ve yatağın yanında bir bardak ile sürahide su vardı.
