5. BÖLÜM

429 25 8
                                    

SÜSEN DEN
Ömeri meşgule atıp hızla kaana döndüm.
" günaydın Kaan beyciğim." dedim gülümseyip.
" günaydın süsen hanımcığım,
biraz dan geliyorsun sende değil mi?"
" geliyorum, seni görme fırsatını kaçırır mıyım sence?." dedim.
" çok sevindim, o zaman ben kapatıyorum sen daha yeni uyanmışsındır iyice uyan birazdan görüşücez zaten." dedi.
" tamam o zaman kapıyorum öptüm."
Diyip kapattım.
sonra elimi yüzümü yıkayıp aşağıya indim.
herkes kahvaltı masasında oturmuş beni bekliyor du.
" günaydın ev halkı." Diyip babamı, annemi, sonra yasmini öpüp yerime oturdum.
babam bana bakıp konuştu.
" süsen kızım niye bu saatte uyandın,
geç mi yattın."
" evet ya uyku tutmadı o yüzden geç yattım babacım."
" anladım kızım, eee bu arada akşam misafirimiz var."
annem merakla konuştu.
" kim hayatım, tanıyor muyuz biz?"
" evet tanıyorsunuz, yılmazların oğlu,
Ömer yılmaz."
babamın ağzından çıkan isimle bir anda öksürme ye başladım.
" ayy canım iyi misin?"
yasminin sorusuyla su içip konuştum.
" iyiyim iyiyim, bişeyim yok." dedim.
sonra annem, benim iyi olduğumu anlayıp babama dönüp konuştu.
" Ömer yılmaz, herkesin dilinde olan mafya adamı değil mi?"
" aynen öyle, ömer yılmazı severim delikanlı çocuktur, uzun zamandır onu misafir etmek istiyor dum kısmet bugüneymiş." dedi babam ve sonra devam etti.
" hem omer gelmişken kızlarla da tanışır, biliyorsun ortalık hiç tekin değil,
omer kızlara bir nevi abilik yapar."
babamın dediği şeyle şok olup konuştum.
" neeee?" Dedim.
" neyse dediğim gibi işte akşama güzel yemekler olsun, misafirimizi iyi ağırlayalım, haa bu arada şu abilik meselesi sadece senin için geçerli yasmin, süsene abilik yapmasına gerek yok, çünkü başka bir şey yapacak."
kaşlarımı çatıp anlamayarak konuştum.
" pardon bir dakika ben anlamadım, ne yapacak mış o bana."
" kocalık."
" neeee, baba sen ne dediğinin farkında mısın?, ne saçmalıyorsun ya."
" süsen benimle doğru konuş, omer senin kocan olucak o kadar konu kapanmıştır."
sinirle konuşmaya başladım.
" ya babanın biz kaçıncı yüz yılda yaşıyoruz ya, benim evleneceğim adamı sen seçemez sin."
" gayet de seçerim, senin iyiliğini düşünüyorum ben."
" benim iyiliğimi böyle düşünüyorsan düşünme baba, kalsın senin iyiliğin."
Diyip koşarak odaya çıktım, sinirden kafayı yemek üzereydim.
odanın içinde bir sağa bir sola gidip gelip, kendi kendime konuşmaya başladım.
" Allah kahretsin ya Allah kahretsin,
baba hayatımın orta yerine sıç...yımı düşünüyor sun." dedim sinirle.
yasmin bir anda odaya girip hızlıca sarıldı.
" tamam sakin ol ablacım."
" offf yasmin sakin olamıyorum ya."
" olucak sın, sen istemediğin sürece bunu sana yaptıramaz."
" bu Ömer pisliği kesin aklına girdi,
benimle konuştuğun da vücuduma bakmalar, imalar, bişeyler."
" yani ben sanmıyorum, Ömer çapkın biridir ama zorla biriyle evlenmez."
" sen ne kadar tanıyorsun ki yasmin?"
" tanıyorum işte süsen, babam bunu kendi kendine çıkarttı, ayrıca ömerin de bu evlilik işin den haberi yoktur."
" eğer bir haberi varsa, varya gözümü kırpmadan alnının çatısından vururum." dedim sinirle.
" tamam sakin ol, hadi çıkalım, Kaan gil gitmiştir, takma babamı artık."
" offf neyse tamam gidelim."
dedim.
arabaya bindiğimiz de yasmin gülümseyip konuştu.
" yaa ama hadi süsimm asma şu güzel yüzünü, ne güzel hep beraber eğlenicez işte, babamın dediklerini unut bu ana odaklan."
yüzüme zoraki bir gülümseme koyup konuştum.
" tamam şu ana odaklanıcam."
" aferimm kızıma."
bunu demesiyle gülüp konuştum.
" sen iyice abla havasına girdin bakıyorum da, benden bir kaç dakika büyüksün sadece yasmin hanımcım."
" eeee işte en büyük hakkım sana ablalık yapmak"...
bir kaç dakika sonra bir kafede durup içeri girdik.
girdiğimiz de, elif, berk ve kaanı görmem bir oldu, yanlarına geçip usulca oturdum.
berk bana ve yasmine kocaman gülümseyerek bakıp konuştu.
" ooo benim ikizlerim teşrif etmişler sonunda."
yasmin berkin omzuna dokunup konuştu.
" evet berko cum senin hasretine dayanamadık, Ha bu arada benim çimen gözlüm elifim de gelmiş, hoşgeldin tatlım."
" hosbulduk bitanem." dedi elif ve gözlerine benim üzerime kaydır dı.
Kaan da bana bakıp sessizce konuştu.
" elifle senin aranda bir problem mi var.?"
" aybike konusu işte ya biliyor sun."
Kaan a cevap verdikten sonra berke dönüp konuştum.
" berko aybike yi niye davet etmedin, Oda bizden biri sonuçta."
tam berk ağzını açacaktı ki o an elif sözünü kesip konuştu.
"aybike bizden değil, hani aile buluşması ya bu süsen cim."
bunu demesiyle sırıtıp Konuştum.
" aşkım o zaman Kaan nın ne işi var burda, hani Kaan bizim sadece arkadaşımız ya."
yasmin ortamdaki gergin havayı bozmak için elini çırpıp konuştu.
" eeee hadi kahvelerimizi söyleyelim."
yasminin bunu demesiyle, berk siparişleri verdi, sonra siparişlerimiz geldiğin de, kahvem den bir yudum alıp konuştum.
" Kaan canım sen ne zaman yurt dışına kaçıyor sun?"
" hafta sonu iki günlüğüne bir kafa dinleme ye gidicem, neden sordun ki canım."
" ya diyorum ki acaba bende mi gelsem,
havam değişir benim de, zaten Fransa burnumda tütüyor."
bunu dememle elifin bana düşmanına bakar gibi baktığını gördüm,
damarıma basmicaktın elif cim.
dedim içimden.
Kaan da gülümseyip konuştu.
" yaa aslında fena olmaz, birlikte gidiyoruz kesinlikle."
" tamam gidiyoruz."
berk bize bakıp konuştu.
" hafta sonu için iki kişi planını yaptı,
canım ikizim elif hanımcım, biz ne yapalım, hafta sonunu kızıl çocuğunla geçirmek ister misin?"
elif tadı kaçmış şekilde kahvesinden yudum alıp konuştu.
" ben Ömer le buluşucam."
söylediği ismi duyunca yasmine bakıp çaktırmadan konuştum.
" o Ömer olamaz dır herhalde dimi?"
" dur anlarız şimdi." Diyip elife meraklı gözlerle bakıp konuştu.
" eniştemiz mii yoksa şu Ömer."
" yanii sayılır, size fotoğrafını gösterim mi, acayip yakışıklı bişey dir kendisi"
Diyip hızla ekrandaki resmi gözümüze soka soka göster di.
ekran da gördüğüm kişi ile buz kesildim,
bu o Ömer di, ömer yılmaz.
yasmin bişey çaktırmadan konuşmaya başladı.
" eee ben anlamadım şimdi bu çocukla ssvgili misin sen.?"
" ya sayılır dedim ya, şimdilik öyle arkadaşça takılıyoruz, ama zaman geçtikçe ne oluruz bilemem."
nasıl ya, dedim içimden.
hayır böyle bişey nasıl olabilir,
elif kaani sevmiyor muydu, ayrıca bu omer aptalı elifi nerden tanıyor du,
şimdi çıldırıcam...
kafamdaki Allak bullak sesleri susturup berkin telefonuna bakıp sırıtarak biriyle mesajlaşmasını izlemeye başladım.
" ne o berko cum, Aybike ile mi konuşuyorsun."
" evet yine agresif şeyle konuşuyor."
dedi bir anda elif.
Bende sinirlerime hakim olmaya çalışarak konuştum.
" agresif olan aybike değil de neyse."
" kimmiş agresif olan süsi cim, ben miyim yoksa."
" elif, süsen tamam yeter bi sakin olun."
berkin sesiyle gözlerimi elif ten çekip telefonuma diktim.
Ömer den tam 20 arama ve 17 tane mesaj vardı.
" kızım niye açmıyor sun şu mal telefonu."
" süsen nerdesin?"
" aç artık şunu, süs olsun diye mi taşıyorsun yanında."
" kızım açsana."
" ya kafayı yicem şimdi."
" senin evden çıkıp bir kafe ye geldiğini gördüm, yanında da yasmin, ve kuzenlerin hariç mala benzeyen bir çocuk var."
son okuduğum mesajla hızlıca cevap verdim.
" ya ne istiyor sun benden, niye takip ediyorsun beni, ayrıca mal sensin doğru konuş."
mesajı yazdıktan sonra anında cevap geldi.
" pardon mal değil özür dilerim,
malın önde gideni dicektim.
ayrıca takip ederim etmem sanane,
benim keyfimin kahyası mısın kılıç?"
bunu yazmasıyla sinirle cevap verdim.
" defol git yılmaz."
" akşam size misafirim, biliyorsun dur."
gözlerimi devirip yazmaya başladım.
" ya ya bilmez miyim, babamın aklından geçen tilkiler den haberin var mı peki?"
yazacağı şeyi çok merak ediyordum.
" hayır ne tilkisi?"
" akşam gelince öğrenir sin o zaman."
" kime öyle hararetli hararetli yazıyorsun?"
kaanın sorusuyla telefonu masaya bırakıp konuştum.
" bir arkadaşım."
" anladım canım."
bir anda telefonumun çalmasıyla masadan kalkıp dışarı çıkmadan önce onlara bakıp konuştum.
" buna cevap vermem gerekiyor."
Diyip  hızlıca yanlarından gidip açtım.
" ne var ya niye arayıp duruyor sun."
" canım seni aramak istedi."
" senin canına sıç... tövbe tövbe bak ağzımı bozdurucak bana zorla."
" boz benim için fark etmez, istersen küfür de edebilir sin."
" boş yapma da niye aradığını söyle."
" sesini duymak istedim."

TEHLİKELİ AŞK (SÜSÖM)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin